Ümit ve Gerçekler Arasında Suriye Konferansı
Suriye Alimler Birliği Fetva Komisyonu Başkanı Dr. Abdulcebbar ez-Zeydi, ülkesindeki insanlık dramınına ilişkin, "Müslümanlar için iki insan vardır. Birincisi zalim idareciler, ikincisi bu idarecilerin yanındaki zalim alimlerdir" dedi.
Sakarya Üniversitesi (SAÜ) İlahiyat Fakültesi Hakkı Ekşi Konferans Salonu'nda düzenlenen "Ümit ve Gerçekler Arasında Suriye Konferansı"nda konuşan ez-Zeydi, "Arap Baharı" adı altında İslam coğrafyasında şiddetin arttığına dikkati çekerek, Tunus, Mısır ve Suriye'deki olayların Batılı devletler tarafından sürekli alevlendirdiğini söyledi.
"Bir ülkede meydana gelebilecek her olumsuz olay, komşularını da etkiler" diyen ez-Zeydi, "Bilindiği gibi bütün Arap coğrafyasında yaşanan devrimler sonrası hükümetler düştü, yerine 'daha demokratik' diyebileceğimiz yönetimler geldi fakat Suriye'de Beşşar Esed rejimi hala duruyor. Kimse bunun nedenini sorabildi mi? Suriye'nin İsrail ile komşu olduğunu bilmeyen yok. İsrail, karşısında güçlü İslam devletinin olması, Batılı devletlerin işine gelmeyecektir. Bu yüzden istikrarın bu coğrafyada olması, onları zor duruma düşürecektir" şeklinde konuştu.
- "Suriye'de de halk hareketi henüz sonuç almış değil"
Amerika'nın İran'da yaşanan İslam'ın yayılmasını istediğini öne sükren ez-Zeydi, Suriye'deki insanlık dramına sadece Türkiye'nin karşı çıktığını ve bunun için elinden geleni yaptığını dile getirdi.
Birçok Arap ülkesinde kötü niyetli alimlerin iktidara karşı çıkmanın günah olduğu yönünde fetva verdiğine dikkati çeken ez-Zeydi, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Müslümanlar için iki insan vardır. Birincisi zalim idareciler, ikincisi bu idarecilerin yanındaki zalim alimlerdir. Mısır'da bazı alimler, Mursi'ye karşı çıkmanın caiz olduğu yönde fetva verdi. Aynı şekilde Suudi Arabistan'da da bu yönde fetva verildi.
Hem de kendileriyle çelişerek bunu yaptılar. Bundan dolayı Suriye'de de halk hareketi henüz sonuç almış değil çünkü halkın tamamından destek görmedi. Suriye de bunun acı sonuçlarıyla karşılaşıyordu. Kötü idareci ve onun çevresinde kötü alimlerin varlığı maalesef binlerce insanın ölümü ve yurtlarından uzaklaşmasıyla sonuçlandı. Suriye, bu acıları neredeyse 50 yıldır çekiyor. Esed, iktidara geldiğinde demokrasiden söz ediyordu. Babasından aldığı iktidar koltuğuna oturuyor ve onun yolundan gidiyor."
Sözlerini hadislerden örnekler vererek sürdüren ez-Zeydi, diktatörlüğün geldiğini, zor günler yaşandığını, herkesin buna şahit olduğunu vurguladı.
Sükutun, şiddetin en yoğun yaşandığı dönemde kendini gösterdiğini belirten ez-Zeydi, sözlerini şöyle tamamladı:
"Biz biliyoruz ki güneşin doğması, gecenin en karanlık olduğu zamanın akabinde yaşanır. İslam alemi en zorlu günlerini günümüzde yaşıyor. Barış ve sükut yakındır. Diktatörlük bitecek, yerine peygamberi yönetim gelecektir. Öyle ki sema ve yer, içinde barındırdığı bütün nimetleri insanlığa sunacaktır. Ümit... Beklentimizin sonucudur. Suriye'de devrim ve cihat 3 yıldır devam ediyor. Fransa'da batıl da olsa devrim hareketi 30 yıl sonra sonuca ulaştı. Diliyoruz ki hak davamız en kısa zamanda sonlanacak ve hak sahibi kardeşlerimiz en kısa zamanda muvaffak olacaklardır."
Kaynak: AA
"Bir ülkede meydana gelebilecek her olumsuz olay, komşularını da etkiler" diyen ez-Zeydi, "Bilindiği gibi bütün Arap coğrafyasında yaşanan devrimler sonrası hükümetler düştü, yerine 'daha demokratik' diyebileceğimiz yönetimler geldi fakat Suriye'de Beşşar Esed rejimi hala duruyor. Kimse bunun nedenini sorabildi mi? Suriye'nin İsrail ile komşu olduğunu bilmeyen yok. İsrail, karşısında güçlü İslam devletinin olması, Batılı devletlerin işine gelmeyecektir. Bu yüzden istikrarın bu coğrafyada olması, onları zor duruma düşürecektir" şeklinde konuştu.
- "Suriye'de de halk hareketi henüz sonuç almış değil"
Amerika'nın İran'da yaşanan İslam'ın yayılmasını istediğini öne sükren ez-Zeydi, Suriye'deki insanlık dramına sadece Türkiye'nin karşı çıktığını ve bunun için elinden geleni yaptığını dile getirdi.
Birçok Arap ülkesinde kötü niyetli alimlerin iktidara karşı çıkmanın günah olduğu yönünde fetva verdiğine dikkati çeken ez-Zeydi, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Müslümanlar için iki insan vardır. Birincisi zalim idareciler, ikincisi bu idarecilerin yanındaki zalim alimlerdir. Mısır'da bazı alimler, Mursi'ye karşı çıkmanın caiz olduğu yönde fetva verdi. Aynı şekilde Suudi Arabistan'da da bu yönde fetva verildi.
Hem de kendileriyle çelişerek bunu yaptılar. Bundan dolayı Suriye'de de halk hareketi henüz sonuç almış değil çünkü halkın tamamından destek görmedi. Suriye de bunun acı sonuçlarıyla karşılaşıyordu. Kötü idareci ve onun çevresinde kötü alimlerin varlığı maalesef binlerce insanın ölümü ve yurtlarından uzaklaşmasıyla sonuçlandı. Suriye, bu acıları neredeyse 50 yıldır çekiyor. Esed, iktidara geldiğinde demokrasiden söz ediyordu. Babasından aldığı iktidar koltuğuna oturuyor ve onun yolundan gidiyor."
Sözlerini hadislerden örnekler vererek sürdüren ez-Zeydi, diktatörlüğün geldiğini, zor günler yaşandığını, herkesin buna şahit olduğunu vurguladı.
Sükutun, şiddetin en yoğun yaşandığı dönemde kendini gösterdiğini belirten ez-Zeydi, sözlerini şöyle tamamladı:
"Biz biliyoruz ki güneşin doğması, gecenin en karanlık olduğu zamanın akabinde yaşanır. İslam alemi en zorlu günlerini günümüzde yaşıyor. Barış ve sükut yakındır. Diktatörlük bitecek, yerine peygamberi yönetim gelecektir. Öyle ki sema ve yer, içinde barındırdığı bütün nimetleri insanlığa sunacaktır. Ümit... Beklentimizin sonucudur. Suriye'de devrim ve cihat 3 yıldır devam ediyor. Fransa'da batıl da olsa devrim hareketi 30 yıl sonra sonuca ulaştı. Diliyoruz ki hak davamız en kısa zamanda sonlanacak ve hak sahibi kardeşlerimiz en kısa zamanda muvaffak olacaklardır."