(özel Haber) Vali Öztürk’ün 3000 Metrede Yüzme Keyfi

Vali Öztürk, Nemrut Krater Gölü ve Van Gölü’nde yüzerek yerli ve yabancı turistleri Bitlis’e davet etti. Ege ve Akdeniz’de olan bütün coğrafi özelliklerin Bitlis’te de bulunduğunu ve hatta daha fazlasının bile olduğunu söyleyen Vali Öztürk, “3000 metre yükseklikteki Nemrut Krater Gölü’ndeyiz. Burası dünyanın ikinci en büyük krater göldür. 10 kilometrekare büyüklüğe sahip doğal kaynak suyundan beslenmiş bir gölümüzdür. Aynı zamanda damacana suyu kalitesinde tatlı bir sudur. Bunun hemen yanında Nemrut Çanağı içinde sıcak suyun çıktığı küçük gölümüz var. Bitlis; Nemrut Krater Gölü, Van Gölü, kayak tesisi ve kaplıcası ile Ege ve Akdeniz sahillerini aratmayacak mükemmel bir coğrafyaya sahiptir. Deniz var, yayla var, kaplıca var, bal var, balık var, dağ var, zengin bir bitki örtüsü var. Batıda birçok insanımızın bilmediği ve pazarlarda çok fazla satılan uçkun gibi bitkilerimiz var. Tabii buranın yeteri kadar hem ülkemizde hem de dünyada tanındığını söyleyemeyiz ama bazı şeyler gezerek ve görerek olabilecek hadiselerdir. Bizim ülke insanımızın Bitlis’in hem coğrafi güzelliklerini hem yer altı zenginliklerini ve yerin altında yatan değerli şahsiyetlerini tanımasına ihtiyacımızın olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.

“ESKİDEN VAN GÖLÜ’NÜN İSMİ VAN DENİZİ'YMİŞ”
Çok eskiden Van Gölü’nün isminin Van Denizi olduğunu anlatan Vali Orhan Öztürk, “Van Gölümüz 400 metre derinliğe sahiptir; Marmara Denizi’nin üçte biri kadar büyüklüktedir. İnanılmaz coğrafi güzellikleri ve kıyıları olan bir gölümüzdür. Aslında buranın eski ismi Van Denizi'ymiş. Tabii bizler denizi daha sonra göle çevirmişiz. Sahilleri tatil yörelerinin sahillerini aratmayacak kadar güzeldir. 1650 metre yükseklikte olduğu için burada ağustos ayında çok rahat terlemeden denize girilebilir. Bunun için çevre vilayetlerimizden Bingöl, Muş, Siirt, Batman ve Diyarbakır gibi yerlerden vatandaşımız yaylaya çıkar gibi Van Gölü havzasına gelirler. 1650 metre yükseklikte böyle bir gölün olması ülke için de, bölge için de müthiş bir turizm potansiyelidir. Barış sürecinin devam etmesine ve terörün bitmesine bağlı olarak bu bölge zannediyorum ileriki yıllarda hak ettiği ilgiyi insanımız tarafından görecektir. Şu anda bile ciddi anlamda bir ziyaretçi akınına sahiptir. Eskiden ziyaretçi daha fazlaymış ama terörden dolayı azalan ziyaretçi trafiğinin yavaş yavaş artmaya başladığını ve burada 4 ve 5 yıldızlı otellerin faaliyete girdiğini görüyoruz. Bu süreç inşallah ileride devam edecek. Bu bölge hem turizmi hem coğrafyası hem bitki örtüsü hem sosyal imkanları hem de dünyaya ve Türkiye’ye rehberlik eden, ışık salan yer altında yatan değerli şahsiyetleri ve gerçekten kaliteli insan yapısı ile ileride çok farklı bir şekilde inşallah anılacak. Bitlis bu açıdan ülkemizin çok farklı illerinde birisidir” dedi.