Balıkesir'de Zemin Etütlerinde Jeofizik Çalışma Yapılmadığı İddiası
BALIKESİR - TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası Balıkesir İl Temsilcisi Akın Adıgüzel, parsel bazında yapılan zemin etütlerinde Balıkesir Belediyesinin, jeofizik çalışmaları istemediğini, yasaları ve yönetmelikleri uygulamadığını ileri sürerek, "Jeofizik çalışmalar, zemin etütlerinin deprem kısmıyla ilgilidir" dedi.
Adıgüzel, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Konferans Salonu'nda düzenlenen "Balıkesir'in Depremselliği" konulu toplantıda, ilin her 100 yılda, büyük bir depremden etkilendiğini söyledi.
Son en büyük depremin 1964 yılında 6,8 büyüklüğünde Manyas'ta olduğunu dile getiren Adıgüzel, ilçeleri ve merkeziyle Balıkesir'in 1. derece deprem bölgesi olduğunu anlattı. Böylesine büyük bir risk varken Balıkesir'de anlamakta güçlük çektikleri hayati önem taşıyan bir uygulama bulunduğunu ifade eden Adıgüzel, şöyle konuştu:
"Deprem hasarlarının ve can kayıplarının azaltılması konusunda yapı-zemin ilişkisi son derece önemlidir. Biz jeofizik mühendisleri, zemin etütleri yaparken yapay bir deprem dalgası üreterek, deprem anında yerinde dinamik zeminin nasıl davranacağını belirleriz. Parsel bazında yapılan zemin etütlerinde Balıkesir Belediyesi, jeofizik çalışmaları istememekte, yasaları ve yönetmelikleri uygulamamaktadır. Jeofizik çalışmalar, zemin etütlerinin deprem kısmıyla ilgilidir. Balıkesir Belediyesi ile birçok kez görüşmemize rağmen bize olumsuz yanıt verdi."
İstanbul Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu ise belediyenin bu tavrını hiçbir şekilde doğru bulmadığını, izahının mümkün olmadığını söyledi.
Bu konuda yasaların bulunduğunu ancak açıklaması zor kelimeler kullanılarak, jeofizik mühendislerinin muhatap alınmadığını vurgulayan Gündoğdu, şunları kaydetti:
"5 kata kadar etüt yok, 5 kattan sonra var. 17 Ağustos depreminde yıkılan ve ağır hasar gören binalar, ortalama 5 kattı. Şimdi bu gerçek varken Belediye Başkanlığının aldığı bu karar, ileride yıkıcı deprem olduğunda başlarını ciddi derde sokacaktır. Çok şey değişti bu konuda. Ölüme sebebiyet vermekten yargılanacaklar. Şimdi çok daha da sertleşti uygulamalar. Yapı denetim firmaları kuruldu. İşler büyük sorumluluklarla ilerliyor. İmza atmayan müdürler, dinlemeyen belediye başkanları yargılanacaklar en küçük durumda."
Binanın oturduğu yerin, zeminin yapısının önemli olduğuna dikkati çeken Gündoğdu, "17 Ağustos'ta binlerce kişinin öldüğü ülkede, gelecek adına bu kaygısızlık hiç hoş değil. Balıkesir ve çevresini tehdit eden ciddi tehlike var. Kent merkezi ile çevresi ve ilçeleri deprem riski altında. Marmara'da olacak bir deprem, Balıkesir'i de etkileyebilecek" diye konuştu.
Kaynak: AA
Son en büyük depremin 1964 yılında 6,8 büyüklüğünde Manyas'ta olduğunu dile getiren Adıgüzel, ilçeleri ve merkeziyle Balıkesir'in 1. derece deprem bölgesi olduğunu anlattı. Böylesine büyük bir risk varken Balıkesir'de anlamakta güçlük çektikleri hayati önem taşıyan bir uygulama bulunduğunu ifade eden Adıgüzel, şöyle konuştu:
"Deprem hasarlarının ve can kayıplarının azaltılması konusunda yapı-zemin ilişkisi son derece önemlidir. Biz jeofizik mühendisleri, zemin etütleri yaparken yapay bir deprem dalgası üreterek, deprem anında yerinde dinamik zeminin nasıl davranacağını belirleriz. Parsel bazında yapılan zemin etütlerinde Balıkesir Belediyesi, jeofizik çalışmaları istememekte, yasaları ve yönetmelikleri uygulamamaktadır. Jeofizik çalışmalar, zemin etütlerinin deprem kısmıyla ilgilidir. Balıkesir Belediyesi ile birçok kez görüşmemize rağmen bize olumsuz yanıt verdi."
İstanbul Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu ise belediyenin bu tavrını hiçbir şekilde doğru bulmadığını, izahının mümkün olmadığını söyledi.
Bu konuda yasaların bulunduğunu ancak açıklaması zor kelimeler kullanılarak, jeofizik mühendislerinin muhatap alınmadığını vurgulayan Gündoğdu, şunları kaydetti:
"5 kata kadar etüt yok, 5 kattan sonra var. 17 Ağustos depreminde yıkılan ve ağır hasar gören binalar, ortalama 5 kattı. Şimdi bu gerçek varken Belediye Başkanlığının aldığı bu karar, ileride yıkıcı deprem olduğunda başlarını ciddi derde sokacaktır. Çok şey değişti bu konuda. Ölüme sebebiyet vermekten yargılanacaklar. Şimdi çok daha da sertleşti uygulamalar. Yapı denetim firmaları kuruldu. İşler büyük sorumluluklarla ilerliyor. İmza atmayan müdürler, dinlemeyen belediye başkanları yargılanacaklar en küçük durumda."
Binanın oturduğu yerin, zeminin yapısının önemli olduğuna dikkati çeken Gündoğdu, "17 Ağustos'ta binlerce kişinin öldüğü ülkede, gelecek adına bu kaygısızlık hiç hoş değil. Balıkesir ve çevresini tehdit eden ciddi tehlike var. Kent merkezi ile çevresi ve ilçeleri deprem riski altında. Marmara'da olacak bir deprem, Balıkesir'i de etkileyebilecek" diye konuştu.