Bakan Davutoğlu, Tikad’ın 'kadınlar Günü' Toplantısına Katıldı
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, “Bakanlar Komitesine ilk yaptığım teklif; kadınlara karşı şiddet ve aile içi şiddete karşı uluslararası sözleşmeyi imzalamamız oldu.
Bu sözleşmeyi Genel Başkanlığımız zamanında İstanbul’da imzaladık ve bu İstanbul sözleşmesi olarak biliniyor” dedi.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye İş Kadınları Derneği’nin (TİKAD) “Bilgilendirme Toplantıları” kapsamında düzenlediği “Dünya Kadınlar Haftası” etkinliklerine katıldı.
Conrad Otel’de düzenlenen toplantıya Bakan Davutoğlu’nun yanısıra eşi Sare Davutoğlu, davetli TİKAD üyeleri, işadamları, gazeteciler ve akademisyenler katıldı
Bakan Davutoğlu, başta dış politika olmak üzere gündemde ki gelişmeleri değerlendirdi. Sözlerine 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla tebrikle başlayan Davutoğlu, “Kadınlar gününüz kutlu olsun öncelikle. Şimdi kadın hassasiyeti anne hassasiyeti; ister gerçek annelik olsun isterse anneliği bir kez tatsın ya da bir başkasının çocuğuna annelik yapıyor olsun o yumuşaklığı izinde taşır. Bir Birleşmiş Milletler genel sekreteri bir hanım olsa bütün insanlığın annesi gibi düşünme kapasitesi bir erkekten daha fazla sahiptir. Birleşmiş Milletler sekreteri bir erkek olsa, bütün dünyaya düzen verip arkada ne kadar onurlu bir isim bırakacağının hesabını yapar. Ama kadın sekreter arkada ne kadar merhamet yüklediğini de düşünür. Bu kendi çocuğu ile ilgili bir şey. Bugün biz erkekler ikinci bir varlığı içimizde hissetmeyiz. Kadınların belki de en mucizevi yönü öncü bir varlığı kendi bedenlerinde hissetmeleridir. O hissi yaşayan birisi için başka bir varlığı, başka bir insanın değeri farklı” dedi.
Davutoğlu, “Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Başkanlığı dönemini Türkiye olarak üstlendiğimde, Bakanlar Komitesine ilk yaptığım teklif; kadınlara karşı şiddet ve aile içi şiddete karşı uluslararası sözleşmeyi imzalamamız oldu. Bu sözleşmeyi Genel Başkanlığımız zamanında İstanbul’da imzaladık ve bu İstanbul sözleşmesi olarak biliniyor. Ve bu sözleşmenin ilk imzasını ben attım. Daha sonra Avrupa Konseyi Genel sekreterliği imzaya açtı. Bunun verdiği vazifeyi yapma arzusu herhangi bir yerde yok” diye konuştu.
“SON 10 YILDIR BÜYÜK BİR RESTORASYON YAŞIYORUZ” “Son 10 yıldır büyük bir restorasyon yaşıyoruz” diyen Bakan Davutoğlu, “Bu restorasyonun büyük bir ayağı var. Birisi demokratikleşme, kendi insanımıza verdiğimiz değer ve o insana duyduğumuz saygı. Dolayısıyla siyasal, ekonomik hayatta daha özgür ve etkin bir biçimde yer alması sağlayacak demokratik bir yapının olmasıdır. Bu siyasi restorasyon. Ekonomik restorasyon ise insanlar özgürlüklerini kullanabilir ama eğer tok değiller ise özgürlük zamanla anlamını kaybedebilir ve bir başkasını özgürlüğünü tehdit etmeye başlar. Bunun için iş kadınları ve iş dünyası özel sektörü daha ilgilendiren bir şey ve bu ekonomik restorasyondur. Dış politika restorasyonu için bunlar ile irtibatlı dünyanın her yerinde söz söyleyebilecek özgüvenli aktif bir tavır sergilemeli. Bunun için bu şekilde ayrılmaz bir şekilde bütünleşmiştir. Birini diğerinden ayırdığınızda gücünüz zayıflar” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye İş Kadınları Derneği’nin (TİKAD) “Bilgilendirme Toplantıları” kapsamında düzenlediği “Dünya Kadınlar Haftası” etkinliklerine katıldı.
Conrad Otel’de düzenlenen toplantıya Bakan Davutoğlu’nun yanısıra eşi Sare Davutoğlu, davetli TİKAD üyeleri, işadamları, gazeteciler ve akademisyenler katıldı
Bakan Davutoğlu, başta dış politika olmak üzere gündemde ki gelişmeleri değerlendirdi. Sözlerine 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla tebrikle başlayan Davutoğlu, “Kadınlar gününüz kutlu olsun öncelikle. Şimdi kadın hassasiyeti anne hassasiyeti; ister gerçek annelik olsun isterse anneliği bir kez tatsın ya da bir başkasının çocuğuna annelik yapıyor olsun o yumuşaklığı izinde taşır. Bir Birleşmiş Milletler genel sekreteri bir hanım olsa bütün insanlığın annesi gibi düşünme kapasitesi bir erkekten daha fazla sahiptir. Birleşmiş Milletler sekreteri bir erkek olsa, bütün dünyaya düzen verip arkada ne kadar onurlu bir isim bırakacağının hesabını yapar. Ama kadın sekreter arkada ne kadar merhamet yüklediğini de düşünür. Bu kendi çocuğu ile ilgili bir şey. Bugün biz erkekler ikinci bir varlığı içimizde hissetmeyiz. Kadınların belki de en mucizevi yönü öncü bir varlığı kendi bedenlerinde hissetmeleridir. O hissi yaşayan birisi için başka bir varlığı, başka bir insanın değeri farklı” dedi.
Davutoğlu, “Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Başkanlığı dönemini Türkiye olarak üstlendiğimde, Bakanlar Komitesine ilk yaptığım teklif; kadınlara karşı şiddet ve aile içi şiddete karşı uluslararası sözleşmeyi imzalamamız oldu. Bu sözleşmeyi Genel Başkanlığımız zamanında İstanbul’da imzaladık ve bu İstanbul sözleşmesi olarak biliniyor. Ve bu sözleşmenin ilk imzasını ben attım. Daha sonra Avrupa Konseyi Genel sekreterliği imzaya açtı. Bunun verdiği vazifeyi yapma arzusu herhangi bir yerde yok” diye konuştu.
“SON 10 YILDIR BÜYÜK BİR RESTORASYON YAŞIYORUZ” “Son 10 yıldır büyük bir restorasyon yaşıyoruz” diyen Bakan Davutoğlu, “Bu restorasyonun büyük bir ayağı var. Birisi demokratikleşme, kendi insanımıza verdiğimiz değer ve o insana duyduğumuz saygı. Dolayısıyla siyasal, ekonomik hayatta daha özgür ve etkin bir biçimde yer alması sağlayacak demokratik bir yapının olmasıdır. Bu siyasi restorasyon. Ekonomik restorasyon ise insanlar özgürlüklerini kullanabilir ama eğer tok değiller ise özgürlük zamanla anlamını kaybedebilir ve bir başkasını özgürlüğünü tehdit etmeye başlar. Bunun için iş kadınları ve iş dünyası özel sektörü daha ilgilendiren bir şey ve bu ekonomik restorasyondur. Dış politika restorasyonu için bunlar ile irtibatlı dünyanın her yerinde söz söyleyebilecek özgüvenli aktif bir tavır sergilemeli. Bunun için bu şekilde ayrılmaz bir şekilde bütünleşmiştir. Birini diğerinden ayırdığınızda gücünüz zayıflar” şeklinde konuştu.