Destici, Tıp Bayramı Dolayısıyla Bi Mesaj Yayımladı

Birlik Haberleşme ve İletişim Çalışanları Sendikası (Birlik Haber-Sen) Genel Başkanı Şinasi Gülcüoğlu, TBMM Başkanlığı'na sunulan ‘Posta Hizmetleri Kanunu Tasarısı’ ile PTT'nin Anonim Şirket yapılmak istenmesine tepki gösterdi.

Şirketleşmenin sonrasında özelleştirmenin geleceğinden korktuklarını kaydeden Gülcüoğlu, "Çalışanların ve bizlerin sesine kulak vermek istenmez, 'dediğimiz dedik' denirse eylemlilik sürecini başlatmaktan çekinmeyeceğiz." dedi.

Şinasi Gülcüoğlu, basın mensupları ile bir araya geldi. TBMM Başkanlığı'na sunulan Posta Hizmetleri Kanunu Tasarısı ile 173 yıl önce kurulan, PTT'nin Anonim Şirketi yapılmak istendiğine değindi. PTT'nin Posta Dağıtım Hizmetleri, banka işlemleri ve lojistik işlemlerini yaparak milletin en önemli kamu hizmetlerinden birini yerine getirdiğini ve bunun yanı sıra en fazla kazanç getiren Kamu İktisadi Teşebbüslerinin (KİT) başında geldiğini aktaran Gülcüoğlu, “PTT'nin yapısının anonim şirket olarak değiştirilmek istenmesi bize korkulu rüya göstermektedir. Çünkü rüyanın devamında özelleştirme görmekten korkuyoruz.” diye konuştu.

"PTT ÇALIŞANLARININ İŞ GÜVENCİSİNE DOKUNACAK ÇALIŞMALARIN KARŞISINDAYIZ" Özelleştirmeyle birlikte taşeronlaşmaya kapı aralanarak ucuz iş gücü tercihi sonucu kalite düşmesine sebep olunacağını kaydeden Gülcüoğlu, yıllardır güvenin temsili olan PTT hizmetlerinde kalitenin düşmesi de kabul edemeyeceklerini söyledi.

Gülcüoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Henüz sözleşmeli personel ve 4/C'li personel sorunları çözülememişken bu sorunlara yenisinin eklenecek olması, çalışanları tedirgin etmektedir. Şunu açık ve net olarak ifade ediyoruz; PTT çalışanlarının iş güvencesine dokunacak her türlü çalışmanın karşısındayız.” Değişimden beklenenin posta hizmetlerinin rekabete açık hale getirilmesi, serbestleştirilmesi, mali açıdan güçlü ve denetlenebilir bir şirket oluşturulması gibi gözükse de bu ideallerin ve güzel beklentilerin yerlerini tamamen başka kaygıların daha şimdiden almış durumda olduğunu belirten Gülcüoğlu, "Bu nedenle bizim talebimiz ve istediğimiz PTT'nin kimsenin 'AŞ'ı olmaması, kamu kurumu olarak çalışmalarını yürütmeye devam etmesidir.” ifadelerini kullandı. OLMAZSA OLMAZ TALEPLERGenel Yetkili Sendika olarak PTT'nin A.Ş. olmaması için bu yöndeki girişim ve çalışmalarını sürdüreceklerini kaydeden Gülcüoğlu, “Hükümetin her kanadına, taleplerimizi taşıdık, taşımaya da devam edeceğiz. Çalışanların ve bizlerin sesine kulak vermek istenmez, 'dediğimiz dedik' denirse eylemlilik sürecini başlatmaktan çekinmeyeceğiz." sözlerini dile getirdi. Gülcüoğlu, PTT Anonim şirket yapılmak istendiği takdirde ise olmazsa olmaz taleplerini ise şöyle sıraladı: “Çalışanın ve şirket personelinin iş güvencesinin kesin ve net ifade ile tasarıya eklenmesi, en az alan personele Memur-sen’in açıkladığı açlık sınırı olan maaşın verilmesi, ikramiye verilmesi, unvan yükseltmelerinin önünü kesen maddelerin çıkartılması, emekliliğe özendiren teşviklerin verilmesi, kurumdan ayrılmak isteyen çalışanlara kurum değişikliği hakkının verilmesi.” Böyle bir tasarı hazırlanırken görüşlerinin alınıp alınmadığı yönündeki soruya Gülcüoğlu, görüşlerinin alınmadığını dile getirdi. Gülcüoğlu, daha sonraki görüşmelerde kendilerine komisyonda söz verileceğinin ifade edildiğini bildirdi. Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımladı.Destici mesajında, “İnsana bahşedilen en büyük hediye olan ‘yaşam’ın her türlü evresinde kaliteli bir yaşam sunmak için çaba gösteren, insanın hastalıklarında yaşadığı acıları azaltmayı gaye edinen, bu kutsal, onurlu ve itibarlı görevi büyük fedakarlıklarla yerine getirmeyi şiar edinmiş tıp çalışanlarımızın 14 Mart Tıp Bayramı'nı kutluyor başarılı çalışmalarınızın devamını diliyorum.” dedi.

Mustafa Destici, insan yaşamının sağlıklı ve elverişli bir halde devamı için gecesini gündüzüne katarak mesaisini hasreden sağlık sektörü çalışanlarının fedakar hizmetlerinin devlet tarafından daha çok itibar görmesini istedi.“GÜÇLÜKLER GÖZ ARDI EDİLMEMELİ”Hipokrat yemini yaparak ırk, din, mezhep, meşrep gibi ayrımlar gözetmeksizin çalışan sağlık sektörünün zaman zaman yaşadığı güçlüklerin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirten Destici, şunları kaydetti: “Cenab-ı Allah’ın yeryüzündeki en değerli varlığı olan insanın sağlık sıkıntılarını gidermede en önemli mihenk taşıdır sağlık çalışanlarımız. Diğer meslek kollarında olduğu gibi sağlıkçılarımızın da karşılaştığı sıkıntılar vardır ve bunlar ‘daha iyi hizmet verebilmeleri için’ devletin yetkili organlarınca görülmelidir. Bilgi çağı olan 21. asrın içinde ömür sürmekte olan bizlere, tıp alanında gösterdikleri performanslarla umut veren sağlık çalışanlarımıza yarın kaygısı çekmeden her türlü imkanın verilmesi gerekmektedir.”