Son günlerde ülkenin birlik ve bütünlüğünü, kardeşliği yok etmeye çalışan iç ve dıştan destekli şer güçlerinin
Gezi Parkı üzerinden yaptığı çirkin eylemleri ibretle ve üzüntüyle izlediklerini belirten
Samsun Tabip Odası Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mithat Günaydın, "Masum ve samimi insanların da katıldığı bu eylemlere Türk Tabipler Birliği'nin (TTB) de her zamanki yandaşlarıyla beraber destek verdiğini, ülkeyi kaosa sürüklemeye çalışanlara çanak tuttuğunu görüyoruz. Bazı gazete ve internet haberlerinde Samsun’da yapılan iş bırakma, protesto gibi eylemlerde TTB’nin de olduğu yazılmıştır. TTB gelip bizden habersiz Samsun’da eyleme karışmışsa bundan haberimiz olmamıştır. Ya da bu haberlerde TTB’den kasıtla
Samsun Tabip Odası kastediliyorsa,
Samsun Tabip Odası bu olayların ne destekçisi olmuş ne de karşısında olduğunu beyan etmiştir.
Samsun Tabip Odası, bu tür eylemleri ülkemizin geleceğine döşenmiş dinamitler olarak gördüğünden ve üyelerinin içinde farklı farklı düşüncelerinin olabileceğini bildiğinden, hekimlik üst kimliğini ön plana çıkararak bu konuda yorum yapmamıştır. Bu tür eylemler demokratik haklar ölçüsünde yapıldığı sürece eylem ve protestodur. Aksi halde başka insanların malına, canına zarar verildiğinde terör haline dönüşmüş demektir. Türk Tabipler Birliği bu eylemlerin içinde olmamalıdır. Hatta itidal çağrısında bulunmalı, sahte doktor kıyafetleriyle hekimliği rencide edenlerin takipçisi olmalı, kime nereye hizmet ettiklerini anlamalıdır. Gereğini yapmalıdır. Hekimlerin birlik ve bütünlüğünü korumanın yolunun, farklı düşüncelerden hekimlerin olduğunun unutulmamasından geçtiğini bir kez daha hatırlatmak istiyoruz" diye konuştu.
“TTB sandıktan ben çıktım, çoğunluk ben de, bunun için istediğimi yaparım. Gerisi beni ilgilendirmez” diyebileceğini hatırlatan Başkan Günaydın şöyle devam etti: "Son zamanlarda
Gezi Parkı eylemine destek verenlerin söylemi bunun en güzel cevabı olur herhalde. Demokrasi sadece Sandık demek değildir. Bu nedenle TTB Merkez Konseyi hekimleri kendi görüşleri doğrultusunda eylemlere sürüklerken, açıklamalar yaparken kendisi gibi düşünmeyen çok sayıda hekimin de olduğunu unutmamalı ve buna göre davranmalıdır. Yoksa eleştirdikleri siyasilerin durumuna düşerler, bundan da sadece hekimler zarar görür. Hekimleri ayrıştırırlar. TTB Merkez Konseyi ülkemizi karıştırmaya yönelik, ince hesapların döndüğü bu tür konulara gireceğine, mart ayında hekimler için milat olsun, demiştik. Yeni Bakanımızdan sözler almıştık, bunların takipçisi olmalıdır. 'Hekimler için TTB ne yapıyor' diye soran üyelerimize artık cevap veremez olduk."
