'Akvaryum Adam'a Rekor Kırdıran 72 Saat

"Akvaryum Adam" olarak tanınan ve denizin altında geçirdiği 72 saat sonunda Guinness Dünya Rekoru'nu kıran Cem Karabay, "Suyun altında yemek içmek, benim için dünyanın en kolay işi. İlk gün 6,5 litre suyla iki şişe ezogelin çorbası içtim, 6 bıldırcın yumurtası, 5 dilim hellim peyniri, 5 Tekirdağ köftesi, 5 şeftali kebabı yedim" dedi.

'Akvaryum Adam'a Rekor Kırdıran 72 Saat
Mısırlı dalgıç Walaa Hafez'e ait 51 saat 24 dakikalık "En uzun süre denizde yaşam dünya rekoru"nu 72 saatle kıran Cem Karabay, su altında geçirdiği günleri AA muhabirine anlattı.

Guinness Dünya Rekoru'nu kırmanın gururunu yaşadığını ifade eden Karabay, rekor denemesinin ardından karaya çıktığında yüzünde, boynunda ve dudaklarında tuzlu suyla temas ettiği için şişmeler ve tahribat olduğunu söyledi.

Cem Karabay, "Bir dünya rekoru kırıyorsunuz, kolay değil. Kasapta, manavda satılmayan ve maddi, manevi değeri ölçülemeyen bir rekorun sahibi oluyorsunuz. Bunun bir karşılığı ve bedeli olacaktır. Nedir bunun bedeli? Şu an yüzümde, boynumda ve dudağımda gördüğünüz fiziksel sıkıntılar. Denizin altında geçirdiğim sürenin psikolojik olarak bir zararı yok" diye konuştu.

Suyun altını "ana rahminden daha güvenli" olarak tanımlayan Karabay, 72 saat boyunca suyun altında yemek yediğini, su içtiğini aktardı.

Karabay, "Suyun altında yemek içmek, benim için dünyanın en kolay işi. Hatta karada yiyip içmekten daha kolay. İlk gün 6,5 litre suyla iki şişe ezogelin çorbası içtim, 6 bıldırcın yumurtası, 5 dilim hellim peyniri, 5 Tekirdağ köftesi, 5 şeftali kebabı yedim. Suyun içinde yaptığım en kolay şey, yemek yemek ve su içmek" bilgisini verdi.

Denizin 7 metre altındaki ilk gününün gayet iyi geçtiğini, iki-üç saat uyuduğunu, iyi beslendiğini ve aldığı enerjiyle sonraki günleri rahat tamamladığını belirten Karabay, sonraki iki gün ağrılar nedeniyle uyuma ve yemek yeme imkanı bulamadığını, üç gün boyunca toplam 7 saat uyuduğunu kaydetti.

- "Rekor kırmak için hayat riske atılmaz"

Karabay, dalış eğitmeni olması ve bu konuda birçok sertifikaya sahip bulunmasının rekor denemesinde işini kolaylaştırdığını dile getirdi.

"Rekor kıracağım" diye hayatını riske atmadığını vurgulayan Karabay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ben, dünya rekoru kırıyorum, aptal rekoru kırmıyorum. Suyun altında ağrılar yaşadım. İlk 24 saatten sonra kasıklarıma kramp girdi, çok kötü ağrılar çektim ve hayatımda ilk kez suyun altında ağladım. Çok üşüdüm, zaman zaman zangır zangır titredim. İlk günün sonunda dudaklarım tuzlu su nedeniyle kavruldu ve şişti. Bu nedenle ağzım kapanmadı. Hatta üçüncü gün hiç yemek yiyemedim, suyla idare ettim. Tüm bu ağrılara rağmen rekoru tamamladım. Ben, kararı veririm ve uygularım, geri adım atmak yoktur. Kramp girmesi ayrı, hayati risk ayrı bir şeydir. Hiçbir rekor, bir insan hayatından daha değerli değildir. Ama benim bir hedefim vardı ve onu yaptım. Bu kararlı duruşumu, idolüm Mustafa Kemal Atatürk'e borçluyum. Arkadaşlarıma, 'Ben ölmedikten sonra suyun altında 72 saati tamamlayacağım' dedim."

Cem Karabay, suyun altında geçirdiği 3 gün boyunca çeşitli aktivitelerde bulunduğunu anlatarak, "İlk gün ayak kaslarımı çalıştırmak için pedal çevirdim. Ağırlık kaldırdım. Bacak kaslarımın gücünü kaybetmemesi için egzersizler yaptım. Su altında takım arkadaşlarımla top oynadık. 3 çok güzel gol attım. Sonra tavla turnuvası yaptık" ifadelerini kullandı.

- Vatoz umut verdi

Dayanma gücünü bir vatoza borçlu olduğunu söyleyen Karabay, yaşadıklarını şu şekilde dile getirdi:

"Buna her zaman en büyük desteği ve motivasyonu eşimle ekibim verdi. Ama o gece farklı bir olay yaşadım. Gece yarısıydı, ağrılar en üst seviyeye çıktı. Zira gece güneş ışığı olmadığı için sıcaklık daha da düşüyor, bu da ağrıları artırıyor. Bu sırada milyonlarca sardalya dev bir kütle gibi bana yanaşmaya başladı. O dev kütlenin içinden kocaman bir vatoz çıktı, bana doğru geldi. Elimi uzattım, tuttum ve okşadım. Arkada masa vardı, önce masanın üstüne yattı. Sonra kameraya doğru gitti, daha sonra tekrar bana geldi. Yaklaşık yarım saat benimle vakit geçirdi. O an vatozun bana, 'Evet sen bu rekoru egale ettin, acı da çekiyorsun ama rekoru kırmak için biraz daha sabretmelisin' dediğini hissettim. Bu olay bana güç verdi, gerçek anlamda bir motivasyon oldu. İkinci gün ayrı bir olay yaşadım. Öğle yemeği için tavuk getirdiler. Ancak yiyebileceğimden çok fazlaydı. Bir anda tavuğun etrafını bir balık sürüsü sardı. Tavuğu bir yandan yedim, bir yandan da balıkları besledim. Bu rekoru kırarken en büyük destek, su altındaki canlıların beni yalnız bırakmaması oldu."

- "Amacım, denizleri sevdirmek"

Suyla tanışmasına 6-7 yaşlarında geçirdiği boğulma tehlikesinin vesile olduğunu anlatan Karabay, sonra suyun altına aşık olduğunu ve o günden itibaren suyla bağını hiç koparmadığını söyledi.

Karabay, tüm rekor denemelerini milli bayramlara denk getirdiğini belirterek, hem Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin uluslararası arenada sesini duyurmak hem de Barış ve Özgürlük Bayramı'na dikkati çekmek için rekor denemesini 20 Temmuz'da yaptığını ifade etti.

Bundan sonraki rekor denemesini 23 Nisan 2016'da İstanbul'da yapmayı planladığını bildiren Cem Karabay, rekor denemesine yerli ve yabancı basının çok büyük ilgi gösterdiğini ve Associated Press'in, 24 saat bütün dünyaya canlı yayın yaptığını belirtti.

Dünya rekortmeni Cem Karabay, kırdığı rekorlarla Türk milletine yaşattığı gururun kendini çok mutlu ettiğini, ancak asıl amacının denizleri sevdirmek ve deniz kirliliğine dikkati çekmek olduğunu kaydetti.

Kaynak: AA