Ak Partili Çerçi’den 12 Eylül Mesajı
AK Parti'den Manisa Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday adayı olması beklenen Dr. Mehmet Çerçi, “12 Eylül 1980 tarihi, milletin oyuyla iktidara gelmiş meşru bir iktidarın başbakanının ve Türk siyasetinin idam edildiği günün adıdır” dedi.
AK Parti'den Manisa Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday adayı olması beklenen Dr. Mehmet Çerçi, 12 Eylül 1980 askeri darbenin 33’üncü yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayınladı.
Çerçi yayınladığı mesajda şu ifadeleri yer verdi: “12 Eylül 1980 tarihi, milletin oyuyla iktidara gelmiş meşru bir iktidarın başbakanının ve Türk siyasetinin idam edildiği günün adıdır. 12 Eylül 1980 tarihi, darbeci düşünceye karşı olan aydınların sürgün edildiği, demokrasi ve insan haklarının ayaklar altına alındığı, onlarca gencin idam edildiği, tanklar altında ezildiği, hazinenin yağmalandığı, 650 bin kişinin sorgudan geçirildiği, binlerce kişinin vatanını terk etmek zorunda bırakıldığı, kara günlerin adıdır. Olaylar bu safhaya gelmeden yıllar önce devlet ve millet adına, bu işleri önlemekle görevli olanların, kendilerine müdahale gerekçesi oluşturmak amacıyla seyirci kalmaları ve kardeşin kardeşi kırmasına göz yummaları da bilinen bir gerçektir.
Zira AK Parti Manisa Milletvekilimiz, siyaset arkadaşımız, Sayın Selçuk Özdağ da, 12 Eylül 1980 döneminde Manisa Ceza ve Tevkif evi, Sübyan Koğuşunda haksız yere yatmış, tarif edilemez acıları ve bu elem dolu günleri yaşayarak, mağdur edilmiştir. 12 Eylül 1980 tarihinde, ne yazık ki darbelerle, demokrasi sekteye uğratılmış ve egemenlik hiçe sayılmıştır. Bugün, nedeni her ne olursa olsun, yapılan hiçbir darbenin meşru gerekçesinin olmadığına yürekten inanıyorum. AK Parti Genel Başkanımız, Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, hükümetimizle birlikte ülkemizde, demokrasi, insan hakları ve özgürlük ilkesiyle, sorun ve çatışmaları barışçı yollarla çözüme kavuşturmak üzere aktif bir siyaset izlemeyi, kendisine şiar edinmiştir.
Tüm dünya ülkeleri arasında darbe ve savaşların son bulduğu, yerini hoşgörü ve uzlaşmanın aldığı, birlikte yaşama kültürünün samimiyetle benimsendiği, huzur, mutluluk ve refah içinde yaşadığı, dünya milletlerinin karşılıklı saygı ve anlayış içerisinde olduğu bir yaşam temmenni ediyoruz. 21’inci yüzyıl Türkiye’sinde “Yaşasın demokrasi, yaşasın insan hakları, yaşasın özgürlük” diyor, darbe süreci ve sonucunda kaybettiğimiz, bütün vatan evlatlarını rahmet ve saygı ile anıyorum.”
Kaynak: İHA
Çerçi yayınladığı mesajda şu ifadeleri yer verdi: “12 Eylül 1980 tarihi, milletin oyuyla iktidara gelmiş meşru bir iktidarın başbakanının ve Türk siyasetinin idam edildiği günün adıdır. 12 Eylül 1980 tarihi, darbeci düşünceye karşı olan aydınların sürgün edildiği, demokrasi ve insan haklarının ayaklar altına alındığı, onlarca gencin idam edildiği, tanklar altında ezildiği, hazinenin yağmalandığı, 650 bin kişinin sorgudan geçirildiği, binlerce kişinin vatanını terk etmek zorunda bırakıldığı, kara günlerin adıdır. Olaylar bu safhaya gelmeden yıllar önce devlet ve millet adına, bu işleri önlemekle görevli olanların, kendilerine müdahale gerekçesi oluşturmak amacıyla seyirci kalmaları ve kardeşin kardeşi kırmasına göz yummaları da bilinen bir gerçektir.
Zira AK Parti Manisa Milletvekilimiz, siyaset arkadaşımız, Sayın Selçuk Özdağ da, 12 Eylül 1980 döneminde Manisa Ceza ve Tevkif evi, Sübyan Koğuşunda haksız yere yatmış, tarif edilemez acıları ve bu elem dolu günleri yaşayarak, mağdur edilmiştir. 12 Eylül 1980 tarihinde, ne yazık ki darbelerle, demokrasi sekteye uğratılmış ve egemenlik hiçe sayılmıştır. Bugün, nedeni her ne olursa olsun, yapılan hiçbir darbenin meşru gerekçesinin olmadığına yürekten inanıyorum. AK Parti Genel Başkanımız, Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, hükümetimizle birlikte ülkemizde, demokrasi, insan hakları ve özgürlük ilkesiyle, sorun ve çatışmaları barışçı yollarla çözüme kavuşturmak üzere aktif bir siyaset izlemeyi, kendisine şiar edinmiştir.
Tüm dünya ülkeleri arasında darbe ve savaşların son bulduğu, yerini hoşgörü ve uzlaşmanın aldığı, birlikte yaşama kültürünün samimiyetle benimsendiği, huzur, mutluluk ve refah içinde yaşadığı, dünya milletlerinin karşılıklı saygı ve anlayış içerisinde olduğu bir yaşam temmenni ediyoruz. 21’inci yüzyıl Türkiye’sinde “Yaşasın demokrasi, yaşasın insan hakları, yaşasın özgürlük” diyor, darbe süreci ve sonucunda kaybettiğimiz, bütün vatan evlatlarını rahmet ve saygı ile anıyorum.”