CHP Genel Başkan Yardımcısı Böke Açıklaması
EFSUN YILMAZ - CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir milletvekili adayı Selin Sayek Böke, yerli otomobille ilgili tartışmaların kasa ve renk üzerinden yapıldığını savunarak, "Hangi renkle, hangi kasayla çıktığı hakikaten çok önemsiz. Türkiye'nin teknolojide nasıl rekabet edeceğine kafa yormamız gerekiyor. Ülkemizin bunu yapma potansiyeli var" dedi.
Böke, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 7 Haziran seçimlerinin Türkiye için bir demokrasi zaferi olduğunu, farklılıkların parlamentoda temsiliyetinin ortaya çıktığını ancak koalisyonun gerçekleşmemesi nedeniyle ülke genelinde "yorgunluk ve kırgınlığın" ortaya çıktığını söyledi.
Partilerin vaatlerinin birbiriyle örtüşen yanlarının bulunduğuna işaret eden Böke, şöyle konuştu:
"AKP haricindeki bütün partiler 7 Haziran'da benzer vaatleri bildirgelerine dahil etmişti. 1 Kasım seçimlerine giderken AKP de bizim vaatlerimizle örtüşen hatta aynı olan ekonomik vaatler sundu. Bu şunu gösteriyor, Türkiye'nin sorunlarını 7 Haziran'da CHP doğru tespit etmiş, çözümleri de bütün partilerce kabul görmüş ki bütün partiler aynı çözüm önerilerini bu seçimde anlatıyorlar. Bunların gerçekleşeceği garanti edilmiş. CHP'nin ortak olduğu bir iktidarda da tek başına olduğu bir iktidarda da bunları uygulayacağımız ile ilgili bir tereddüt yok. Bunun uygulanacağı Türkiye için bir kesin."
- CHP'nin ekonomi projeleri
Merkez Türkiye Projesi'nin bir vizyon projesi ve CHP'nin ortaya koyduğu ekonomik reform hareketinin bir dışa vurumu olduğunu anlatan Böke, merkezinde lojistik, çeperinde Ar-Ge merkezleri olan projenin yerinin henüz belirlenmediğini çünkü bunun bir rant projesi değil, vizyon projesi olarak sunulduğunu kaydetti.
Türkiye'de 2 milyon 200 bin yeni istihdam yaratacak, milli gelirin kişi başı bin 650 dolar artmasına neden olan projeyi siyaset ötesi gördüklerini kaydeden Böke, TBMM'de teknik tartışmalar sunulduktan sonra uzlaşı içinde Merkez Türkiye Projesi'nin yerinin belirleneceğini dile getirdi.
- "Fed hafife alınacak bir oyuncu değil"
Fed'in olası faiz artırma kararının Türkiye ekonomisini yakından ilgilendirdiğini, bunun hafife alınmaması gerektiğini bildiren Böke, 2016 yılı sonrası kademeli bir artış beklediğini, bu artışın gerçekleşmesi halinde AB Merkez Bankasının da buna tepki veren bir karar alacağını kaydetti.
Böke, "Fed sadece bir kez faiz artırma kararı vermeyecek. Artan bir faiz sürecine girişinin ilk adımını atıyor olacak. Onun için Türkiye'nin bunu hafife alma lüksü yok. Yeni dünya düzeni içinde Türkiye nasıl kaynak çekecek sorusu şimdiden düşünülmesi gereken bir soru. O yüzden Türkiye kendi ekonomik reformlarını bugünden yapmaya başlamalı ki Fed'in faiz kararı geldiğinde bu kararı küçümseyecek güçte olalım."
- Yerli otomobil tartışmaları
Genel Başkan Yardımcısı Böke, "yerli otomobil prototipini görüp görmediği, nasıl bulduğu" yönündeki soru üzerine, prototipi "herkes kadar gördüğünü" anlattı.
Tesadüf olarak bu sıralar otomobil üretimiyle ilgili bir kitap okuduğunu, bu kitapta artık dünyada yerli üretim mücadelesinin olmadığı, esas mücadelenin o otomobilin içine girecek pilin üretimi olduğunu vurgulayan Böke, şöyle devam etti:
"Bütün ürünlerin farklı enerji kaynağıyla daha etkin nasıl çalışacağına kafa yoran bir rekabet ortamında Türkiye hala kasa taklit ederek, renk değiştirerek yerli otomobil tartışması yapıyor. Yapıyor olmamız gereken tartışma, 'yerli enerjiyi nasıl üreteceğiz', 'o pil rekabetinde Türkiye nasıl başat' olacak. Bunu tartışmamız gerekiyor. Bu, biraz gecikmiş rekabet tartışması. Dünyadaki tartışma artık yerli araba üretimi üzerinden gitmiyor. O arabaya giren enerjinin yerli üretilmesinden geçiyor" dedi.
Merkez Türkiye Projesi'nin rekabet gücünü yeniden tanımlayacağını ifade eden Böke, bu projenin gerçek değerler üzerinden rekabeti öngördüğünü savundu. Böke, "Hangi renkle, hangi kasayla çıktığı hakikaten çok önemsiz. Türkiye'nin teknolojide nasıl rekabet edeceğine kafa yormamız gerekiyor. Ülkemizin bunu yapma potansiyeli var" diye konuştu.
- Kemal Derviş desteği
"Kemal Derviş'in 1 Kasım için de dışarıdan destek vermeye devam edip etmediği" sorusu üzerine Böke, "Bu yönde yeniden konuşma ihtiyacı olmadı. Koşullar esasında değişmedi. Sadece Türkiye'nin sorunları derinleşti. Sadece Sayın Derviş ekibe katıldığında yapacağı işler biraz daha çok" dedi.
- Kredi kartlarına faizin silinmesi
Kredi kartı borçlarının yüzde 80'inin silinmesi vaadinin tartışma konusu olduğunu, bunu bankaların mevcut çalışma sistemlerinde zaten yaptığını anlatan Böke, bu projeyi kendilerine bankaların önerdiğini sözlerine ekledi.
Selin Sayek Böke, şöyle devam etti:
"Gönül isterdi ki Türkiye gerçek bir demokrasi olsun ve kimse siyasi risklerden dolayı tehdit edilmeyeceğinin garantisini hissetsin ki ben de konuştuğumuz bankaların ismini verebileyim ama mümkün değil. Ben bugün burada herhangi bir bankanın ismini zikretsem yarın onların vergi denetimine tabi olacağı ile ilgili tereddüt olmadığına eminim. Bu projeyi bize öneren zaten bankacılar. Birden fazla banka var."
Kaynak: AA
Partilerin vaatlerinin birbiriyle örtüşen yanlarının bulunduğuna işaret eden Böke, şöyle konuştu:
"AKP haricindeki bütün partiler 7 Haziran'da benzer vaatleri bildirgelerine dahil etmişti. 1 Kasım seçimlerine giderken AKP de bizim vaatlerimizle örtüşen hatta aynı olan ekonomik vaatler sundu. Bu şunu gösteriyor, Türkiye'nin sorunlarını 7 Haziran'da CHP doğru tespit etmiş, çözümleri de bütün partilerce kabul görmüş ki bütün partiler aynı çözüm önerilerini bu seçimde anlatıyorlar. Bunların gerçekleşeceği garanti edilmiş. CHP'nin ortak olduğu bir iktidarda da tek başına olduğu bir iktidarda da bunları uygulayacağımız ile ilgili bir tereddüt yok. Bunun uygulanacağı Türkiye için bir kesin."
- CHP'nin ekonomi projeleri
Merkez Türkiye Projesi'nin bir vizyon projesi ve CHP'nin ortaya koyduğu ekonomik reform hareketinin bir dışa vurumu olduğunu anlatan Böke, merkezinde lojistik, çeperinde Ar-Ge merkezleri olan projenin yerinin henüz belirlenmediğini çünkü bunun bir rant projesi değil, vizyon projesi olarak sunulduğunu kaydetti.
Türkiye'de 2 milyon 200 bin yeni istihdam yaratacak, milli gelirin kişi başı bin 650 dolar artmasına neden olan projeyi siyaset ötesi gördüklerini kaydeden Böke, TBMM'de teknik tartışmalar sunulduktan sonra uzlaşı içinde Merkez Türkiye Projesi'nin yerinin belirleneceğini dile getirdi.
- "Fed hafife alınacak bir oyuncu değil"
Fed'in olası faiz artırma kararının Türkiye ekonomisini yakından ilgilendirdiğini, bunun hafife alınmaması gerektiğini bildiren Böke, 2016 yılı sonrası kademeli bir artış beklediğini, bu artışın gerçekleşmesi halinde AB Merkez Bankasının da buna tepki veren bir karar alacağını kaydetti.
Böke, "Fed sadece bir kez faiz artırma kararı vermeyecek. Artan bir faiz sürecine girişinin ilk adımını atıyor olacak. Onun için Türkiye'nin bunu hafife alma lüksü yok. Yeni dünya düzeni içinde Türkiye nasıl kaynak çekecek sorusu şimdiden düşünülmesi gereken bir soru. O yüzden Türkiye kendi ekonomik reformlarını bugünden yapmaya başlamalı ki Fed'in faiz kararı geldiğinde bu kararı küçümseyecek güçte olalım."
- Yerli otomobil tartışmaları
Genel Başkan Yardımcısı Böke, "yerli otomobil prototipini görüp görmediği, nasıl bulduğu" yönündeki soru üzerine, prototipi "herkes kadar gördüğünü" anlattı.
Tesadüf olarak bu sıralar otomobil üretimiyle ilgili bir kitap okuduğunu, bu kitapta artık dünyada yerli üretim mücadelesinin olmadığı, esas mücadelenin o otomobilin içine girecek pilin üretimi olduğunu vurgulayan Böke, şöyle devam etti:
"Bütün ürünlerin farklı enerji kaynağıyla daha etkin nasıl çalışacağına kafa yoran bir rekabet ortamında Türkiye hala kasa taklit ederek, renk değiştirerek yerli otomobil tartışması yapıyor. Yapıyor olmamız gereken tartışma, 'yerli enerjiyi nasıl üreteceğiz', 'o pil rekabetinde Türkiye nasıl başat' olacak. Bunu tartışmamız gerekiyor. Bu, biraz gecikmiş rekabet tartışması. Dünyadaki tartışma artık yerli araba üretimi üzerinden gitmiyor. O arabaya giren enerjinin yerli üretilmesinden geçiyor" dedi.
Merkez Türkiye Projesi'nin rekabet gücünü yeniden tanımlayacağını ifade eden Böke, bu projenin gerçek değerler üzerinden rekabeti öngördüğünü savundu. Böke, "Hangi renkle, hangi kasayla çıktığı hakikaten çok önemsiz. Türkiye'nin teknolojide nasıl rekabet edeceğine kafa yormamız gerekiyor. Ülkemizin bunu yapma potansiyeli var" diye konuştu.
- Kemal Derviş desteği
"Kemal Derviş'in 1 Kasım için de dışarıdan destek vermeye devam edip etmediği" sorusu üzerine Böke, "Bu yönde yeniden konuşma ihtiyacı olmadı. Koşullar esasında değişmedi. Sadece Türkiye'nin sorunları derinleşti. Sadece Sayın Derviş ekibe katıldığında yapacağı işler biraz daha çok" dedi.
- Kredi kartlarına faizin silinmesi
Kredi kartı borçlarının yüzde 80'inin silinmesi vaadinin tartışma konusu olduğunu, bunu bankaların mevcut çalışma sistemlerinde zaten yaptığını anlatan Böke, bu projeyi kendilerine bankaların önerdiğini sözlerine ekledi.
Selin Sayek Böke, şöyle devam etti:
"Gönül isterdi ki Türkiye gerçek bir demokrasi olsun ve kimse siyasi risklerden dolayı tehdit edilmeyeceğinin garantisini hissetsin ki ben de konuştuğumuz bankaların ismini verebileyim ama mümkün değil. Ben bugün burada herhangi bir bankanın ismini zikretsem yarın onların vergi denetimine tabi olacağı ile ilgili tereddüt olmadığına eminim. Bu projeyi bize öneren zaten bankacılar. Birden fazla banka var."