'Türkiye'nin Operasyonları Pyd'nin Akdeniz'e Ulaşmasını Engelleyecek'

Uludağ Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Başkanı Prof. Dr. Tayyar Arı, Türkiye’nin operasyonlarının PYD’nin Akdeniz’e ulaşmasını engelleyeceğini belirterek, "Türkiye 5 bin civarında Türkmen’i silahlandırıyor. Bunlara da eğitim verecek. Türkiye’nin PKK ve IŞİD’e yönelik mücadelesi uluslararası toplum tarafından ciddi destek görüyor. Bu durum PYD ve Esad’ı ittifak yapabilme aşamasına getirmiştir" dedi.

'Türkiye'nin Operasyonları Pyd'nin Akdeniz'e Ulaşmasını Engelleyecek'
İhlas Haber Ajansı’na konuşan Prof Tayyar Arı, Türkiye’nin kara ordusunu Suriye’ye sokmasa da Türkmenler’i güçlendirip etnik temizliğin önüne geçeceğini söyledi.

Yakında PYD unsurlarının Suriye rejimine katılabileceğini ifade eden Arı, “20 Temmuz Suruç olayından sonra 21 Temmuzda Ceylanpınar’da emniyet güçlerine karşı düzenlenen saldırıyı PKK’nın üstlenmesinin ardından, 24 Temmuz’da başlayan, Türkiye’nin IŞİD ve PKK’ya eş zamanlı yaptığı eş operasyonlardan sonra gelmiş olması entrasan, çünkü bölgede gelişmeler çok kritik bir noktaya geldi. Kobani olayından sonra son bir yıllık süreçte uluslararası toplum dediğimiz batı kamuoyu PYD ve PKK’yı meşrulaştıran süreç içerisindeydi. Türkiye’nin PYD’ye yönelik kaygılarını, Suriye’nin kuzeyinde belli bir bölgeyi koridor haline getirip etken haline oluşturma ve bu bölgedeki diğer unsurları da etnik temizliğe tabi tutarak bölgeyi Kürtleştirme politikasına yönelik yapmış olduğu çağrıları görmezden geliyorlar. PYD’yi daha da meşru aktör olaraktan, IŞİD’de karşı mücadelede tek aktör olarak görme eğilimi içerisindeydiler. Son operasyonlardan sonra ben atmosferin değiştiğini düşünüyorum. Türkiye’nin PKK ve IŞİD’e yönelik mücadelesi uluslararası toplum tarafından ciddi bir destek görüyor. Bu durum PKK ve onunla bağlantılı PYD unsurlarını rahatsız etmiş gözüküyor. Suriye’nin kuzeyinde arzu ettikleri kadar rahat değiller artık. Bu durum onları gerekirse Esad’la ittifak yapabilme durumuna getirmiş gözüküyor. Müslim Salih, zorda kalırsak ve gerekli görürsek PYD unsurları Suriye ordusuna katılabilir açıklamasında bulundu. Bunu Esad’ın 27 Temmuz itibariyle yapmış olduğu kamu oyuna yönelik açıklamasıyla beraber ele alabiliriz. Çünkü Esad, silahımız var, ama ordumuz yok dedi.

300 bin civarındaki Suriye ordusu son 4 yıldır devam eden savaşlarla beraber neredeyse yarıya düştü. Bu sayı giderek azalıyor. 230 bin insanın hayatını kaybettiği bir çatışmada 80 bin civarında da Suriye askeri hayatını kaybetti. Bu durumu düşündüğümüzde Esad rejiminin ben PYD’ye çok fazla ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. PYD ile Esad rejimi arasında bir organik ilişki olduğu biliniyordu” dedi.

TÜRKİYE’NİN OPERASYONLARI PYD’NİN AKDENİZE ULAŞMASINI ENGELLEYECEK

Esad’ın kuzeyde Kamışlı ve Haseki bölgesinde ya da Suriye’nin kuzeyinde PYD hedeflerine karşı herhangi bir saldırı yapmamış olmasının enteresan olduğunu belirten Arı, “PYD’ninde diğer muhalif gruplarla beraber hareket etmeyerek rejime karşı doğrudan bir tavır almaması da aslında bu iş birliğini göstermekteydi. Geldiğimiz durum itibariyle mevcut PYD ve Esad iş birliğinin daha ileri bir boyuta taşınabileceği anlaşılıyor. Müslim Salih’in açıklamasından bunu anlıyoruz. Türkiye’nin ve koalisyon güçlerinin bölgedeki operasyonlarıyla, fiili bir güvenli ve uçuşa yasak bölge oluşmuş vaziyette. Bu, Türkiye’nin istemiş olduğu, 60 kilometre derinlikte ve 100 kilometre genişlikte bir alanı kapsıyor. Bu durum Afrin ve Kobani arasındaki iki kantonu birleştirmeyi engellemeyi amaçlıyor. Yani burada bir Kürt koridoru oluşturulmasını engellemek amaçlı bir operasyon bu. Çünkü PYD her girdiği yerde bir etnik temizliğe başlıyor ve o bölgedeki diğer unsurları göçe zorluyor. Bunu engellemek için enteresan bir gelişme daha oldu. Türkiye 5 bin civarında Türkmen’i silahlandırıyor ve bunlara zannediyorum eğitim de verecek. Çünkü eğit donat meselesi çok fazla işlevsel olamadı. Lazkiye’nin kuzeyinde bayır bucak Türkmen’lerinin korunmasını amaçlıyor. Bu koridor hikayesinin Akdeniz’e ulaşmasının önünü de kesecek. Türkiye, sadece havadan operasyonlarla meseleye bakmıyor. Kendi kara ordusunu sokmasa da, bölgedeki Türkmen unsurlarını destekleyerek, onların etnik temizliğe maruz kalmasını engellemiş oluyor” şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA