Can Paker ve Heyet Üyeleri, Tunceli Cemevi'ni Ziyaret Etti
Akil İnsanlar Heyeti Doğu Anadolu Bölgesi Grubu Başkanı Can Paker, "Bundan sonraki devlet, bugüne kadar olandan başka bir devlettir" dedi.
Paker ve heyet üyeleri, Hacı Bektaş-ı Veli Kültürünü Yayma ve Yardımlaşma Derneği Tunceli Cemevi'ni ziyaret ederek, Alevi vatandaşların çözüm sürecine ilişkin görüşlerini dinledi.
Derneğin yönetim kurulu başkanı Ali Ekber Yurt, çözüm sürecine ilişkin taleplerini içeren dosyayı heyet üyelerine sundu.
Dosyanın içeriğinin okumasının ardından konuşan Paker, Türkiye'de eksik olan demokratikleşme ve insan hakları konusunun ancak barış sürecinin sonuçlanmasından sonra başlayabileceğini dile getirdi.
Paker, bugüne kadar insan haklarına karşılık hep güvenlik sorununun önlerine konulduğunu belirterek, sorunun ortadan kalkmasıyla Türkiye'nin demokratikleşme ve insan hakları boyutundaki hızlı adımlarının başlayacağını ifade etti.
Vatandaşların barış sürecine destek verip sabırlı olması gerektiğini vurgulayan Paker, ''Daha umutluyuz çünkü verilen dosyada da büyük ölçüde belirtildiği gibi artık devlet atanmışların devleti değil, seçilmişlerin devletidir" diye konuştu.
Paker, şunları söyledi:
"Bundan sonraki devlet, bugüne kadar olandan başka bir devlettir. Herkes, anayasanın üzerinde duruyor. Tabii ki anayasayı en demokratik şekilde çıkarmaya çalışacağız fakat şuna saplanmayalım; Çıkacak anayasa nihai anayasa değildir. Toplumlar değiştikçe anayasalar da değişir."
Çıkacak anayasanın muhtemelen eksik taraflarının bulunacağını ancak önceki anayasalara göre daha demokratik olacağını belirten Paker, demokratikleşme mücadelesini hep beraber vermek gerektiğini kaydetti.
Bir gazetecinin "Akil insanlar içerisindeki herkes, cemevlerinin ibadethane olarak kabul edilmesini kabul ediyor mu-" sorusu üzerine Paker, akil insanların hepsinin değişik geçmişleri, siyasi pozisyonları ve hayata bakış açıları olduğunu belirterek, hepsinin adına cevap vermesinin yanlış olacağını söyledi.
Paker'in konuşmasının ardından söz alan heyet üyesi ve Cem Vakfı Genel Başkanı İzzettin Doğan ise Alevilerin, bu sürecin dışarısında bırakılma gibi bir duyguya kapıldığını sezdiğini söyledi.
Heyet üyelerinin, Alevi vatandaşların inanç özgürlüklerinin anayasa güvencesine alınmasını ve bunun da gayet doğal bir hak, istek olduğunu kendisinden daha çok söylediklerini vurgulayan Doğan, herkesin barışı istediğini belirterek, "Sadece barışı sağlayalım da Alevileri sonra düşünürüz sonucu çıkaracak bir yeni anayasa dahi eğer bu isteği karşılamazsa Alevilerin sorunlarını halletmiş ve barışı getirmiş sayılmayacaktır'' diye konuştu.
Ziyarette, Akil İnsanlar Heyeti Doğu Anadolu Bölgesi Grubu Başkan Vekili Sibel Eraslan, Sekreter Ayhan Ogan ve üyeler Mahmut Arslan, Abdurrahman Dilipak, Abdurrahman Kurt, Zübeyde Teker ve Mehmet Uçum da yer aldı.
Kaynak: AA
Derneğin yönetim kurulu başkanı Ali Ekber Yurt, çözüm sürecine ilişkin taleplerini içeren dosyayı heyet üyelerine sundu.
Dosyanın içeriğinin okumasının ardından konuşan Paker, Türkiye'de eksik olan demokratikleşme ve insan hakları konusunun ancak barış sürecinin sonuçlanmasından sonra başlayabileceğini dile getirdi.
Paker, bugüne kadar insan haklarına karşılık hep güvenlik sorununun önlerine konulduğunu belirterek, sorunun ortadan kalkmasıyla Türkiye'nin demokratikleşme ve insan hakları boyutundaki hızlı adımlarının başlayacağını ifade etti.
Vatandaşların barış sürecine destek verip sabırlı olması gerektiğini vurgulayan Paker, ''Daha umutluyuz çünkü verilen dosyada da büyük ölçüde belirtildiği gibi artık devlet atanmışların devleti değil, seçilmişlerin devletidir" diye konuştu.
Paker, şunları söyledi:
"Bundan sonraki devlet, bugüne kadar olandan başka bir devlettir. Herkes, anayasanın üzerinde duruyor. Tabii ki anayasayı en demokratik şekilde çıkarmaya çalışacağız fakat şuna saplanmayalım; Çıkacak anayasa nihai anayasa değildir. Toplumlar değiştikçe anayasalar da değişir."
Çıkacak anayasanın muhtemelen eksik taraflarının bulunacağını ancak önceki anayasalara göre daha demokratik olacağını belirten Paker, demokratikleşme mücadelesini hep beraber vermek gerektiğini kaydetti.
Bir gazetecinin "Akil insanlar içerisindeki herkes, cemevlerinin ibadethane olarak kabul edilmesini kabul ediyor mu-" sorusu üzerine Paker, akil insanların hepsinin değişik geçmişleri, siyasi pozisyonları ve hayata bakış açıları olduğunu belirterek, hepsinin adına cevap vermesinin yanlış olacağını söyledi.
Paker'in konuşmasının ardından söz alan heyet üyesi ve Cem Vakfı Genel Başkanı İzzettin Doğan ise Alevilerin, bu sürecin dışarısında bırakılma gibi bir duyguya kapıldığını sezdiğini söyledi.
Heyet üyelerinin, Alevi vatandaşların inanç özgürlüklerinin anayasa güvencesine alınmasını ve bunun da gayet doğal bir hak, istek olduğunu kendisinden daha çok söylediklerini vurgulayan Doğan, herkesin barışı istediğini belirterek, "Sadece barışı sağlayalım da Alevileri sonra düşünürüz sonucu çıkaracak bir yeni anayasa dahi eğer bu isteği karşılamazsa Alevilerin sorunlarını halletmiş ve barışı getirmiş sayılmayacaktır'' diye konuştu.
Ziyarette, Akil İnsanlar Heyeti Doğu Anadolu Bölgesi Grubu Başkan Vekili Sibel Eraslan, Sekreter Ayhan Ogan ve üyeler Mahmut Arslan, Abdurrahman Dilipak, Abdurrahman Kurt, Zübeyde Teker ve Mehmet Uçum da yer aldı.