Ekonomi Bakanı Çağlayan'a Belçika'da Kral Leopold İı Nişanı
BRÜKSEL - Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Belçika-Türkiye ticari ve ekonomik ilişkilerine yaptığı katkılardan dolayı Kral Leopold II nişanı takdim edildi.
Türkiye-Belçika Ortak Ekonomi ve Ticaret Komitesi, Brüksel'de Bakan Çağlayan ve Belçika Başbakan Yardımcısı, Dışişleri, Dış Ticaret ve AB İşlerinden Sorumlu Bakanı Didier Reynders'in başkanlığında toplandı.
Reynders, toplantının ardından Çağlayan'a Leopold II nişanını taktı. Belçika Veliaht Prensi Philippe ile geçen yıl gerçekleştirdikleri ekonomi ağırlıklı Türkiye ziyaretinin bu alanda en yapıcı dış temaslardan biri olduğunu vurgulayan Reynders, bu konuda büyük emeği olan Çağlayan'a teşekkür etti.
Çağlayan da nişanın kendisine ayrı bir sorumluluk yüklediğini belirterek, iki ülkenin yıllık 6 milyar dolarlık ticaret hacminin 10 milyar doların üzerine çıkarılması hedefini koydu.
Bakan Çağlayan, Belçika'daki 220 bin Türk vatandaşının iki ülke arasındaki ekonomik ve siyasi ilişkilere büyük katkı yaptığını vurguladı.
Çağlayan, Türk ve Belçikalı müteşebbislerin üçüncü ülkelerde ortak çalışmalar yapması gerektiğini ifade etti.
-Gezi parkı odaklı gelişmeler-
Düzenlenen ortak basın toplantısında bakanlar, Gezi Parkı olaylarını da değerlendirdi.
Zafer Çağlayan, Türkiye'de gösteri ve yürüyüş hakkı ile ifade özgürlüğünün anayasa ve yasalarla güvence altına alındığını ve herhangi bir kısıtlamanın söz konusu olmadığını belirtti.
"Barışçıl gösteri yapanlarla Türkiye'yi bölmeye, kargaşa çıkarmaya, kamu düzenini bozmaya yönelik marjinal ve illegal örgütleri aynı kefeye koymak mümkün değil" diyen Çağlayan, kamu malına zarar verenler ve kamu düzenini bozmaya çalışanlara karşı dünyanın her yerinde polisin caydırıcı tedbirler almak zorunda kaldığını söyledi.
Çağlayan, hükümetin samimi göstericilerin taleplerine cevap vererek Taksim Gezi Parkı'ndaki projeyle ilgili mahkeme kararını bekleme ve yargının olumlu karar vermesi durumunda bile halka sorma taahhüdünde bulunduğunu hatırlattı.
-"Belgeleriyle Reynders'e gösterdim"-
Zafer Çağlayan, Gezi parkı olaylarıyla ilgili dünyanın önde gelen medya organlarında yapılan dezenfermasyonu, başka ülkelerdeki şiddet görüntülerini Türkiye'deymiş gibi sunarak atılan iftiraları ve karalama kampanyalarını belgeleriyle Reynders'e gösterdiğini aktardı.
Türkiye'nin AB üyelik sürecine verdiği samimi destek nedeniyle Belçika'ya teşekkür eden Çağlayan, AB üyelerine Türkiye'ye karşı samimi olmaları ve siyasi mülahazalarla katılım müzakerelerini engellemekten vazgeçmeleri çağrısında bulundu.
Çağlayan, "Türkiye'nin AB'ye tam üyelik yolundaki gayretlerinden hiçbir şekilde geriye adım söz konusu olmayacak, haklarımızı sonuna kadar arayan, takip eden bir yaklaşım içinde olacağız ve değerlendirmeyi dünya kamuoyuna bırakacağız" dedi.
Reynders ise Gezi Parkı olaylarını değerlendirirken, orantısız güç kullanılmaması ve sivil toplumla diyaloğun önemini vurguladı.
Didier Reynders, Türkiye'nin katılım müzakerelerinde bölgesel politikalar faslının açılması kararını hatırlatarak, AB'nin Türkiye ile diyaloğu sürdürmesinin önemini vurguladı. Reynders, katılım müzakerelerinin yeni fasıllar açılarak ilerletilmesi çağrısında bulundu.
Kaynak: AA
Reynders, toplantının ardından Çağlayan'a Leopold II nişanını taktı. Belçika Veliaht Prensi Philippe ile geçen yıl gerçekleştirdikleri ekonomi ağırlıklı Türkiye ziyaretinin bu alanda en yapıcı dış temaslardan biri olduğunu vurgulayan Reynders, bu konuda büyük emeği olan Çağlayan'a teşekkür etti.
Çağlayan da nişanın kendisine ayrı bir sorumluluk yüklediğini belirterek, iki ülkenin yıllık 6 milyar dolarlık ticaret hacminin 10 milyar doların üzerine çıkarılması hedefini koydu.
Bakan Çağlayan, Belçika'daki 220 bin Türk vatandaşının iki ülke arasındaki ekonomik ve siyasi ilişkilere büyük katkı yaptığını vurguladı.
Çağlayan, Türk ve Belçikalı müteşebbislerin üçüncü ülkelerde ortak çalışmalar yapması gerektiğini ifade etti.
-Gezi parkı odaklı gelişmeler-
Düzenlenen ortak basın toplantısında bakanlar, Gezi Parkı olaylarını da değerlendirdi.
Zafer Çağlayan, Türkiye'de gösteri ve yürüyüş hakkı ile ifade özgürlüğünün anayasa ve yasalarla güvence altına alındığını ve herhangi bir kısıtlamanın söz konusu olmadığını belirtti.
"Barışçıl gösteri yapanlarla Türkiye'yi bölmeye, kargaşa çıkarmaya, kamu düzenini bozmaya yönelik marjinal ve illegal örgütleri aynı kefeye koymak mümkün değil" diyen Çağlayan, kamu malına zarar verenler ve kamu düzenini bozmaya çalışanlara karşı dünyanın her yerinde polisin caydırıcı tedbirler almak zorunda kaldığını söyledi.
Çağlayan, hükümetin samimi göstericilerin taleplerine cevap vererek Taksim Gezi Parkı'ndaki projeyle ilgili mahkeme kararını bekleme ve yargının olumlu karar vermesi durumunda bile halka sorma taahhüdünde bulunduğunu hatırlattı.
-"Belgeleriyle Reynders'e gösterdim"-
Zafer Çağlayan, Gezi parkı olaylarıyla ilgili dünyanın önde gelen medya organlarında yapılan dezenfermasyonu, başka ülkelerdeki şiddet görüntülerini Türkiye'deymiş gibi sunarak atılan iftiraları ve karalama kampanyalarını belgeleriyle Reynders'e gösterdiğini aktardı.
Türkiye'nin AB üyelik sürecine verdiği samimi destek nedeniyle Belçika'ya teşekkür eden Çağlayan, AB üyelerine Türkiye'ye karşı samimi olmaları ve siyasi mülahazalarla katılım müzakerelerini engellemekten vazgeçmeleri çağrısında bulundu.
Çağlayan, "Türkiye'nin AB'ye tam üyelik yolundaki gayretlerinden hiçbir şekilde geriye adım söz konusu olmayacak, haklarımızı sonuna kadar arayan, takip eden bir yaklaşım içinde olacağız ve değerlendirmeyi dünya kamuoyuna bırakacağız" dedi.
Reynders ise Gezi Parkı olaylarını değerlendirirken, orantısız güç kullanılmaması ve sivil toplumla diyaloğun önemini vurguladı.
Didier Reynders, Türkiye'nin katılım müzakerelerinde bölgesel politikalar faslının açılması kararını hatırlatarak, AB'nin Türkiye ile diyaloğu sürdürmesinin önemini vurguladı. Reynders, katılım müzakerelerinin yeni fasıllar açılarak ilerletilmesi çağrısında bulundu.