Diyarbakır'daki Cezaevi Davası
Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde 18 yıl önce çıkan olaylarda 10 tutuklunun ölümüyle ilgili yargılanan 89 sanıkla ilgili gerekçeli karar hazırlandı.
3. Ağır Ceza Mahkemesi, 62 sanığa 5'er yıl hapis, 20 sanıkla ilgili beraat ve 7 sanık hakkındaki davanın da zaman aşımı nedeniyle düşmesiyle ilgili verdiği kararın gerekçesini açıkladı.
Kararda, "Cezaevinde görüş günü bazı tutuklu ve hükümlülerin getirilen meyveleri koğuşlarına götürmek için diğer koğuşlardan plastik leğen istediği, infaz koruma memurunun buna izin vermemesi üzerine arbede çıktığı" ifadesi yer aldı.
Olayın bir süre sonra taraflar arasında yumruklaşmaya vardığı ve gerginliğin artması üzerine tutukluların infaz koruma memurunu darp ettiği belirtilen kararda, diğer infaz koruma memurlarının da müdahalesi sırasında birkaç memurun daha yaralandığı kaydedildi.
Hükümlülerin slogan atmaya başlaması üzerine diğer koğuşta bulunanların da buna destek verdiği bildirilen kararda, şöyle denildi:
"Gardiyanların çabalarının sonuçsuz kaldığı, koğuş kapılarının kırılması halinde itirafçıların bulunduğu koğuşa geçerek onlara yönelik saldırı ile büyük bir olaya sebebiyet verebilecekleri düşünüldü. Kuvvetin yetersiz kalması nedeniyle başsavcılığa haber verildi.
Yapılan görüşmelerin sonuç vermemesi üzerine durum Adalet Bakanlığı'na bildirildi.
Müdahale edilmesi talimatı üzerine jandarma ve emniyetten gelen görevliler üzerindeki silahlar alınarak cop ve kalkanlarıyla cezaevine verilen talimatla girdi. İkna çabalarının sonuç vermemesi koğuş kapılarının çekiştirilip vurularak kırılmaya başlanması üzerine müdahale edilmek zorunda kalındı."
- "Bir kişi cezaevi doktorunun ihmali sonucu öldü"
Kararda, tutuklu ve hükümlülerin güvenlik güçlerinin bulunduğu yere sıcak su attığı, ayrıca ele geçirilen demir ve tahta parçalarıyla da saldırmaya kalkıştığı ifade edildi.
Olayda 9 kişinin vücutlarının hayati önem arz eden bölümlerine aldıkları darbeler nedeniyle öldüğü belirtilen kararda şu ifadelere yer verildi:
"Yaralı olan maktul Kadri Demir cezaevi doktorunun ihmali sonucu verilen sevk kararının ifası sırasında, Gaziantep'e ulaştığında ölmüş olduğu anlaşılmıştır. Bir kısım asker, askeri birim içinde alınmış raporlara göre hafif olarak yaralandı. Polislerle ilgili yaralandıklarına dair herhangi bir rapor bulunmadı. Otopsi tutanaklarına göre ölenlerin tamamının kafataslarında sert cisimle vurma sonucu kırık tespit edildi. Raporda ölenlerin 6'sının kulak, kafa ve vücudunun değişik yerlerinde düzenli kesi izleri ve kesici alet yaralanması saptandı. Olayda ölen 10 kişiden 9'u beyin harabiyetine bağlı, 1 kişi ise tüm kaburga kemikleri kırılarak akciğerine batması sonucu hayatını kaybetti."
Güç kullanmanın kolluk güçlerine yasaca verilmiş bir görev olduğu vurgulanan kararda, bu sınırın aşılarak bir kısmının ölümüne yol açacak şekilde aşırı güç kullanımının gerçekleştiği kaydedildi.
Yargıtay 1. Ceza Dairesi, Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde 1996 yılında çıkan olaylarda 10 tutuklunun ölümü, 24 tutuklunun yaralanmasıyla ilgili olarak 89 güvenlik görevlisine verilen 5'er yıllık mahkumiyet kararını, "eksik soruşturma" gerekçesiyle bozmuştu.
Mahkeme yeniden yapılan yargılamada, 62 sanığı cezaevi olaylarında 10 kişiyi 'faili belli olmayacak şekilde, aynı sebep ve kasıt altında öldürmek" suçundan 5'er yıl hapis cezasına çarptırmıştı.
7 sanık hakkında suçun zaman aşımına uğramasından dolayı davanın düşürülmesine karar veren mahkeme, 20 sanığın ise "suçu işlediklerinin sabit olmaması" nedeniyle beraatine karar vermişti.
