Chp'li Levent Gök: Asker İle Valilik Arasında Koordinasyon Noksanlığı Varmış
TBMM Uludere Alt Komisyonu üyesi CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, kabul edilen taslak raporda merak edilen hiçbir sorunun cevaplanmadığını belirterek, “Askeri kişiler ile valilik arasındaki bir koordinasyon noksanlığı varmış.Peki bu olay bu kadar basit midir?” dedi.
CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, düzenlediği basın toplantısında 28 Aralık 2011 de Şırnak Uludere’de 34 kişinin ölümü ile sonuçlanan olay hakkında hazırlanan ve 3’e karşı 5 oyla kabul edilen 76 sayfalık taslak raporu değerlendirdi. Gök, raporun kabul edildiği toplantının 11.30’da başlayıp 15.00’a kadar devam ettiğini belirterek, “Toplantıda AKP’li üyelerin hazırlamış oldukları kendi değerlendirmelerini dinledik. Bunun altını özenle çiziyorum, basına bir rapora yansıyınca o ilk başta bütün üyelerin oy birliği ile çıkmış gibi algılanıyor. Bugün görüştüğümüz ve tartıştığımız AKP’li üyelerin görüşüdür.” dedi.
Komisyon çalışmalarının yaklaşık 15 ay sürdüğünü hatırlatan Gök, “AKP’li üyelerin olaydan hemen sonra ziyaret edilen ailelere verdiği sözlerin nasıl çiğnendiğine, kamuoyuna ve ailelere verilen taahhütlerin hiçbirinin yerine getirilmediğine bir kez daha şahit olduk.” diye konuştu.
Raporun, tatile girildiği 15 Haziran tarihinde, elde bulunan deliller çerçevesinde yazıldığını aktaran Gök, “Yani yaklaşık 8 aylık bir gecikme söz konusu.” ifadesini kullandı.“METİN OKUNARAK BİR DEĞERLENDİRME YAPILDI”Bugünkü son değerlendirme toplantısında, toplantının gizli yapılmaması noktasındaki itirazlarının reddedildiğini kaydeden Gök, “Bugünkü toplantıda ayrıca AKP’li üyelerin hazırladığı görüşler okunarak bir değerlendirme yapıldı. Oysa daha önceki komisyon çalışmalarında raporlar üyelere dağıtılır, üyeler birkaç günlük zaman dilimi içinde bu raporları enine boyuna incelerler, ondan sonra yapılan bir toplantıda bu tartışmalar yapılırdı… Batsın bu gazetecilik, diyen bir zihniyet elbette halkın bilgilenme hakkını engellemek istiyor. ” şeklinde konuştu.
“RAPOR KOMİSYON TARİHİNE KARA BİR LEKE OLARAK GEÇTİ”Kabul edilen raporun, İnsan Hakları Komisyonu’nun tarihine kara leke gibi geçtiğini söyleyen Gök, “Böyle mi olmalıydı? Böylesine mi bu kadar insanın ölümü ucuz bir şekilde değerlendirilip adi bir vaka gibi sunulmalıydı. Kamuoyu bizden bunu mu bekliyordu… Maalesef AKP’li üyeler, İnsan Hakları Komisyonu’nun adı ile bağdaşmayan, insanlığa ve vicdana sığmayan değerlendirmelerde bulunmuşlar; kendileri raporlarını oylayarak Meclis tarihine kara leke olarak geçmişlerdir. Bu raporun utancı, bu değerlendirmenin utancı AKP’nin peşini bırakmayacaktır. Bu rapor ayıplı bir rapordur. Bizim görüşümüz değildir.” diye konuştu.
“RAPORDA, GİZLİLİK KARARI ALINDIĞININ ALTI ÇİZİLDİ”Raporda ‘hiçbir şey söylenmediğini’ ifade eden Gök, “Raporda gizlilik kararı alındığının, basına konuşulmaması gerektiğinin altını çizmişlerdir. Ama bugüne kadar kamuoyunun bildiği konuların ötesine geçen yeni değerlendirme olmadığı gibi rapor tamamen geriye doğru giden, olayı önemsiz kılan, olayın üzerindeki soruları araştırmanın ötesinde, sanki ortada kamuoyunun olayın üzerinde bu kadar durmasını önemsiz kılacakmış gibi bir değerlendirmede bulundular. Vahim bir tabloydu, utandım, onların adına yerlerin dibine girdim. Onlar da bizim yüzümüze bakamıyorlardı ama bunun hesabını verecekler.” dedi.
“RAPORUN DÖRTTE ÜÇÜ TEKNİK BÖLÜMLERE AYRILMIŞ”AK Parti'li üyelere ‘savunabiliyorlarsa raporlarını savunsunlar’ diye seslenen Gök, “Bugün AKP’liler hiçbir şey söylemediler. Raporun, dörtte üçü raportörler tarafından hazırlanmış teknik bölümlere ayrılmış. Uludere’de dinlediğimiz köylülerin ifadelerine, kimi mülki amirlerin askeri yetkililerin ifadelerine… Bir değerlendirme var önümüzde. Ciddiye alınacak sayfa sayısı yok. Ne söyledikleri belli değil.” diye konuştu.
Raporun 3 sayfasının, itirafçı bir teröristin grubun içinde başka teröristler olduğu yönündeki ifadelerine dayandığını aktaran Gök, “Oysa bu bilgi, Komisyonumuzun kurulduğu aşamada elimizde olan bir bilgiydi. 5 Şubat 2012 tarihinde 23.Sınır Tümen Komutanı’nın bize söylediği, kayıtlara geçmiş, tutanaklara alınmış bir bilgiye bugün can simidi gibi sarılma ihtiyacı hissettiler. Bu ne kadar çaresiz kaldıklarının tipik bir görüntüsüdür.” ifadelerini kullandı. “ASKERİ KİŞİLER İLE VALİLİK ARASINDA KOORDİNASYON EKSİKLİĞİ VARMIŞ”Gök, raporda ‘insansız hava aracı görüntülerini kim değerlendirdi?’, ‘gelen grubun terörist olduğu kararını kim verdi?’, ‘Hangi istihbarat bilgileri sizi bu sonuca ulaştırdı?’, ‘vur emrini kim verdi?’ sorularına yanıt verilmediğini aktardı. Levent Gök şöyle devam etti: “Bu soruların hiçbirinin cevabı yoktur. Raporda ne vardır, derseniz; askeri kişiler ile valilik arasındaki bir koordinasyon noksanlığı varmış. Peki bu olay bu kadar basit midir? Valilik hangi hadiselere bakar? Valilik kendi yetki ve görev alanındaki kendi ilinde sınır içindeki olaylarda operasyonlar için olur verir. Bizim yaşadığımız hadise, sınır ötesi bir harekat. Valilerin ne işleri var bu işte. Sınır ötesi bir harekatın sorumluluğunu, bir valinin asker kişiler ile koordinasyon noksanlığına bağlayabilir misiniz? Sınır ötesi harekat Meclis’ten alının yetki ile hükümet tarafından hudut, şümul, miktar ve zamanı hükümet tarafından belirlenmek kaydıyla Genelkurmay’a verilen bir yetkidir. Bunların hiçbirinin irdelenmesi yapılmamıştır. Bunların hiçbiri yoktur raporda. Raporda ailelere verdikleri tazminatlar, yapılan okullar, ailelerin kimine bağladıkları maaşlar… Yollarını yaptık, kanalizasyon sorununu hallettik gibi konular vardır.”
Komisyon çalışmalarının yaklaşık 15 ay sürdüğünü hatırlatan Gök, “AKP’li üyelerin olaydan hemen sonra ziyaret edilen ailelere verdiği sözlerin nasıl çiğnendiğine, kamuoyuna ve ailelere verilen taahhütlerin hiçbirinin yerine getirilmediğine bir kez daha şahit olduk.” diye konuştu.
Raporun, tatile girildiği 15 Haziran tarihinde, elde bulunan deliller çerçevesinde yazıldığını aktaran Gök, “Yani yaklaşık 8 aylık bir gecikme söz konusu.” ifadesini kullandı.“METİN OKUNARAK BİR DEĞERLENDİRME YAPILDI”Bugünkü son değerlendirme toplantısında, toplantının gizli yapılmaması noktasındaki itirazlarının reddedildiğini kaydeden Gök, “Bugünkü toplantıda ayrıca AKP’li üyelerin hazırladığı görüşler okunarak bir değerlendirme yapıldı. Oysa daha önceki komisyon çalışmalarında raporlar üyelere dağıtılır, üyeler birkaç günlük zaman dilimi içinde bu raporları enine boyuna incelerler, ondan sonra yapılan bir toplantıda bu tartışmalar yapılırdı… Batsın bu gazetecilik, diyen bir zihniyet elbette halkın bilgilenme hakkını engellemek istiyor. ” şeklinde konuştu.
“RAPOR KOMİSYON TARİHİNE KARA BİR LEKE OLARAK GEÇTİ”Kabul edilen raporun, İnsan Hakları Komisyonu’nun tarihine kara leke gibi geçtiğini söyleyen Gök, “Böyle mi olmalıydı? Böylesine mi bu kadar insanın ölümü ucuz bir şekilde değerlendirilip adi bir vaka gibi sunulmalıydı. Kamuoyu bizden bunu mu bekliyordu… Maalesef AKP’li üyeler, İnsan Hakları Komisyonu’nun adı ile bağdaşmayan, insanlığa ve vicdana sığmayan değerlendirmelerde bulunmuşlar; kendileri raporlarını oylayarak Meclis tarihine kara leke olarak geçmişlerdir. Bu raporun utancı, bu değerlendirmenin utancı AKP’nin peşini bırakmayacaktır. Bu rapor ayıplı bir rapordur. Bizim görüşümüz değildir.” diye konuştu.
“RAPORDA, GİZLİLİK KARARI ALINDIĞININ ALTI ÇİZİLDİ”Raporda ‘hiçbir şey söylenmediğini’ ifade eden Gök, “Raporda gizlilik kararı alındığının, basına konuşulmaması gerektiğinin altını çizmişlerdir. Ama bugüne kadar kamuoyunun bildiği konuların ötesine geçen yeni değerlendirme olmadığı gibi rapor tamamen geriye doğru giden, olayı önemsiz kılan, olayın üzerindeki soruları araştırmanın ötesinde, sanki ortada kamuoyunun olayın üzerinde bu kadar durmasını önemsiz kılacakmış gibi bir değerlendirmede bulundular. Vahim bir tabloydu, utandım, onların adına yerlerin dibine girdim. Onlar da bizim yüzümüze bakamıyorlardı ama bunun hesabını verecekler.” dedi.
“RAPORUN DÖRTTE ÜÇÜ TEKNİK BÖLÜMLERE AYRILMIŞ”AK Parti'li üyelere ‘savunabiliyorlarsa raporlarını savunsunlar’ diye seslenen Gök, “Bugün AKP’liler hiçbir şey söylemediler. Raporun, dörtte üçü raportörler tarafından hazırlanmış teknik bölümlere ayrılmış. Uludere’de dinlediğimiz köylülerin ifadelerine, kimi mülki amirlerin askeri yetkililerin ifadelerine… Bir değerlendirme var önümüzde. Ciddiye alınacak sayfa sayısı yok. Ne söyledikleri belli değil.” diye konuştu.
Raporun 3 sayfasının, itirafçı bir teröristin grubun içinde başka teröristler olduğu yönündeki ifadelerine dayandığını aktaran Gök, “Oysa bu bilgi, Komisyonumuzun kurulduğu aşamada elimizde olan bir bilgiydi. 5 Şubat 2012 tarihinde 23.Sınır Tümen Komutanı’nın bize söylediği, kayıtlara geçmiş, tutanaklara alınmış bir bilgiye bugün can simidi gibi sarılma ihtiyacı hissettiler. Bu ne kadar çaresiz kaldıklarının tipik bir görüntüsüdür.” ifadelerini kullandı. “ASKERİ KİŞİLER İLE VALİLİK ARASINDA KOORDİNASYON EKSİKLİĞİ VARMIŞ”Gök, raporda ‘insansız hava aracı görüntülerini kim değerlendirdi?’, ‘gelen grubun terörist olduğu kararını kim verdi?’, ‘Hangi istihbarat bilgileri sizi bu sonuca ulaştırdı?’, ‘vur emrini kim verdi?’ sorularına yanıt verilmediğini aktardı. Levent Gök şöyle devam etti: “Bu soruların hiçbirinin cevabı yoktur. Raporda ne vardır, derseniz; askeri kişiler ile valilik arasındaki bir koordinasyon noksanlığı varmış. Peki bu olay bu kadar basit midir? Valilik hangi hadiselere bakar? Valilik kendi yetki ve görev alanındaki kendi ilinde sınır içindeki olaylarda operasyonlar için olur verir. Bizim yaşadığımız hadise, sınır ötesi bir harekat. Valilerin ne işleri var bu işte. Sınır ötesi bir harekatın sorumluluğunu, bir valinin asker kişiler ile koordinasyon noksanlığına bağlayabilir misiniz? Sınır ötesi harekat Meclis’ten alının yetki ile hükümet tarafından hudut, şümul, miktar ve zamanı hükümet tarafından belirlenmek kaydıyla Genelkurmay’a verilen bir yetkidir. Bunların hiçbirinin irdelenmesi yapılmamıştır. Bunların hiçbiri yoktur raporda. Raporda ailelere verdikleri tazminatlar, yapılan okullar, ailelerin kimine bağladıkları maaşlar… Yollarını yaptık, kanalizasyon sorununu hallettik gibi konular vardır.”