Ak Parti’nin ‘milli İradeye Saygı’ Mitingi (3)

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Ey faiz lobisi; sen de iki metre küp mezara gireceksin, ben de o mezara gireceğim” dedi.

Sincan Meydanı’nda partisi tarafından düzenlenen ‘Milli İradeye Saygı’ mitinginde resmi rakamlara göre 500 bin kişiye seslenen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Taksim Gezi Parkı’nda küçük bir grup dışında diğerlerinin hiç birisinin meselesinin Gezi Parkı olmadığını söyledi.

Ankara’da her tarafı yakıp yıkanların Gezi Parkı olaylarıyla bir alakasının olmadığını dile getiren Başbakan Erdoğan, alt geçitlerdeki seramikleri dökenlerin, durakları yakıp yıkanların, sivil araçlarını, kamu araçlarını yakanların Gezi Parkı’yla ne alakası var diye sordu.

“PAÇAVRALARA NİYE GÖZ YUMDUNUZ”
Çok az samimi insan dışında bunların hiçbirisinin meselesinin ağaç ve çevre olmadığını belirten Başbakan Erdoğan, “Bunların meselesi büyüyen Türkiye ile hesaplaşmaydı. Bunların meselesi güçlenen Türkiye’nin önü kesmekti. Bunların meselesi kendi ülkelerinin büyümesini, güçlenmesini itibar kazanmasını istemiyorlardı. Buna karşıydılar. Şimdi bakın bunlar 17 gün içinde tiyatro içinde tiyatro sergilediler. Bir tarafta ellerinde Türk bayraklarıyla dolaştılar, bir başka tarafta Türk bayrağını yaktılar. Bir tarafta içki şişelerinin her türlü kirliliğin arasında güya çadırdan mescit yaptılar. Diğer tarafta ayakkabılarıyla camiye girdiler, ayakkabılarıyla girip camide içki içtiler. Bir taraftan ulusalcıyız dediler, diğer taraftan AKM’deki Atatürk anıtının üzerindeki paçavralara göz yumdular. Atatürk Kültür Merkezi’nin üzerinde o paçavralara niye göz yumdunuz. Orada asılanlar neydi terörist. İllegal örgütler, İllegal görünen legal örgütler, Başbakan hakaret eden paçavralar, aynı şekilde anıtta bakıyorsunuz bölücülerin posteriyle, Türk bayrağı ve Atatürk’ün posteri yan yana niye bunu seyrettiniz. Hani siz ulusalcıydınız. Oradaki terör örgütünün paçavralarına niye seyirci oldunuz. Neden, ondan sonra komünistiz diyenler faşisizm sergiledi. Çok enteresan. Özgürlükçüyüz diyenler özgürlüklere saldırdı. Kendi yaşam tarzına saygı isteyenler başkalarını yaşam tarzına saldırdılar” diye konuştu.

“BU MİLLET BU OYUN İÇİNDE OYUNLARA EYVALLAH ETMEZ”
Taksim Gezi Parkı olayları sırasında polis müdahalesini ağzına sakız yapanların kendi şiddetlerini bir kenara koyduklarını ifade eden Başbakan Erdoğan, polisin su kullandığı, polisin biber gazı kullandığı ve AB müktesebatında bunun böyle olduğuna dikkat çekti. Dünyanın bir çok ülkesinde bunun böyle olduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, bazı ülkelerde ise polisin kurşun sıktığını vurguladı.

Başbakan Erdoğan, “Benim polisim sabretti, yeri geldi dayak yedi. Parke taşlarını attılar onlara. 600’ü aşkın polisim yaralandı. Kimin polisi bunlar. Bunlar Türk polisi değil mi? Ey ulusalcılar bu polise nasıl saldırdınız. Çok enteresan şeyler oluyor. Bir taraftan ulusalcıyız diyeceksin, öbür taraftan gelip polisime saldıracaksın. Bu olacak iş mi? Bu millet bunları yutmaz. Bu millet bu oyunlara, bu tuzaklara, bu oyun içindeki oyunlara eyvallah etmez. Bu millet kimin ne yaptığını, nasıl yaptığını nerede durduğunu çok iyi biliyor. Gerekeni yapıyor ve Allah’ın izniyle yapacak” dedi.

“TÜRKİYE’YE YÖNELİK BU ÇİRKİN GİRİŞİMLER KARŞISINDA ASLA GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ”
Millet olarak bu oyunlara gelinmeyeceğinin altını çizen Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
“Biz milletçe bu oyunlara gelmeyeceğiz, bu tuzaklara düşmeyeceğiz. Türkiye’ye yönelik, 76 milyona yönelik bu çirkin girişimler karşısında asla geri adım atmayacağız. Siz bizlere bir emanet verdiniz, o emanet bizim kutsalımızdır. Hiç endişe etmeyin. O emanet bizim namusumuzdur, o emanet bizim şerefimizdir. Sizin emanetinizi Allah’ın izni ile yere düşürmeyeceğiz. Sizin verdiğiniz emaneti önce Allah, sonra siz alabilirsiniz. Egemenlik milletindir, milletin tercihiyle oluşmuş parlamentoya, milletin seçimiyle iş başına gelmiş hükümete hiç kimse kast edemez. Hiç kimse kuru gürültü yaparak demokrasiyi artık askıya alamaz. Siz bizim arkamız da durduğunuz sürece, bizde emanete canımız gibi namusumuzla, şerefimizle kurumaya devam edeceğiz. Hiç kimse bizi korkutamaz. Hiçbir sermaye gurubu, hiçbir faiz lobisi, hiçbir karanlık odak bizi korkutamaz, ürkütemez ve bize geri adım attıramaz. Biz bu yola millet için çıktık. Biz bu yola milletle beraber çıktık. Biz bu yola tıpkı merhum Menderes gibi, merhum Özal gibi, merhum Erbakan gibi kefenimizle çıktık. Biz sadece Allah'a hesap verip ve ondan başka kimseden emir ve talimat almayız.”

“TÜRK BAYRAĞI DÜNYANIN HER YERİNDE GRURLA DALGALANIYOR”
Son on yılda Türkiye’yi kat ve kat büyüttüklerini vurgulayan Başbakan Erdoğan, ekonomide Türkiye’yi üç kattan daha fazla büyüttüklerini söyledi.

Eğitim de, sağlıkta, adalette, emniyette, konutta, enerjide ulaşımda ve her alanda Türkiye’ye ilkleri yaşattıklarının altını çizen Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin uluslararası itibarını yükseltiklerini kaydetti.

Dünyanın her yerinde Türk bayrağının gururla dalgalandığını ifade eden Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin dünyada gıpta ile izlendiğini vurguladı. Dünyanın her yerinde Türkiye Cumhuriyeti pasaportunun artık itibar gördüğünü dile getiren Başbakan Erdoğan, “Dünyanın her yerinde Türk lirası artık değer ifade ediyor. Dünyanın her yerinde Türkiye Cumhuriyeti takdirle, ilgiyle, gıptayla izleniyor. Çok daha fazla çalışacağız, daha fazla üreteceğiz. Çok daha fazla ter dökeceğiz. En önemlisi de birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi en güçlü muhafaza edeceğiz” diye konuştu.

“EY FAİZ LOBİSİ SEN DE İKİ METRE KÜP MEZARA GİRECEKSİN, BEN DE O MEZARA GİRECEĞİM”
Türkiye’de hiçbir etnik kökenin diğerine üstünlüğünün olmadığının altını çizen Başbakan Erdoğan, “Türkü’yle, Kürdü’yle, Lazı’yla, Çerkezi’yle, Gürcüsü’yle, Abazası’yla, Boşnak’ıyla, Romanı’yla, Arnavutu’yla tüm etnik unsurlar, bu ülkede biriz, beraberiz. Yunus gibi, ‘Yaradılanı, Yaradandan ötürü seviyoruz.’ Kimse kimseye üstünlük taslamasın. Hepsi Allah’ın kulu. Alevi’nin Sunni’ye, Sunni’nin Alevi’ye üstünlüğü yoktur, olamaz. Ama unutmayın bunu kaşıyanlar var bu ülkede. Bu oyuna ne olur gelmeyin. Ne olur gelmeyin. Zenginin fakire, fakirin zengine üstünlüğü yoktur. Çünkü biz öyle bir dinin mensubuyuz ki aynı musalladan kalkıyoruz demi. Musalla taşına trilyoner geldiği zaman, hoca efendi orada tesfiyesine yaparken, Cumhurbaşkanı niyetine demiyor, Başbakan niyetine demiyor, demi… Trilyoner niyetine demiyor. Ne diyor ‘er’ kişi niyetine deniyor. İşte gerçek eşitlik orada, orada. Biz oraya hazırlanıyoruz ve oraya hazırlanacağız. İki metre küp mezar, o mezara konacaksın. Ey faiz lobisi sen de oraya gireceksin, ben de oraya gireceğim. Ama kapıcı Ahmet efendide oraya girecek. Farkımız yok birbirimizden. Hiçbir şey alıp götüremeyeceksin. Eğer yaptığın bir şey varsa yırttın paçayı, yoksa hapı yuttun. Sizin bu aşkınız inanıyorum ki bu ülkede çok şeyi değiştirecek. Biz biriz ve beraberiz. Hep birlikte Türkiye’yiz. Bu topraklarda bir ve beraber olarak yaşayacağız. Birbirimizi saygı içinde inşallah geleceği inşa edeceğiz. Öfkeyi, husumeti ve ayrılıkları bir kenara bırakarak aynı bayrak ve toprak üzerinde hepimizin ülkesi, hepimizin Türkiye’si için çalışacağız. Ne diyeceğiz tek millet diyeceğiz. Tek bayrak, tek devlet diyeceğiz ve yola böyle gideceğiz. Allah kardeşliğimiz daim kılsın. Allah huzurumuzu baki kılsın. Rabbim beraberliğimiz muhafaza etsin” şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA