Ab Bakanı ve Başmüzakereci Bağış'ın Açıklaması

İSTANBUL - AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, New York Times'ta Türkiye'nin AB sürecinden koptuğunu ve artık bu süreçle ilgilenmediğini iddia eden makaleye bir mektupla cevap verdiğini belirterek, "Bir yandan, ülkemizde yaşanan gösterilerin aslında her demokratik ülkedeki gösteriler gibi olduğunu ve bunun sivil toplumun bir göstergesi olduğunu, öte yandan da AB sürecindeki kararlılığımızı vurguladım. Türkiye'de bazı gösterilerin yapılmış olmasının AB sürecimizle endekslenmesi son derece yanlıştır" dedi.

Bağış, Sultanbeyli Muhsin Yazıcıoğlu Kültür Merkezi'nin yanındaki meydanda 5 bin kişinin katılımıyla düzenlenen ve ney dinletisiyle başlayan Battal Gazi Mahallesi sokak iftarına katıldı.

Alandaki masaları tek tek gezerek vatandaşlarla sohbet eden Bağış, iftar sonrası yaptığı konuşmada, eski ramazanların yeniden yaşandığını, belediyelerce düzenlenen sokak iftarlarının buna vesile olduğunu söyledi.

Sokak iftarlarında Hazreti Peygamber'in iftar sofrasında olduğu gibi genci-yaşlısı, zengini-fakiri, doğulusu-batılısı, kadını-erkeği, Türkü, Kürdü, Zazası, Boşnağıyla herkesin bir arada olduğunu dile getiren Bağış, sahur programları ve çocuklara özel etkinliklerle ramazanın hazzını aldıklarını ifade etti.

Bağış, Suriye, Mısır, Arakan ve Gazze'de sıkıntı yaşayanlara dua etmenin unutulmaması gerektiğini kaydederek, birlik ve beraberliğe sahip çıkılmasının önemli olduğunu, Türkiye'nin huzurundan, büyümesinden rahatsızlık duyanların hiçbir zaman boş durmadığını, 3-5 ağacı bahane ederek ülkenin başına çorap örmeye çalıştıklarını anlattı.

"Bu ülkede bizim değerlerimize, Peygamber Efendimize, inançlarımıza, kutsallarımıza hakaret ederek milleti galeyana getirmek, provoke etmek isteyenler var" diyen Bağış, dünyanın neresinde olursa olsun kutsallarına hakaret etmek isteyenlere istediği tarzda cevabı vereceklerini aktardı.

-New York Times'a yazdığı mektup

Bağış, iftar programı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı.

"New York Times'a gönderdiğiniz mektupla ilgili haberler var. İçeriğiyle ilgili bilgi alabilir miyiz?" sorusu üzerine Bağış, New York Times'taki Türkiye'nin AB sürecinden koptuğunu ve artık bu süreçle ilgilenmediği iddia eden bir makaleye cevap yazdığını söyledi.

Bağış, şöyle devam etti:

"Bir yandan ülkemizde yaşanan gösterilerin aslında her demokratik ülkedeki gösteriler gibi olduğunu ve bunun sivil toplumun bir göstergesi olduğunu, öte yandan da AB sürecindeki kararlılığımızı vurguladım. Türkiye, AB üyesi olmadan AB Bakanlığı kurmuş ve Gümrük Birliği üyesi olmuş, AB fonlarını da yararlı bir şekilde kullanan bir ülkedir. Türkiye'de bazı gösterilerin yapılmış olmasının AB sürecimizle endekslenmesi son derece yanlıştır. Bugün Türkiye'de yaşanan o eylemler gerçekten Türk Polis Teşkilatı'nın çok dirayetli duruşuyla, genç polis kardeşlerimizin göğüslerini siper etmesi neticesinde çok az zayiatla kapatılmıştır. Eğer o gazetenin yayınlandığı yerde New York'ta bu gösteriler olsaydı ve yüzlerce insan New York polisine molotofkokteyli atsaydı, çok daha şiddetli tepki verilirdi, çok daha acı neticeler ortaya çıkabilirdi. Bunun örneklerini Atina'da, Paris'te, Berlin'de, Madrid'de, Londra'da gördük. Türkiye'de yaşanan bazı bölgesel olayları sanki Türkiye'nin içinde bir kargaşa ya da Allah korusun iç savaş varmış gibi gösteren Batı medyasının da içine düştüğü riyakarlığı biraz da yüzüne vurmamız gerekiyor."

Bağış, Suriye ve Mısır'da yaşanan katliamlara duyarsız kalan Batı medyasının Taksim'den 8 saat aralıksız yayın yapmasını hiçbir zaman unutmadıklarını belirterek, "Bu yüzden ben, bu demokrasi münafıklarının da akıllarını başlarına toplamaları gerektiğini özellikle vurgulamak istiyorum" ifadesini kullandı.

-"Türkiye'de kimin kimi seveceğine başkalarının karar vermesini istemiyoruz"

Bir gazetecinin, "Sayın Başbakan Erdoğan'ı sevdiğini, ona destek verdiğini veya demokrasinin yanında yer aldığını açıklayan sanatçılara sosyal veya bir kısım medya üzerinden baskı yapılıyor. Ne diyeceksiniz?" sorusuna karşılık Bağış, Türkiye'de yıllardır mahalle baskısından söz edildiğini, son Gezi Parkı odaklı gelişmelerde gerçekten demokrasiden, milli iradeden yana olan, demokratik yolla iktidara gelmiş, seçilmiş yöneticilerin veya iktidarların sadece demokratik yollarla tartışılması gerektiğini söyleyenlere karşı adeta bir saldırı başlatıldığını vurguladı.

Demokratik yollarla iktidara gelenleri gayri demokratik yollardan götürmek isteyenlere destek veren sanatçıların da ortaya çıktığını ifade eden Bağış, şunları kaydetti:

"Biz herkesin görüşüne saygı duyarız. Ancak bir görüş sahibinin başka görüş sahibine tahammülsüzlüğünü asla kabul edemeyiz. Türkiye'de kimin kimi seveceğine başkalarının karar vermesini istemiyoruz. Kim kimi istiyorsa sevebilir. Bazı sanatçılarımız Sayın Kılıçdaroğlu'nu sevebilir, onlara mübarek olsun. Bazı sanatçılarımız Sayın Bahçeli'yi sevebilir, onlara mübarek olsun. Bazı sanatçılarımız Sayın Demirtaş'ı sevebilir, onlara hayırlı olsun. Ancak Sayın Başbakanımızı, AK Partilileri, bizleri seven sanatçılarımız varsa da onlara baskı yapmasınlar, onların da yalnız olmadıklarını biz her yerde vurgularız."

Sultanbeyli Belediye Başkanı Hüseyin Keskin ise sokak iftarlarının vatandaşın birlik ve bütünlüğüne katkıda bulunduğunu belirterek, bu akşamki iftarın ilçelerinde düzenlenen 12'nci program olduğunu söyledi.

Keskin, bu iftarlarda halkla direkt irtibat halinde olduklarını ve onların dertlerini de dinlediklerini kaydederek, ramazan boyunca 100 bin kişiye ulaşmayı hedeflediklerini bildirdi.

İftar programı, Abdurrahman Gazi Camisi İmam Hatibi Doğan Temiz'in yaptığı duayla sona erdi.

Kaynak: AA