Chp’li Koç, Altındağ İlçe Örgütünü Ziyaret Etti
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, “Artık muhalefet için alanda değiliz iktidar için alandayız. Artık kadercilik çözüm değil, devrimcilik çözüm diyoruz. Onun için emekle, halkın sıkıntı çeken kesimleriyle, tüm milletimizle, değerlerimizle kucaklaşarak bu haram iktidarına karşı gerekli tavrı göstereceğiz” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Koç, CHP Altındağ İlçe Örgütünü ziyaret etti. Koç, burada yaptığı konuşmada ilk defa bu seçimlerde ete, kemiğe bürünmüş, halkın temel sorunların çözme vaadiyle milletin önüne gelen bir CHP’nin olduğunu ifade etti.
Hukukun, demokrasinin yara aldığını, kurumların tahrip edildiğini, halkın, emeklinin, çalışanın sorunlar altında ezildiğini belirten Koç, CHP’nin, halkın sıkıntı çeken kesimlerine, kaynak belirterek verdiği ekonomik vaatlerinin, birilerini şaşırttığını kaydetti.
“DEMEK Kİ NEYMİŞ KAYNAK? KAYNAK İRADEYMİŞ”
CHP’nin emeklilere yönelik vaatlerine değinen Koç, şunları kaydetti:
"Ortalık birbirine girdi. Ne dediler, ’Nereden bulacaksınız?" Sen örtülü, örtüsüz milyonlarca dolar kullanırken kaynak buluyorsun, kaçak sarayda altın kaplamalı, bir asgari ücretlinin maaşından daha yüksek fiyatlı bardaktan su içiyorsun, yıkandığın banyoyu altın kaplamalı mozaikle kaplatıyorsun, bavullara para doldurup, Libya’ya, Mısır’a para gönderiyorsun, tırlara silah doldurup Suriye’de Müslümanın Müslümanı öldürmesi için komşunun içini karıştırıyorsun, oraya para buluyorsun, orada evinden, yurdundan olmuş bir milyona yakın insanı kaynak bulup konuk ediyorsun, orada savaşı çıkartan ve kışkırtan sensin, bütün bunlara kaynak var, haram havuzunda 630 milyon dolar bir telefonla para toplayan iş adamlarına kaynak var, emekliye gelince ’kaynak yok!’ Kaynak var, bu bir siyasi tercih meselesi. Bir somun düşünün, gayri safi milli hasıla diyelim buna. Bunu 100 parçaya bölün, 2,7 dilimini emekliye, asgari ücretin bin 500 lira ve vergiden muaf olmasına, kredi kartı borçlarının yüzde 80’inin silinmesine, mazotun 1,5 lira olmasına ayırdığınızda kaynak oluyor. Demek ki neymiş kaynak? Kaynak iradeymiş."
Türkiye’de dengelerin değişeceğini, bundan iktidarın korktuğunu söyleyen Koç, "CHP’nin kimsenin inancıyla, yaşam tarzıyla, kılığıyla, kıyafetiyle hiçbir ilgisi yoktur, herkesin kendi özel alanıdır. Din ve vicdan özgürlüğünün teminatı CHP’dir" dedi.
KPSS’ye girmeden, istisnai kadrolarla torpille devlet memuru alındığını belirten Koç, şimdi de "gider ayak" çok sayıda kişiye kadro verildiğini iddia etti.
"MAHKEME, MAHKEMENİN KARARINI TANIMIYOR, NÖBETÇİ SAVCI ADLİYEDEN KAÇIYOR VE TUTUKLULUK DEVAM EDİYOR"
Koç, "Paralel Yapı" soruşturmaları kapsamında tutuklu bulunan şüpheliler hakkında verilen ve İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliğince "yok hükmünde" sayılan tahliye kararlarına değinerek, "Dün asliye ceza mahkemesi tutuklu bulunan gazeteciler ve polisler için tahliye kararı verdi, daha iddianame yok ortada. Hemen, apar topar, iktidarın sopası halinde kullanılmaya alışılmış, yeni kanunla çıkardıkları asliye ceza mahkemesi toplandı. Mahkeme, mahkemenin kararını tanımıyor, nöbetçi savcı adliyeden kaçıyor ve tutukluluk devam ediyor. Hukukun bittiği bir dönemdeyiz. Geçen dönemlerde de hukuk çok aşındı. Geçen dönemlerde de yüzlerce vatansever, yurtsever, gazeteci, asker, öğretim üyesi saçma sapan iddialarla, sahte belgeler, tanıklara zindanlara atıldı" ifadelerini kullandı.
5 yıla yakın suçunu bilmeden hapis yatanların olduğunu söyleyen Koç, "Ondan sonra ’Biz çok safmışız, kandırıldık.’ Saf adamdan başbakan, cumhurbaşkanı olur mu? Madem seni herkes kandırıyor, içeridekiler bu kadar kandırdıysa kim bilir Putin, Merkel, Hollande seni nasıl kandırıyor? Aslında saf değilsiniz, kandırılan falan da değilsiniz, cin gibisiniz, şeytana pabucu ters giydirirsiniz. Biz sizi tanıyoruz, bu millet de yeni yeni tanıyor sizi. Dün hukuk, bağımsız yargı hava, su gibi bu ülkenin insanlarına gerekliyse, bugün de aynı şekilde mağduriyet çekenlere gerekli, hiç şüpheniz olmasın yarın da bugün bu zulmü yapanlara hukuk gerekli olacak" dedi.
Kürt sorununun çözümünde adresin demokratikleşme olduğunu belirten Koç, "Bu sorunun çözümü için niye tarifeli motor seferi tutup İmralı Adasına gidiyorsun, pazarlık yapıyorsun? Sorunun çözümü meşru zeminde olmaz mı? Meşru zemin neresi? TBMM" şeklinde konuştu.
Yüzde 10 seçim barajının kaldırılması gerektiğini ifade eden Koç, HDP’ye de şöyle seslendi:
"Türkiye’de baraj için uğraşıyorsunuz, motora binen sizsiniz, gidip, gelen... Niye CHP ’seçim barajı kaldırılsın’ dediğinde, pazarlık yaptığınız ortaklarınıza ’bu olmazsa, olmaz’ demediniz?"
Herkesten sağduyusunu korumasını isteyen Koç, "Altlarındaki halının çekildiğini görenler, Türkiye’yi değişik boyutlarda maceraya sürükleyebilirler. Hiçbir provokasyona, dolduruşa gelmiyoruz, hiç kimseyle kavga etmiyoruz. Söyleyeceğimizi söyleyeceğiz, çalışmalarımızı yapacağız ve 7 Haziran’da bu milletin helal oylarına talip olacağız" diye konuştu.
"ARTIK MUHALEFET İÇİN ALANDA DEĞİLİZ, İKTİDAR İÇİN ALANDAYIZ"
Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını da cevaplayan Koç, "Son dört ay içinde iktidara yakın kişilere kadro verildiği" iddialarının sorulması üzerine "Gider ayak telaşın bir sonucu. ’Ne kadar kadro eklersek, yandaş kayırırsak bizim için makbul’ diyorlar. Bu, kaçış öncesi ortalığı toparlama telaşı" karşılığını verdi.
"1915 olaylarıyla ilgili Avrupa’nın takındığı tavrı nasıl değerlendiriyorsunuz? Hükümetin, ’CHP’nin sessiz kaldığı’ yönünde eleştirisi oldu, buna ne diyorsunuz" sorusuna Koç, CHP’nin Fransa’da, Avrupa’nın değişik merkezlerinde, Türkiye aleyhine çıkabilecek olan her türlü girişimi engelleme görevi yaptığını, buralarda AK Partili kimseyi görmediğini ifade etti.
Koç, iktidarın, dış politikada Türkiye’nin çıkarlarını savunamayacak kadar güçsüz olduğunu belirterek, Avrupa Parlamentosunun kararının bir bağlayıcılığının olmadığını hatırlattı.
Türkiye’nin şu anda 7 ülkede büyükelçisinin olmadığını hatırlatan Koç, "Avusturya’dan da çektiniz, Rusya’dan, Fransa’dan çekebilecek misin? Kolayı var bunların dış politikasının; o zaman bütün ülkelerdeki büyükelçiliklerimizi çekelim. Kapıyı kapatalım, dünyayla ilgisiz bir şekilde oturalım" dedi.
İmam hatiplerin kapatılıp, kapatılmayacağının sorulması üzerine Koç, herkesin, çocuğuna, istediği gibi eğitim verebileceğini söyledi.
Koç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mezun olduğu Beyoğlu İmam Hatip Lisesini açanın, eski Genel Başkanlarından Bülent Ecevit olduğunu hatırlatarak, iktidarın kafa karışıklığı yaratmak istediğini, kimsenin, dinine, diyanetine, inancına, yaşam tarzına karışmayacaklarını ifade etti.
Eğitim sistemini çağın gereklerine göre düzenleyeceklerini bildiren Koç, din ve vicdan özgürlüğünün teminatının CHP olduğunu dile getirdi.
"Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yer aldığı Çanakkale tanıtım filmine" ilişkin düşüncelerinin sorulması üzerine Koç, "Utanç verici bir şey. Sen oğlunu askere göndermedin, çürük raporu aldın. İkincisine de kısa dönem bedelli askerlik yaptırdın. Sen şimdi Çanakkale şehitleri üzerinden nasıl siyaset yapabilirsin? Vicdanın kanamıyor mu? Ve devlet parasıyla yaptırıyorsun" yanıtını verdi.
Koç, bunların muhasebesini AK Parti’ye oy vermiş vatandaşlara anlatacaklarını ifade ederek, şunları kaydetti:
"Artık muhalefet için alanda değiliz, iktidar için alandayız. Artık kadercilik çözüm değil, devrimcilik çözüm diyoruz. Onun için emekle, halkın sıkıntı çeken kesimleriyle, tüm milletimizle, değerlerimizle kucaklaşarak bu haram iktidarına karşı gerekli tavrı göstereceğiz. Allah hiçbirimizi utandırmasın.”
Açıklamasının ardından Koç, Altındağ esnafını ziyaret etti.
Kaynak: İHA
Hukukun, demokrasinin yara aldığını, kurumların tahrip edildiğini, halkın, emeklinin, çalışanın sorunlar altında ezildiğini belirten Koç, CHP’nin, halkın sıkıntı çeken kesimlerine, kaynak belirterek verdiği ekonomik vaatlerinin, birilerini şaşırttığını kaydetti.
“DEMEK Kİ NEYMİŞ KAYNAK? KAYNAK İRADEYMİŞ”
CHP’nin emeklilere yönelik vaatlerine değinen Koç, şunları kaydetti:
"Ortalık birbirine girdi. Ne dediler, ’Nereden bulacaksınız?" Sen örtülü, örtüsüz milyonlarca dolar kullanırken kaynak buluyorsun, kaçak sarayda altın kaplamalı, bir asgari ücretlinin maaşından daha yüksek fiyatlı bardaktan su içiyorsun, yıkandığın banyoyu altın kaplamalı mozaikle kaplatıyorsun, bavullara para doldurup, Libya’ya, Mısır’a para gönderiyorsun, tırlara silah doldurup Suriye’de Müslümanın Müslümanı öldürmesi için komşunun içini karıştırıyorsun, oraya para buluyorsun, orada evinden, yurdundan olmuş bir milyona yakın insanı kaynak bulup konuk ediyorsun, orada savaşı çıkartan ve kışkırtan sensin, bütün bunlara kaynak var, haram havuzunda 630 milyon dolar bir telefonla para toplayan iş adamlarına kaynak var, emekliye gelince ’kaynak yok!’ Kaynak var, bu bir siyasi tercih meselesi. Bir somun düşünün, gayri safi milli hasıla diyelim buna. Bunu 100 parçaya bölün, 2,7 dilimini emekliye, asgari ücretin bin 500 lira ve vergiden muaf olmasına, kredi kartı borçlarının yüzde 80’inin silinmesine, mazotun 1,5 lira olmasına ayırdığınızda kaynak oluyor. Demek ki neymiş kaynak? Kaynak iradeymiş."
Türkiye’de dengelerin değişeceğini, bundan iktidarın korktuğunu söyleyen Koç, "CHP’nin kimsenin inancıyla, yaşam tarzıyla, kılığıyla, kıyafetiyle hiçbir ilgisi yoktur, herkesin kendi özel alanıdır. Din ve vicdan özgürlüğünün teminatı CHP’dir" dedi.
KPSS’ye girmeden, istisnai kadrolarla torpille devlet memuru alındığını belirten Koç, şimdi de "gider ayak" çok sayıda kişiye kadro verildiğini iddia etti.
"MAHKEME, MAHKEMENİN KARARINI TANIMIYOR, NÖBETÇİ SAVCI ADLİYEDEN KAÇIYOR VE TUTUKLULUK DEVAM EDİYOR"
Koç, "Paralel Yapı" soruşturmaları kapsamında tutuklu bulunan şüpheliler hakkında verilen ve İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliğince "yok hükmünde" sayılan tahliye kararlarına değinerek, "Dün asliye ceza mahkemesi tutuklu bulunan gazeteciler ve polisler için tahliye kararı verdi, daha iddianame yok ortada. Hemen, apar topar, iktidarın sopası halinde kullanılmaya alışılmış, yeni kanunla çıkardıkları asliye ceza mahkemesi toplandı. Mahkeme, mahkemenin kararını tanımıyor, nöbetçi savcı adliyeden kaçıyor ve tutukluluk devam ediyor. Hukukun bittiği bir dönemdeyiz. Geçen dönemlerde de hukuk çok aşındı. Geçen dönemlerde de yüzlerce vatansever, yurtsever, gazeteci, asker, öğretim üyesi saçma sapan iddialarla, sahte belgeler, tanıklara zindanlara atıldı" ifadelerini kullandı.
5 yıla yakın suçunu bilmeden hapis yatanların olduğunu söyleyen Koç, "Ondan sonra ’Biz çok safmışız, kandırıldık.’ Saf adamdan başbakan, cumhurbaşkanı olur mu? Madem seni herkes kandırıyor, içeridekiler bu kadar kandırdıysa kim bilir Putin, Merkel, Hollande seni nasıl kandırıyor? Aslında saf değilsiniz, kandırılan falan da değilsiniz, cin gibisiniz, şeytana pabucu ters giydirirsiniz. Biz sizi tanıyoruz, bu millet de yeni yeni tanıyor sizi. Dün hukuk, bağımsız yargı hava, su gibi bu ülkenin insanlarına gerekliyse, bugün de aynı şekilde mağduriyet çekenlere gerekli, hiç şüpheniz olmasın yarın da bugün bu zulmü yapanlara hukuk gerekli olacak" dedi.
Kürt sorununun çözümünde adresin demokratikleşme olduğunu belirten Koç, "Bu sorunun çözümü için niye tarifeli motor seferi tutup İmralı Adasına gidiyorsun, pazarlık yapıyorsun? Sorunun çözümü meşru zeminde olmaz mı? Meşru zemin neresi? TBMM" şeklinde konuştu.
Yüzde 10 seçim barajının kaldırılması gerektiğini ifade eden Koç, HDP’ye de şöyle seslendi:
"Türkiye’de baraj için uğraşıyorsunuz, motora binen sizsiniz, gidip, gelen... Niye CHP ’seçim barajı kaldırılsın’ dediğinde, pazarlık yaptığınız ortaklarınıza ’bu olmazsa, olmaz’ demediniz?"
Herkesten sağduyusunu korumasını isteyen Koç, "Altlarındaki halının çekildiğini görenler, Türkiye’yi değişik boyutlarda maceraya sürükleyebilirler. Hiçbir provokasyona, dolduruşa gelmiyoruz, hiç kimseyle kavga etmiyoruz. Söyleyeceğimizi söyleyeceğiz, çalışmalarımızı yapacağız ve 7 Haziran’da bu milletin helal oylarına talip olacağız" diye konuştu.
"ARTIK MUHALEFET İÇİN ALANDA DEĞİLİZ, İKTİDAR İÇİN ALANDAYIZ"
Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını da cevaplayan Koç, "Son dört ay içinde iktidara yakın kişilere kadro verildiği" iddialarının sorulması üzerine "Gider ayak telaşın bir sonucu. ’Ne kadar kadro eklersek, yandaş kayırırsak bizim için makbul’ diyorlar. Bu, kaçış öncesi ortalığı toparlama telaşı" karşılığını verdi.
"1915 olaylarıyla ilgili Avrupa’nın takındığı tavrı nasıl değerlendiriyorsunuz? Hükümetin, ’CHP’nin sessiz kaldığı’ yönünde eleştirisi oldu, buna ne diyorsunuz" sorusuna Koç, CHP’nin Fransa’da, Avrupa’nın değişik merkezlerinde, Türkiye aleyhine çıkabilecek olan her türlü girişimi engelleme görevi yaptığını, buralarda AK Partili kimseyi görmediğini ifade etti.
Koç, iktidarın, dış politikada Türkiye’nin çıkarlarını savunamayacak kadar güçsüz olduğunu belirterek, Avrupa Parlamentosunun kararının bir bağlayıcılığının olmadığını hatırlattı.
Türkiye’nin şu anda 7 ülkede büyükelçisinin olmadığını hatırlatan Koç, "Avusturya’dan da çektiniz, Rusya’dan, Fransa’dan çekebilecek misin? Kolayı var bunların dış politikasının; o zaman bütün ülkelerdeki büyükelçiliklerimizi çekelim. Kapıyı kapatalım, dünyayla ilgisiz bir şekilde oturalım" dedi.
İmam hatiplerin kapatılıp, kapatılmayacağının sorulması üzerine Koç, herkesin, çocuğuna, istediği gibi eğitim verebileceğini söyledi.
Koç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mezun olduğu Beyoğlu İmam Hatip Lisesini açanın, eski Genel Başkanlarından Bülent Ecevit olduğunu hatırlatarak, iktidarın kafa karışıklığı yaratmak istediğini, kimsenin, dinine, diyanetine, inancına, yaşam tarzına karışmayacaklarını ifade etti.
Eğitim sistemini çağın gereklerine göre düzenleyeceklerini bildiren Koç, din ve vicdan özgürlüğünün teminatının CHP olduğunu dile getirdi.
"Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yer aldığı Çanakkale tanıtım filmine" ilişkin düşüncelerinin sorulması üzerine Koç, "Utanç verici bir şey. Sen oğlunu askere göndermedin, çürük raporu aldın. İkincisine de kısa dönem bedelli askerlik yaptırdın. Sen şimdi Çanakkale şehitleri üzerinden nasıl siyaset yapabilirsin? Vicdanın kanamıyor mu? Ve devlet parasıyla yaptırıyorsun" yanıtını verdi.
Koç, bunların muhasebesini AK Parti’ye oy vermiş vatandaşlara anlatacaklarını ifade ederek, şunları kaydetti:
"Artık muhalefet için alanda değiliz, iktidar için alandayız. Artık kadercilik çözüm değil, devrimcilik çözüm diyoruz. Onun için emekle, halkın sıkıntı çeken kesimleriyle, tüm milletimizle, değerlerimizle kucaklaşarak bu haram iktidarına karşı gerekli tavrı göstereceğiz. Allah hiçbirimizi utandırmasın.”
Açıklamasının ardından Koç, Altındağ esnafını ziyaret etti.