Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Kavlak Açıklaması
Türk-İş Genel Sekreteri ve Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak, ücretlerin artırılması isteğiyle 4 gündür iş bırakma eylemi yapan işçilerden, eylemlerini sonlandırmasını istedi.
Kavlak, sendikasının Eskişehir Şubesi Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Bursa'da, ücretlerinin artırılmasını isteyen OYAK Renault ve Türk Otomobil Fabrikası AŞ (TOFAŞ) işçilerinin iş bırakma eylemi ile ilgili olarak, Renault'daki istifaların çok büyük bir bölümünün, fabrikanın bilgisayarından ve toplu halde yapıldığını, bazı fabrika yöneticilerinin dayanışma dilekçelerinin tek tek değil, yönetime toplu olarak verilmesini açıkça duyurduğunu kaydetti.
Normal zamanda angajman nedeniyle, sigara içmesine bile izin verilmeyen işçilerin, tezgahın başından saatlerce ayrılmalarına göz yumulduğunu iddia eden Kavlak, şöyle konuştu:
"Mesai saatlerinde bir takım işbirlikçilerin sendika aleyhine yaptıkları propaganda göz ardı edilmiştir. İşte son 20 günde Renault işçisinin kaybettikleri ortada. Geçtiğimiz günlerde Renault'da bir hafta boyunca üretime ara verildi ve bu süre, işçilerin yıllık izninden sayıldı. Bu arada kayar vardiya sistemine geçildi, kimsenin özellikle bu süreçte işverenle görüşen sözde temsilcilerin sesi bile çıkmadı. Ne oldu? Kazanılmış haklarımızın ikisi gitti. Bakalım sırada ne var? Umarım, sıradakiler gerçekleşmez."
Olayları iki işçinin işten atıldığı söylentisinin tetiklediğini ifade eden Kavlak, "Oysa ortada atılan kimse yoktu. Gerçekte, polis, iki işçi ile ilgili soruşturma için, Renault yönetimine başvurmuş, yönetim de o kişilere idari izin vermişti. Olay bundan ibaretti. Ama kışkırtıcılar, provokatörler, bunu fırsat bilip devreye girdi ve bunu, iki işçi işten atıldı diye duyurdular. Bu yalana inanan Renault işçisi kardeşlerim eyleme başladı. Üretimi kısa süreli de olsa durdurdular" diye konuştu.
-"Bizim, MESS'le bu konuda hiçbir görüşmemiz yoktur"
Kavlak, eylemin devam etmesi için bir yalan çarkının işlediğini, kara propaganda çalışmalarının yürütüldüğünü belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çalışma Bakanlığı Müfettişleri tespit için fabrikaya gittiler. Sözde temsilcilerle görüştüler. Yetkili sendika olduğum için görüşmenin tutanağı bende var. Müfettiş, bu elebaşılara diyor ki yaptığınız eylem yasadışıdır. Dolayısıyla, işverenin eyleme katılan herkesi tazminatsız işten atma hakkı doğmuştur. Ayrıca, işverenin, bu eylem yüzünden doğan tüm zararı, başta siz olmak üzere, eyleme katılan herkesten talep etme hakkı doğmuştur. Bunların hepsi tutanakta yazıyor. Müfettişin bunlara söylediği bu. Söylediği çok açık. Diyor ki siz bu eylemi başlatarak sadece kendinizi değil, bu eyleme katılan herkesi yakıyorsunuz. Bunu duyan sözde temsilcilerin paçası tutuşuyor. Elinden geldiğince eylemi uzatıp, suçu üzerinden atmaya çalışıyorlar. Renault işçisi eylemi sonlandırmak isteyince, bu sefer de telefondan güya bir komiser dinlettiriyorlar. Telefondaki bu sahte komiser, Türk Metal ile MESS'in ücretlerin artırılması için, ek protokol üzerinde görüştüğünü, eylemin bitmesi halinde görüşmelerin kesileceğini söylüyor. Tabii, tahmin edebileceğiniz gibi, o komiser illegal örgütün alandaki ajanı. Bizim, MESS'le bu konuda hiçbir görüşmemiz yoktur. Olmadı. Yani her şey baştan aşağı yalan."
-"Aramızdaki provokatörleri, ajanları, militanları ayıklayın"
"Ortada bir gerçek varsa, o da Renault işçisine, masumane taleplerle ayağa kalkan işçiye, çok tehlikeli bir oyun oynandığıdır" diyen Kavlak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ama artık bu oyunu bitirme, gerçekleri görme zamanı gelmiştir. Buradan Renault işçisi kardeşlerime de sesleniyorum, bizim sizle bir sorunumuz yok. Olmadı. Olmayacak. Artık yalanlara inanmayın. Bakanlık müfettişinin söylediği gibi, kendinizi tehlikeye atmayın. Artık bitirin. Bitirin ki, çok geç olmadan hiç bir namuslu, dürüst, çalışkan Renault işçisinin burnu bile kanamadan bu işi çözebilelim. Aramızdaki provokatörleri, ajanları, militanları ayıklayın. Yüz vermeyin, peşinden gitmeyin. Gitmeyin ki, masum, samimi, dürüst Renault işçine zarar gelmeden, bu işi bitirelim. Biliyorum, birçok kardeşim, "Şimdi vazgeçersem beni hain ilan ederler" diye düşünüyor. Ama unutmayın, bunların, hainlerin, üçkağıtçıların, kendi çıkarı için sizi ateşe atanların, size hain deme hakkı yoktur, bırakın onlar ne derse desin, siz, tercihinizi bu hainlerden yana değil, çoluğunuz çocuğunuz eşiniz ailenizden yana kullanın. Siz bunu yapacak kadar yüreklisiniz. Ayağa kalkın. Kalkın ve bu oyuna son verin."
Bursa'da, ücretlerinin artırılmasını isteğiyle 4 gündür iş bırakma eylemi yapan OYAK Renault işçileri, Türk-İş'e bağlı Türk Metal Sendikası'nın haklarını savunmadığını öne sürerek, 10 bin çalışanın Türk Metal Sendikasından istifa ettiğini, sözleşme gereğince 2017'ye kadar sendika aidatlarını ödeyeceklerini belirtmişti.
Kaynak: AA
Normal zamanda angajman nedeniyle, sigara içmesine bile izin verilmeyen işçilerin, tezgahın başından saatlerce ayrılmalarına göz yumulduğunu iddia eden Kavlak, şöyle konuştu:
"Mesai saatlerinde bir takım işbirlikçilerin sendika aleyhine yaptıkları propaganda göz ardı edilmiştir. İşte son 20 günde Renault işçisinin kaybettikleri ortada. Geçtiğimiz günlerde Renault'da bir hafta boyunca üretime ara verildi ve bu süre, işçilerin yıllık izninden sayıldı. Bu arada kayar vardiya sistemine geçildi, kimsenin özellikle bu süreçte işverenle görüşen sözde temsilcilerin sesi bile çıkmadı. Ne oldu? Kazanılmış haklarımızın ikisi gitti. Bakalım sırada ne var? Umarım, sıradakiler gerçekleşmez."
Olayları iki işçinin işten atıldığı söylentisinin tetiklediğini ifade eden Kavlak, "Oysa ortada atılan kimse yoktu. Gerçekte, polis, iki işçi ile ilgili soruşturma için, Renault yönetimine başvurmuş, yönetim de o kişilere idari izin vermişti. Olay bundan ibaretti. Ama kışkırtıcılar, provokatörler, bunu fırsat bilip devreye girdi ve bunu, iki işçi işten atıldı diye duyurdular. Bu yalana inanan Renault işçisi kardeşlerim eyleme başladı. Üretimi kısa süreli de olsa durdurdular" diye konuştu.
-"Bizim, MESS'le bu konuda hiçbir görüşmemiz yoktur"
Kavlak, eylemin devam etmesi için bir yalan çarkının işlediğini, kara propaganda çalışmalarının yürütüldüğünü belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çalışma Bakanlığı Müfettişleri tespit için fabrikaya gittiler. Sözde temsilcilerle görüştüler. Yetkili sendika olduğum için görüşmenin tutanağı bende var. Müfettiş, bu elebaşılara diyor ki yaptığınız eylem yasadışıdır. Dolayısıyla, işverenin eyleme katılan herkesi tazminatsız işten atma hakkı doğmuştur. Ayrıca, işverenin, bu eylem yüzünden doğan tüm zararı, başta siz olmak üzere, eyleme katılan herkesten talep etme hakkı doğmuştur. Bunların hepsi tutanakta yazıyor. Müfettişin bunlara söylediği bu. Söylediği çok açık. Diyor ki siz bu eylemi başlatarak sadece kendinizi değil, bu eyleme katılan herkesi yakıyorsunuz. Bunu duyan sözde temsilcilerin paçası tutuşuyor. Elinden geldiğince eylemi uzatıp, suçu üzerinden atmaya çalışıyorlar. Renault işçisi eylemi sonlandırmak isteyince, bu sefer de telefondan güya bir komiser dinlettiriyorlar. Telefondaki bu sahte komiser, Türk Metal ile MESS'in ücretlerin artırılması için, ek protokol üzerinde görüştüğünü, eylemin bitmesi halinde görüşmelerin kesileceğini söylüyor. Tabii, tahmin edebileceğiniz gibi, o komiser illegal örgütün alandaki ajanı. Bizim, MESS'le bu konuda hiçbir görüşmemiz yoktur. Olmadı. Yani her şey baştan aşağı yalan."
-"Aramızdaki provokatörleri, ajanları, militanları ayıklayın"
"Ortada bir gerçek varsa, o da Renault işçisine, masumane taleplerle ayağa kalkan işçiye, çok tehlikeli bir oyun oynandığıdır" diyen Kavlak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ama artık bu oyunu bitirme, gerçekleri görme zamanı gelmiştir. Buradan Renault işçisi kardeşlerime de sesleniyorum, bizim sizle bir sorunumuz yok. Olmadı. Olmayacak. Artık yalanlara inanmayın. Bakanlık müfettişinin söylediği gibi, kendinizi tehlikeye atmayın. Artık bitirin. Bitirin ki, çok geç olmadan hiç bir namuslu, dürüst, çalışkan Renault işçisinin burnu bile kanamadan bu işi çözebilelim. Aramızdaki provokatörleri, ajanları, militanları ayıklayın. Yüz vermeyin, peşinden gitmeyin. Gitmeyin ki, masum, samimi, dürüst Renault işçine zarar gelmeden, bu işi bitirelim. Biliyorum, birçok kardeşim, "Şimdi vazgeçersem beni hain ilan ederler" diye düşünüyor. Ama unutmayın, bunların, hainlerin, üçkağıtçıların, kendi çıkarı için sizi ateşe atanların, size hain deme hakkı yoktur, bırakın onlar ne derse desin, siz, tercihinizi bu hainlerden yana değil, çoluğunuz çocuğunuz eşiniz ailenizden yana kullanın. Siz bunu yapacak kadar yüreklisiniz. Ayağa kalkın. Kalkın ve bu oyuna son verin."
Bursa'da, ücretlerinin artırılmasını isteğiyle 4 gündür iş bırakma eylemi yapan OYAK Renault işçileri, Türk-İş'e bağlı Türk Metal Sendikası'nın haklarını savunmadığını öne sürerek, 10 bin çalışanın Türk Metal Sendikasından istifa ettiğini, sözleşme gereğince 2017'ye kadar sendika aidatlarını ödeyeceklerini belirtmişti.