Aliağa'da Yüksek Gerilim Hattı Tepkisi

İzmir - Aliağa ilçesinde yapımı devam eden termik santralin elektrik enerjisini ulusal şebekeye bağlayacak yüksek gerilim hattının köylerinin üzerinden geçmesini istemeyen Horozgediği köyü sakinleri, başlatılan çalışmalara tepki gösterdi.

Horozgediği köyü meydanındaki kahvehanede toplanan grup adına açıklama yapan Avukat İrfan Medet Akpınar, köy halkının endişesi ve feryadının sonuna kadar haklı olduğunu, köylülerin müsaadesi olmadan yapılan yüksek gerilim hattı çalışmasının hukuka aykırı olduğunu söyledi.

Akpınar şöyle konuştu:

"Yapmış olduğumuz araştırmalar neticesinde, bu derece yüksek enerji kaynağı, bu derece yüksek elektromanyetik dalga, radyasyon yayan bir tesisin alınmamış olması düşündürücüdür. Emsallerinde alınmış kararlarlara rağmen gelinen noktada halk anayasaya göre sağlıklı bir çevrede yaşama hakkına sahip, anayasal hakkı, kimse yaşam hakkından vazgeçemez. Mevcut elimizdeki rapora göre bu söz konusu yüksek gerilim hattının sağında ve solunda en az 300 metre güvenlik mesafesi olması gerekir.

Buralarda yaşam alanları vardır. Dolayısıyla insanların yüksek gerilim hattının vermiş olduğu zararlara 'Siz buna mahkumsunuz, burada yaşayacaksınız' demek hukukla bağdaşmayacaktır. Hakkımızı aramak için davalarımızı açmış durumdayız. Şu da üzücü bir durum; Burada idari makamlarla köy halkının karşı karşıya getirilmesi doğru değil. Yargının en kısa sürede yürütmeyi durdurarak, halkın ızdırabını gidereceğini ümit ediyoruz. Bu konuda çalışmalarımızı sürdürüyoruz."

-Köylüler endişeli

Horozgediği köyü eski muhtarı Kemal Erim de yaptığı konuşmada insanların sağlıklarının birilerinin çıkarı için hiçe sayıldığını savundu. Bölgede çok sayıda demir çelik fabrikasının bulunduğunu, bu fabrikaların olumsuzluğunu köy halkının yeterince yaşadığını ifade eden Erim, "Bu yüksek gerilim hattının buradan geçmemesi için mücadele veriyoruz. Sebebi de bu tellerin altında yaşamamız neticesinde, kanser vakalarında artış olacağından endişe duymamız, çocuklarımızın lösemi hastası olacağından duyduğumuz endişedir. Bütün bunlar bilimsel olarak üniversiteden aldığımız raporlarda da geçiyor" diye konuştu.

Termik santrali kuracak firmanın yetkililerinin köylüler üzerinde baskı kurduğunu, tehdit ettiğini ileri süren Erim, köylülere iş vaadinde bulunulduğunu da iddia etti.

Yüksek gerilim hattının geçirilmesi planlanan bölgede arazisi olduğunu belirten Beytullah Türker ise yakınlarının kanser nedeniyle öldüğünü aynı kaderi yaşamak istemediklerini ifade etti.

Selahattin Bora isimli köy sakini "Benim dört parselimden tel ve direk geçiyor. Ben bu tehlikenin altında nasıl yaşayacağım. Benim iki ay sonra torunum doğacak. O çocuk buralarda nasıl büyüyecek? Benim yakınlarım kanserden öldü, bunlardan ileri geldi. Bir de bu teli buradan bırakırsan ne olacak benim halim? Ben bu yüksek gerilim hattının buradan geçmesini istemiyorum" dedi.

Horozgediği Muhtarı Halit Çetin ise insan sağlının her şeyin önünde olduğunu ifade ederek, köylünün jandarma ile karşı karşıya gelmesini istemediklerini ancak sonuna kadar hukuki mücadeleyi sürdüreceklerini dile getirdi.

Kaynak: AA