Haldun Dormen, Kibarlık Budalası İle Aliağa'da
Başrolünü Türk Tiyatrosunun duayen ismi Haldun Dormen’in oynadığı Moliere’in ölümsüz eseri Kibarlık Budalası, Aliağa’da tiyatro severlerin karşısına çıkacak.
Aliağa Belediyesi Ramazan ayı kültür sanat etkinlikleri kapsamında Açıkhava Tiyatrosu’nda sahnelenecek Kibarlık Budalası, 17. yüzyıl Fransa’sında, cahil, saf ama çok zengin bir adam olan Mösyö Jourdain’in asilzade olmak için verdiği mücadeleyi konu alıyor. Türk Tiyatrosunun büyük ustası Haldun Dormen’in yıllar sonra yeniden sahnelere döndüğü Kibarlık Budalası’nın uyarlamasını İpek Kadılar yaptı. Hakan Altıner’in sahneye koyduğu oyunun koreografisi Mikel N. Vidhi, kostüm tasarımı Türkan Kafadar, dekor tasarımı Gizem Gürsel ile Sedef Kermen, ışık tasarımı ise Cengiz Özdemir’e tarafından hazırlandı. Oyunda Haldun Dormen, Göksel Kortay, Hakan Altıner, Damla Cercisoğlu, Hilmi Özçelik, Bahadır Vatanoğlu, Efe Deprem, Aslı Şahin ve Işık Selin Kuyumcu rol alıyorlar. 14 Temmuz Salı günü Aliağa Belediyesi Açıkhava Tiyatrosu’nda saat 22.00’de sahneye konulacak oyunun biletleri 5 TL olarak belirlenirken, oyunu izlemek isteyenlerin biletlerini ASEV gişelerinden ve biletix üzerinden temin edebileceği duyuruldu.
KİBARLIK BUDALASI
Ünlü oyun Kibarlım Budalası’nın konusu ise şöyle: Mösyö Jourdain asilzade olmak için her şeyi göze alır, anlamlı-anlamsız, yararlı-yararsız ama mutlaka masraflı her çabayı gösterir. Gülünç duruma düşer, alay konusu olur ama hiç yılmaz. Hedefi bellidir; soylu sınıfa girebilmek, soylu bir Markiz’i baştan çıkarabilmek için her şeyi yapmak ve biricik kızını da mutlaka bir soylu ile evlendirmek. Oysa kızı bir başka gence aşıktır. Moilere, yarattığı bu olağanüstü tiplemenin etrafını, onu sömürmeye çalışan Kont, ayakları yere basan karısı, sağduyunun ve samimiyetin temsilcileri hizmetçi ve uşak ile bir dantel gibi örer. Neredeyse her sözcük komik ve her durum gülünçtür oyunda.
Kaynak: İHA
KİBARLIK BUDALASI
Ünlü oyun Kibarlım Budalası’nın konusu ise şöyle: Mösyö Jourdain asilzade olmak için her şeyi göze alır, anlamlı-anlamsız, yararlı-yararsız ama mutlaka masraflı her çabayı gösterir. Gülünç duruma düşer, alay konusu olur ama hiç yılmaz. Hedefi bellidir; soylu sınıfa girebilmek, soylu bir Markiz’i baştan çıkarabilmek için her şeyi yapmak ve biricik kızını da mutlaka bir soylu ile evlendirmek. Oysa kızı bir başka gence aşıktır. Moilere, yarattığı bu olağanüstü tiplemenin etrafını, onu sömürmeye çalışan Kont, ayakları yere basan karısı, sağduyunun ve samimiyetin temsilcileri hizmetçi ve uşak ile bir dantel gibi örer. Neredeyse her sözcük komik ve her durum gülünçtür oyunda.