Akın Çelik Açıklaması

Soma faciasının ardından başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanan 5 kişinin mahkemede verdikleri ifadeler ortaya çıktı.

Tutuklananlar arasında ön plana çıkan işletme müdürü Akın Çelik, kömür kızışmasının doğal bir olay olduğunu belirterek ‘‘Sebebini ben de bilmiyorum. Bilirkişi raporlarıyla gerçek ortaya çıkacaktır. Çalıştığım süre boyunca söz konusu maden ocağında bir anormallik görmedim’’ dedi.


Tutuklu yargılanan Akın Çelik, psikolojik olarak kötü durumda olduğunu bu süreçte ifade veremeyeceğini belirterek şöyle konuştu: “Maden içerisindeki gaz değişimine ilişkin ölçümleri yapan sensör ve bu sensörlerin ölçümlerini takip eden görevliler bulunmaktadır. Herhangi bir gaz değişimi olduğunda bu hususta görevli personele bilgi verilmektedir. Bu durum görevli personelce değerlendirilir ve yapılması gereken işlem yapılır. Kaza sırasında madene girerek işçilerin kurtarılması çalışmasına bizzat katıldım. Bu nedenle ölüm tehlikesi geçirdim." Psikolojik olarak ifade verecek durumda olmadığını anlatan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Olayda herhangi bir kusurum olduğunu düşünmüyorum. Ayrıca, müdürü olduğum işletme sürekli olarak hem özel hem de kamu denetçileri tarafından denetlenmektedir. İş sağlığı güvenliği sistemi işletmemizde mevcuttur. Herhangi bir eksiklik bulunmamıştır. Olayın neden kaynaklandığını biz de tespit edemedik.”
Çelik, ifadesinde çocuğunun rahatsızlığı nedeniyle olaydan bir saat sonra madene gittiğini belirterek "2011 yılı Kasım ayından itibaren madende çalıştığını, 7-24 işletmeyle ilgili bütün problemleri gidermekle yükümlü olduğunu" söyledi.

Olay günü, saat 15.00 sıralarında madendeki arkadaşlarından birinin telefonla aradığını anlatan Çelik, "U3 bölgesi olarak tanımlanan yerden duman çıktığını söyledi.

Çocuğumun rahatsızlığı nedeniyle Ocak başına bir saat sonra gittim" diye konuştu
Kömür kızışmasının doğal bir olay olduğunu ve kendiliğinden gerçekleştiğini belirten Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘‘Sebebini ben de bilmiyorum. Bilirkişi raporlarıyla gerçek ortaya çıkacaktır. Çalıştığım süre boyunca söz konusu maden ocağında bir anormallik görmedim. Görseydim de, özellikle olay günü hiç kimseyi ocağa sokmazdım. Bizzat onları kurtarmak için kendim girdim. Üzerime düşen her türlü tertibatı aldığım gibi birçok insanın da sağ olarak kurtarılmalarına yardımcı oldum. S panosunun yukarısında 340 doğrusu diye tabir ettiğimiz yerüstüne bağlantı ocak içinden hariç ve temiz havanın olduğu yer üstüne 300 metre sonra çıkabilecek bir kaçış yolumuz mevcuttur. Bu yaşam odasından daha öncelikli ve faydalı bir yerdir.’’
Soruşturma kapsamında tutuklanan Emniyet Vardiya Uzmanı Yalçın Erdoğan da ifadesinde şunları söyledi: “Görevim gereği vardiya sırasında ocak içerisindeki gaz oranını tespit ediyorum. Bu olaydan önce daha önce de ocak içerisinde görevim gereği yapmış olduğum gaz ölçümlerinde olması gerekenden farklı bir gaz oranı ölçmedim.”
Teknik nezaretçi Ertan Ersoy da, ifadesinde, "Madende ortaya çıkan fiziki aksaklıkları tutanak halinde işledim. Söz konusu gaz ölçümleri benim sorumluluğumda değildi. Madendeki gaz ölçüm sensörlerinin olması gerekenden yüksek ölçüm yaptığında bu durumdan sorumlu olan ekip iş sağlığı güvenliği ekibidir. Benim gaz ölçümüne ilişkin bir sorumluluğum yoktur” dedi.

Kaynak: İHA