Nükhet Hotar İzmir’in Göç Haritasını Açıkladı
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Toplumsal Sosyal Sorumluluk ve Eğitim Platformu (TOSEP) Genel Koordinatörü Prof.Dr. Nükhet Hotar, İzmir'in göç haritasını açıkladı.
Türkiye'nin önemli toplumsal sorunlarından biri haline gelen göç olgusu ve kentleşme süreciyle ilgili harekete geçen Toplumsal Sosyal Sorumluluk ve Eğitim Platformu, ‘Göçle Gelen Ailelerde Kentleşme Sürecine Katkı Projesi'nde yapılan anket sonuçlarını açıkladı.
Türkiye geneline yayılacak proje ilk olarak pilot il seçilen İzmir'de uygulamaya konuldu. Proje kapsamında, İzmir'e göç eden aralarında kadın, genç, çocuk ve yaşlıların bulunduğu 562 kişiyle yüz yüze anket yapıldı.
Anket sonuçlarının açıklandığı toplantıda konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Toplumsal Sosyal Sorumluluk ve Eğitim Platformu (TOSEP) Genel Koordinatörü Prof.Dr. Nükhet Hotar, projenin, göçün getirdiği sorunlara, göç veren yerlerde de göçe neden olan problemlerin ortadan kaldırılmasına katkı sağlayacağını söyledi.
Anket sonuçları, Ontur Otel'de düzenlenen toplantıyla açıklandı. Anket sonuçlarını açıklayan Nükhet Hotar, şöyle konuştu: ''Proje, göçün yoğun olarak görüldüğü illerimizde, göçle gelen ailelerin çocuklarının kentleşme sürecine katkı vermek amacıyla hazırlandı. Projeyi, daha hızlı, verimli, etkin olması için illerimizde oluşturacağımız platformlar aracılığıyla uygulamayı hedefledik. Bunun başlangıcını İzmir'de yaptık.''
GÖÇ BİR VAKIA
Göçün bir vakıa olduğunu ifade eden Hotar, sözlerini şöyle sürdürdü: ''İnsanların seyahat etme etme özgürlüğü var. O halde burada hükümet edenlerin, politika üretenlerin ağırlıklı olarak göç alan yerdeki göçün getirdiği sorunlara çözüm üretmek ve göç veren yerlerde de göç veren sebepleri ortadan kaldırmak gibi sorumlulukları var.'
Türkiye'de göçün ciddi oranda görüldüğü yerler bulunduğunu ancak İzmir'e gelen göçün 2010 yılından itibaren düşmeye başladığını aktaran Hotar, sözlerine şöyle devam etti: ''Yaptığımız anket çalışmasında kadın ve çocuklarımızın mesleki beceri kurslarına katılma isteğini belirtmiş olmaları, öfke kontrolü başta olmak üzere eğitim programlarına ilgi göstermiş olmaları çok sevindirici. Çalışmaya devam edeceğiz. Bu ucu açık bir süreç''
ASLINDA GÖÇ ETMEK İSTEMİYORLAR
Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Nurselen Toygar da, göç eden insanların örf ve adetleriyle geldiklerini ve kentin yapısına ayak uyduramadıklarını ifade ederek şunları söyledi: "Bu da aile içi şiddete, kadın cinayetine veya çocukların illegal yollara girmesine neden oluyor. Göç eden insanlarla konuştuğumuzda onların aslında gelmek istemediklerini, kendi yerlerinde, kendi insanlarıyla, kendi alışkanlıklarıyla kendi örf ve adetleriyle kalmak istediklerini belirtiyor. Bu projenin, buradaki kültüre nasıl uyum sağlanabileceği, göçün doğrudan doğruya nasıl engellenebileceği konularında ciddi rolü olacağını düşünüyoruz.”
Kaynak: İHA
Türkiye geneline yayılacak proje ilk olarak pilot il seçilen İzmir'de uygulamaya konuldu. Proje kapsamında, İzmir'e göç eden aralarında kadın, genç, çocuk ve yaşlıların bulunduğu 562 kişiyle yüz yüze anket yapıldı.
Anket sonuçlarının açıklandığı toplantıda konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Toplumsal Sosyal Sorumluluk ve Eğitim Platformu (TOSEP) Genel Koordinatörü Prof.Dr. Nükhet Hotar, projenin, göçün getirdiği sorunlara, göç veren yerlerde de göçe neden olan problemlerin ortadan kaldırılmasına katkı sağlayacağını söyledi.
Anket sonuçları, Ontur Otel'de düzenlenen toplantıyla açıklandı. Anket sonuçlarını açıklayan Nükhet Hotar, şöyle konuştu: ''Proje, göçün yoğun olarak görüldüğü illerimizde, göçle gelen ailelerin çocuklarının kentleşme sürecine katkı vermek amacıyla hazırlandı. Projeyi, daha hızlı, verimli, etkin olması için illerimizde oluşturacağımız platformlar aracılığıyla uygulamayı hedefledik. Bunun başlangıcını İzmir'de yaptık.''
GÖÇ BİR VAKIA
Göçün bir vakıa olduğunu ifade eden Hotar, sözlerini şöyle sürdürdü: ''İnsanların seyahat etme etme özgürlüğü var. O halde burada hükümet edenlerin, politika üretenlerin ağırlıklı olarak göç alan yerdeki göçün getirdiği sorunlara çözüm üretmek ve göç veren yerlerde de göç veren sebepleri ortadan kaldırmak gibi sorumlulukları var.'
Türkiye'de göçün ciddi oranda görüldüğü yerler bulunduğunu ancak İzmir'e gelen göçün 2010 yılından itibaren düşmeye başladığını aktaran Hotar, sözlerine şöyle devam etti: ''Yaptığımız anket çalışmasında kadın ve çocuklarımızın mesleki beceri kurslarına katılma isteğini belirtmiş olmaları, öfke kontrolü başta olmak üzere eğitim programlarına ilgi göstermiş olmaları çok sevindirici. Çalışmaya devam edeceğiz. Bu ucu açık bir süreç''
ASLINDA GÖÇ ETMEK İSTEMİYORLAR
Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Nurselen Toygar da, göç eden insanların örf ve adetleriyle geldiklerini ve kentin yapısına ayak uyduramadıklarını ifade ederek şunları söyledi: "Bu da aile içi şiddete, kadın cinayetine veya çocukların illegal yollara girmesine neden oluyor. Göç eden insanlarla konuştuğumuzda onların aslında gelmek istemediklerini, kendi yerlerinde, kendi insanlarıyla, kendi alışkanlıklarıyla kendi örf ve adetleriyle kalmak istediklerini belirtiyor. Bu projenin, buradaki kültüre nasıl uyum sağlanabileceği, göçün doğrudan doğruya nasıl engellenebileceği konularında ciddi rolü olacağını düşünüyoruz.”