Akil İnsanlar Heyeti Doğu Anadolu Bölgesi Grubu Tunceli'de
Akil İnsanlar Heyeti Doğu Anadolu Bölgesi Grubu, Tunceli'de sivil toplum örgütlerinin temsilcilerinin ve kanaat önderlerinin çözüm sürecine ilişkin görüşlerini dinledi.
Grup Başkanı Can Peker, kentteki bir otelde düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Tunceli'de dün ve bugün gelen taleplerin hepsinin aslında insan hakkı olduğunu belirtti.
Türkiye'deki değişime değinen Paker, "Türkiye, kuruluşundan beri askerlerin ve bürokratların siyasete karar verdiği bir ülkedir. Bu, son yıllarda değişiyor" dedi.
Bu değişimi hiç kimseye ve siyasi harekete bağlamadığını dile getiren Paker, "Bu, Türk toplumunun değişmesiyle ilgili. Türk toplumu, başka bir siyasi seviyeye geldi, ekonomik olarak gelişti. Türkiye toplumu, özür diliyorum. Bu kasıt değil, dil sürçmesi" diye konuştu.
Paker, şunları söyledi:
"Son 4-5 yıldır Türkiye'de devletin siyasete karar vermesi yerine seçilmişlerin siyasete karar verme süreci başladı.
Devletin henüz bu direnci bitmedi. Bunu da bilelim. Bunun gibi geçiş süreçlerinde daima yüzde 100'ü yaşayamazsınız. Şu anda devletin siyasi gücünün azalması, seçilmişlerin siyasi gücünün artması sürecindeyiz ama hala devletteki birtakım dirençler var. Barış sürecinin sonunda yapacağımız mücadeleyle bunlar ancak düzelir."
Grup Sekreteri Ayhan Ogan ise yeni bir Türkiye kurulduğunu, ülkenin yeni halinin ise toplumsal dinamiklerinden kaynaklandığını ifade etti.
İleri demokrasiye ulaşmak için var güçleriyle çalıştıklarını belirten Ogan, bu süreçte insanları ötekileştirmeden yeni Türkiye'yi kurmak istediklerini söyledi.
Ogan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Arkadaşlar da ifade ettiler, eski Türkiye'yi halen sürdürmeye çalışan odakları iyi tanımak lazım. Yapılan propagandaları çok iyi anlamak lazım. Başbakan'ın 'Cemevi, cümbüş evi' diye bir açıklaması yoktur. Bu, külliyen yalandır. Açın herkesin önünde Google var, biz de açtık biraz önce. Sabahattin Önkibar'ı tanıyorsunuz değil mi- Eskinin MHP'lisi, sonradan ulusalcı, derin devletin gırtlağı olan gazeteci. Sesi demiyorum gırtlağı, gırtlağı. Odatv biliyorsunuz değil mi- Ergenekon operasyonları içerisinde, oranın medya planlamasını yürüten merkez. Sabahattin Önkibar, bir yazı yazıyor 'Başbakan belediye başkanlığı yaptığı dönemde dedi ki cemevleri, cümbüş evleridir' beyan ortada yok. Dedi ki 'böyle diyor', yazı yazıyor. Odatv servis yapıyor. Diyor ki 'Başbakan cemevine, cümbüş evi dedi.
' Lütfen biraz araştırarak, görerek, bakarak olayları değerlendirelim. Bir dil, bir üslup, bir ortaklaşmaya gideceksek birbirimizi doğru anlayalım. Ben cemevlerinin statü kazanmasını, ibadethane sayılmasını, Alevilerin yaşadığı bütün sorunların giderilmesini hatta Dersim katliamının devlet tarafından tazmin edilmesini, bunun sorumlularının hesap vermesini savunuyorum ve bunu savunmaya devam edeceğim."
Katılımcılardan birinin "Taksim'de dün olanlar ileri demokrasi midir-" sorusu üzerine Ogan, "Orada maksimum 3-4 bin kişinin toplanabileceği bir alan kaldı" dedi.
Taksim'de 28 Şubat'ta yürüyüşe katıldığını belirten Ogan, "Aldığı kalabalığı biliyorum. Şimdi bakın bunları biraz doğru anlamak lazım. Taksim'de şu anda 1 Mayıs mitingi yapılmak için şartlar yok ama yaklaşımlar doğruydu yanlıştı orasını bilmem, karışmam" diye konuştu.
Gaz ve cop kullanmanın, gösteri hakkını engellemenin demokrasiye uymadığını ifade eden Ogan, "Bunları peşinen söylüyorum. Taksim'de 1 Mayıs gösterisi yapmaya alan olmadığını düşünüyorum. 'Hükümeti yıpratacağız, AK Parti düşmanlığı yapacağız' diye her vesileyi kullanmaya çalışmayı, ahlaklı bir davranış biçimi olarak görmüyorum" değerlendirmesinde bulundu.
Toplantıya, Grup Başkan Vekili Sibel Eraslan ile heyet üyeleri İzzettin Doğan, Zübeyde Teker, Mehmet Uçum, Abdurrahman Kurt ve Mahmut Arslan katıldı.
Muhabir: Emrah Gökmen
Yayıncı: Ahmet Ekici
Kaynak: AA
Türkiye'deki değişime değinen Paker, "Türkiye, kuruluşundan beri askerlerin ve bürokratların siyasete karar verdiği bir ülkedir. Bu, son yıllarda değişiyor" dedi.
Bu değişimi hiç kimseye ve siyasi harekete bağlamadığını dile getiren Paker, "Bu, Türk toplumunun değişmesiyle ilgili. Türk toplumu, başka bir siyasi seviyeye geldi, ekonomik olarak gelişti. Türkiye toplumu, özür diliyorum. Bu kasıt değil, dil sürçmesi" diye konuştu.
Paker, şunları söyledi:
"Son 4-5 yıldır Türkiye'de devletin siyasete karar vermesi yerine seçilmişlerin siyasete karar verme süreci başladı.
Devletin henüz bu direnci bitmedi. Bunu da bilelim. Bunun gibi geçiş süreçlerinde daima yüzde 100'ü yaşayamazsınız. Şu anda devletin siyasi gücünün azalması, seçilmişlerin siyasi gücünün artması sürecindeyiz ama hala devletteki birtakım dirençler var. Barış sürecinin sonunda yapacağımız mücadeleyle bunlar ancak düzelir."
Grup Sekreteri Ayhan Ogan ise yeni bir Türkiye kurulduğunu, ülkenin yeni halinin ise toplumsal dinamiklerinden kaynaklandığını ifade etti.
İleri demokrasiye ulaşmak için var güçleriyle çalıştıklarını belirten Ogan, bu süreçte insanları ötekileştirmeden yeni Türkiye'yi kurmak istediklerini söyledi.
Ogan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Arkadaşlar da ifade ettiler, eski Türkiye'yi halen sürdürmeye çalışan odakları iyi tanımak lazım. Yapılan propagandaları çok iyi anlamak lazım. Başbakan'ın 'Cemevi, cümbüş evi' diye bir açıklaması yoktur. Bu, külliyen yalandır. Açın herkesin önünde Google var, biz de açtık biraz önce. Sabahattin Önkibar'ı tanıyorsunuz değil mi- Eskinin MHP'lisi, sonradan ulusalcı, derin devletin gırtlağı olan gazeteci. Sesi demiyorum gırtlağı, gırtlağı. Odatv biliyorsunuz değil mi- Ergenekon operasyonları içerisinde, oranın medya planlamasını yürüten merkez. Sabahattin Önkibar, bir yazı yazıyor 'Başbakan belediye başkanlığı yaptığı dönemde dedi ki cemevleri, cümbüş evleridir' beyan ortada yok. Dedi ki 'böyle diyor', yazı yazıyor. Odatv servis yapıyor. Diyor ki 'Başbakan cemevine, cümbüş evi dedi.
' Lütfen biraz araştırarak, görerek, bakarak olayları değerlendirelim. Bir dil, bir üslup, bir ortaklaşmaya gideceksek birbirimizi doğru anlayalım. Ben cemevlerinin statü kazanmasını, ibadethane sayılmasını, Alevilerin yaşadığı bütün sorunların giderilmesini hatta Dersim katliamının devlet tarafından tazmin edilmesini, bunun sorumlularının hesap vermesini savunuyorum ve bunu savunmaya devam edeceğim."
Katılımcılardan birinin "Taksim'de dün olanlar ileri demokrasi midir-" sorusu üzerine Ogan, "Orada maksimum 3-4 bin kişinin toplanabileceği bir alan kaldı" dedi.
Taksim'de 28 Şubat'ta yürüyüşe katıldığını belirten Ogan, "Aldığı kalabalığı biliyorum. Şimdi bakın bunları biraz doğru anlamak lazım. Taksim'de şu anda 1 Mayıs mitingi yapılmak için şartlar yok ama yaklaşımlar doğruydu yanlıştı orasını bilmem, karışmam" diye konuştu.
Gaz ve cop kullanmanın, gösteri hakkını engellemenin demokrasiye uymadığını ifade eden Ogan, "Bunları peşinen söylüyorum. Taksim'de 1 Mayıs gösterisi yapmaya alan olmadığını düşünüyorum. 'Hükümeti yıpratacağız, AK Parti düşmanlığı yapacağız' diye her vesileyi kullanmaya çalışmayı, ahlaklı bir davranış biçimi olarak görmüyorum" değerlendirmesinde bulundu.
Toplantıya, Grup Başkan Vekili Sibel Eraslan ile heyet üyeleri İzzettin Doğan, Zübeyde Teker, Mehmet Uçum, Abdurrahman Kurt ve Mahmut Arslan katıldı.
Muhabir: Emrah Gökmen
Yayıncı: Ahmet Ekici