Her Katından Ayrı Tarih Çıkıyor
Denizli'de, ilk yerleşimin tarih öncesi döneme dayandığı tahmin edilen, 1950'li yıllarda afet alanı ilan edilince terk edilen ve çeşitli doğa olayları sonucu toprak altında kalan Tabae antik kentinde yürütülen kazılarda ulaşılan Osmanlı dönemi eserlerin alt katmanında Selçuklu, Bizans, Roma hatta kent devleti dönemlerine ait veriler ortaya çıkarılıyor.
Denizli-Muğla karayolu üzerinde kayalık bir tepe üzerinde doğal bir kale görünümüne sahip olan, bu görünümüyle de sınırları içerisinde bulunduğu Kale ilçesinin adını belirleyen Tabae antik kentindeki kazı çalışmaları, Pamukkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kasım İnce başkanlığındaki ekip tarafından sürdürülüyor.
Prof. Dr. İnce, AA muhabirine yaptığı açıklamada, antik kentin kuruluşunun tarih öncesi döneme kadar uzandığının tahmin edildiğini, Büyük İskender zamanında kent devleti olduğu döneme ait eserlere kadar ulaşıldığını söyledi.
Antik kentin, Cumhuriyet döneminde de yerleşim yeri olarak kullanıldığı, ama toprak kayması ve yaşanan doğal afetler nedeniyle 1950'li yıllarda terk edildiği bilgisini veren İnce, halkın o dönem antik kentten 1 kilometre ilerideki Kale ilçesinin bulunduğu alana yerleştiğini belirtti.
Antik kentte çalışmalarına yaz döneminde sürdürdüklerini, belirgin olarak çıkarılan eserlerin Roma, Bizans, beylikler, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait olduğunu ifade eden Prof.Dr. İnce, geç döneme kadar yerleşim alanı olarak kullanıldığından çalışmaların titiz ve yavaş ilerlediğini bildirerek şöyle konuştu:
"Üst katmandan alt katmana doğru çalışıyoruz. Ulaştığımızın yanında alttaki katmanı da ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Bir katmanı ortadan kaldırdığınız zaman oradaki kültürel varlığı tahrip etmeden bir alt katmana inmek sıkıntı verici. Çalışmamızda belki bir noktadaki bütün katmanları ortaya çıkaramayabiliriz ama farklı yerlerde farklı katmanlardaki dönemler kendisini gösterecektir"
Alanın çok zengin bir tarihe sahip olduğunu, turizme kazandırılmasının ardından yoğun turist çekeceğini tahmin ettiklerini kaydeden Prof. Dr. İnce, bu yılki çalışmalarının hamam bölümü, sarkıtlı mağara ve Osmanlı arşivlerinde yer alan Cevherpaşa Camisi üzerinde çalışmaları sürdürdüklerini bildirdi.
Kale Kaymakamı İhsan Ayrancı da antik kentinin çok ciddi bir turizm potansiyeli barındıran ve ortaya çıkarılmayı bekleyen bir alan olduğunu belirtti.
Ayrancı, "Çalışmalar neticesinde inşallah Türkiye turizmine burayı kazandıracağız. Buranın en önemli özelliği, tarihin her döneminde bir yaşantı olması. Roma, Bizans, beylikler, Selçuklu, Osmanlı döneminde ait eserler, küçük bir alanda birbiri ile girift halde bir arada. Bunların ortaya çıkartıldıktan sonra turizm anlamında çok önemli bir değer olacağına inanıyorum" dedi.
Kale Belediye Başkanı Erkan Hayla ise alandaki çalışmaların ve restorasyonların tamamlanması, bölgenin turizme açılmasını sabırsızlıkla beklediklerini bildirdi.
Kaynak: AA
Prof. Dr. İnce, AA muhabirine yaptığı açıklamada, antik kentin kuruluşunun tarih öncesi döneme kadar uzandığının tahmin edildiğini, Büyük İskender zamanında kent devleti olduğu döneme ait eserlere kadar ulaşıldığını söyledi.
Antik kentin, Cumhuriyet döneminde de yerleşim yeri olarak kullanıldığı, ama toprak kayması ve yaşanan doğal afetler nedeniyle 1950'li yıllarda terk edildiği bilgisini veren İnce, halkın o dönem antik kentten 1 kilometre ilerideki Kale ilçesinin bulunduğu alana yerleştiğini belirtti.
Antik kentte çalışmalarına yaz döneminde sürdürdüklerini, belirgin olarak çıkarılan eserlerin Roma, Bizans, beylikler, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait olduğunu ifade eden Prof.Dr. İnce, geç döneme kadar yerleşim alanı olarak kullanıldığından çalışmaların titiz ve yavaş ilerlediğini bildirerek şöyle konuştu:
"Üst katmandan alt katmana doğru çalışıyoruz. Ulaştığımızın yanında alttaki katmanı da ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Bir katmanı ortadan kaldırdığınız zaman oradaki kültürel varlığı tahrip etmeden bir alt katmana inmek sıkıntı verici. Çalışmamızda belki bir noktadaki bütün katmanları ortaya çıkaramayabiliriz ama farklı yerlerde farklı katmanlardaki dönemler kendisini gösterecektir"
Alanın çok zengin bir tarihe sahip olduğunu, turizme kazandırılmasının ardından yoğun turist çekeceğini tahmin ettiklerini kaydeden Prof. Dr. İnce, bu yılki çalışmalarının hamam bölümü, sarkıtlı mağara ve Osmanlı arşivlerinde yer alan Cevherpaşa Camisi üzerinde çalışmaları sürdürdüklerini bildirdi.
Kale Kaymakamı İhsan Ayrancı da antik kentinin çok ciddi bir turizm potansiyeli barındıran ve ortaya çıkarılmayı bekleyen bir alan olduğunu belirtti.
Ayrancı, "Çalışmalar neticesinde inşallah Türkiye turizmine burayı kazandıracağız. Buranın en önemli özelliği, tarihin her döneminde bir yaşantı olması. Roma, Bizans, beylikler, Selçuklu, Osmanlı döneminde ait eserler, küçük bir alanda birbiri ile girift halde bir arada. Bunların ortaya çıkartıldıktan sonra turizm anlamında çok önemli bir değer olacağına inanıyorum" dedi.
Kale Belediye Başkanı Erkan Hayla ise alandaki çalışmaların ve restorasyonların tamamlanması, bölgenin turizme açılmasını sabırsızlıkla beklediklerini bildirdi.