Afyonkarahisar'da 950 Milyon Ton Linyit Rezervi Bulunması

AFYONKARAHİSAR - ALİ KEMAL AKAN - Afyon Kocatepe Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Maden Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bahri Ersoy, Dinar ilçesinde 950 milyon ton linyit rezervinin bulunması ve burada bir termik santralin kurulacağı haberini sevinçle karşıladığını belirterek, "Şu ana kadar mermer ile özdeşleşmiş bir şehir olan Afyonkarahisar, bundan böyle kömür ve termik santral ile de adını duyuracak" dedi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın, Dinar'ın çevresinde 5 yıldır devam eden sondaj çalışmalarının tamamlandığını ve Dinar'da 950 milyon ton linyit rezervinin bulunduğunu açıklaması kentte sevinçle karşılandı.

Prof. Dr. Ersoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kömürün, petrol ve doğalgaz ile dünyadaki en önemli 3 enerji kaynağından biri olduğunu belirtti.

Türkiye Kömür İşletmeleri tarafından hazırlanan Linyit Sektörü 2011 Yılı Raporu'nda, Uluslararası Enerji Ajansı'nın tespitlerine yer verildiğini anlatan Prof. Dr. Ersoy, 2009 yılında tüm dünyada kullanılan enerji kaynaklarının yüzde 32.8'inin petrol, yüzde 27.2'sinin kömür, yüzde 20.9'unun doğalgaz ve yüzde 19.1'inin ise nükleer enerji, hidroelektrik santralleri, jeotermal ve yenilenebilir enerji olduğunu aktardı.

"Gerek sanayi açısından gerekse de yaşamımız açısından kömür vazgeçilmez bir doğal kaynaktır" diyen Ersoy, kömürün başlıca kullanım alanlarının elektrik üretimi, ısınma, ve sanayi amaçlı olduğunu ifade etti.

Ersoy, Dinar ilçesinde 1 milyar tona yakın bir kömür rezervinin bulunduğunun açıklanmasının ardından hem bir Türk vatandaşı hem de madenci olarak çok sevindiğini söyledi.

Bir ülkenin zenginliğinin teknolojinin dışında, sahip olduğu yer altı kaynaklarıyla da ölçüldüğüne dikkati çeken Ersoy, şunları kaydetti:

"Bu kaynaklarımızı iyi değerlendirir, verimli hale getirir, en üst teknolojiyle en iyi şekilde işletir ve dünyaya satarsak, zenginliğimiz ve refahımız da o derece artacak demektir. Madencilik, insanlık tarihi kadar eskidir. Kömür de bu madencilik içerisinde hakikaten çok büyük bir öneme sahiptir. Verilere göre, dünyada işletilebilir kömür rezervi yaklaşık 861 milyar tondur. Bunun 195 milyar tonu linyit olarak adlandırılan kömür grubundan olup, diğer kısımlar taş kömürü, antrasit gibi kömür türlerinden oluşmaktadır. ABD, Rusya, Çin ve Almanya dünyadaki en büyük kömür rezervlerine sahip ülkelerdir. Türkiye'nin linyit rezervi ise yaklaşık 12 milyar ton olarak ifade edilmektedir. Dinar'da bulunduğu açıklanan linyit miktarı ise yaklaşık 1 milyar ton. Bulunan bu linyit rezervi Türkiye'nin kömür rezervlerine önemli bir katkı sağlayacaktır. Ülkemizde var olan linyit rezervi, dünyadakinin yaklaşık yüzde 6'sına tekabül ediyor. Bu bakımdan hem o yönü ile hem de Türkiye içerisindeki payını düşünecek olursak Dinar'da bulunan linyit rezervi miktarı hakikaten önemli bir rakam."

-"Kentin hem ekonomisine ve hem de tanıtımına da katkı sağlayacak"

Afyonkarahisar il sınırları içerisinde bu büyüklükte bir kömür rezervinin ilk defa bulunduğunu dile getiren Ersoy, bulunan kömürün çıkartılıp termik santralin de kurulması ile kentin ekonomisine çok ciddi bir katkı sağlayacağını vurguladı.

"Şu ana kadar mermer ile özdeşleşmiş bir şehir olan Afyonkarahisar, bundan böyle kömür ve termik santral ile de adını duyurak" diyen Ersoy, madencilik konusunda Türkiye'de her bakımdan çok ciddi ilerlemeler kaydedildiğini ve geçmişe oranla madenciliğe çok daha fazla teşvikler sağlandığını aktardı.

Enerji olmadan hiçbir şeyin olmayacağına vurgu yapan Ersoy, şöyle devam etti:

"Şu anki petrol rezervleri ömrünü tüketiyor, sonsuz bir kaynak değil. OECD-Uluslararası Enerji Ajansı'nın tahminlerine göre 2035 yılında dünyada enerji kaynakları dağılımı bakımından, petrolün yerine kömürün ilk sıraya yükselmesi beklenmektedir. Türkiye şu an dünyada kömür ithal eden ülkeler arasındadır. TKİ verilerine göre 2010 yılında ülkemizde üretilen 65 milyon ton linyit kömürü üretimi gerçekleştirilmiştir. Bu üretimin çok büyük bir kısmı termik santrallerinde elektrik üretimi için kullanılmıştır. Şu an ülkemizde kullanılan enerjinin yüzde 30'u yerli, yüzde 70'i ise ithal edilen kaynaklardan elde ediliyor. Yani, Türkiye enerjisinin yüzde 70'i yurt dışına bağlı. Türkiye hızla gelişmekte olan bir ülke ve enerji ihtiyacımız konusunda bunun planlanması çok önemli. Devlet, yatırımcıları, madenciliğe, enerjiye çekmek için ciddi teşvikler veriyor. Bütün yatırımlar enerjiye bağlı. TÜBİTAK proje çağrılarına çıktığında, enerji konusundaki çalışmaları öncelikli tutuyor. Enerji ile ne yaparsan yap mutlaka karşılığını görüyor. Kömürlerimizi en iyi şekilde çıkartmak, bunları kullanıp değerlendirmek ve böylece hem ülkemizin hem de insanlığın hizmetine sunmak lazım. Bu bizim için çok önemli."

Kaynak: AA