'türkiye 'kendi Ab Standartlarına Nasıl Kavuşabilirim'e Odaklanması Gerekiyor'

Cihan Haber Ajansı (Cihan) Genel Müdürü Abdulhamit Bilici, Türkiye'nin 'kendi AB standartlarına nasıl bir an önce kavuşabilirim' noktasına odaklanması gerektiğini söyledi.

Abant Platformu toplantıları, 28. Türkiye Üzerine Farklı Bakışlar konusuyla devam ediyor. Toplantının ikinci gününde sabah kısmında 'Avrupa Birliği (AB) müzakere süreci-gelinen noktalar' tartışılıyor. Cihan Genel Müdürü Abdulhamit Bilici, Cumhuriyeti tarihinde AK Parti hükümetlerinin AB reformları konusunda en fazla gayret gösteren, çalışan hükümetlerden olduğuna dikkat çekti. "Çalışmaları, reformlar konusunda yaptıkları oranda yaşanan tıkanıklığa tepki duyuyorlar ve büyük hayal kırıklığı yaşıyorlar. Bu anlamda Başbakan'ın tepkilerini haklı buluyorum." diyen Bilici, Türkiye AB ilişkilerinin çok önemli olduğuna inandığını vurguladı.AB'nin Türkiye'ye karşı izlemiş olduğu tavrın kabul edilebilir olma sınırlarını çoktan aşmış durumda olduğunu belirten Bilici, "Türkiye gibi bir ülke bu kadar süründürülmemeli, kapıda bekletilmemeli. Tabi bütün bunlar haklı olmakla beraber AB'nin de Türkiye için önemi bence hala var. Dolayısıyla tekme vurulup da veya bir kızgınlıkla hareket edilecek konu değil." dedi.

Demokrasi ve Türkiye'nin dönüşümü, modernleşmesi konusunda, insan hakları konusunda hala AB kriterlerinin Türkiye için önemli olduğunun altını çizen Bilici, Türkiye'nin de çözülmemiş hala birçok sorunu bulunduğunu ifade etti.

Avrupa'nın yaptığı muamele çok hoş olmasa da bunun biraz siyasetin ortaya çıkardığı doğal bir sonuç olduğuna dikkat çeken Bilici, şöyle devam etti: "Avrupa ülkeleri gibi Türkiye de demokratik bir ülke. Dolayısı ile Avrupa'da farklı liderler geliyor, iktidara onların Türkiye ilişkilerine bakışı farklı olabiliyor. Bunları da biraz normal karşılamak lazım. Benim kanaatim Avrupa'daki liderlerin sözleri ya da A partisinin yaklaşımından ziyade Türkiye'nin kendi AB standartlarına nasıl bir an önce kavuşabilirim noktasına odaklanması lazım." "Başbakan'ın Şhangay konusundaki çıkışına, başka çıkışlarına da AB konusunu ve diğerlerini birbirlerine alternatif olarak görmemek gerekir diye düşünüyorum." diyen Bilici, Türkiye'nin büyük bir ülke olduğuna dikkat çekti. Bilici, "Türkiye hem konum itibari ile hem jeopolitik konumu itibari ile Afrika'ya yakın, Orta Doğu'ya yakın, Orta Asya'ya yakın çok özel ilişkileri var. Rusya ile çok özel ilişkileri var. Dünya da değişiyor. Dünyada Asya'nın yükselişi söz konusu. Bütün Batı dahil, bunlarla çok yakından ilgileniyor. Böyle bir ortamda sadece Avrupa'yla yetinmek, sadece Amerika'yla yetinmek zaten doğru değil. Asya ile ilişkileri, Orta Asya ile ilişkileri, Orta Doğu ile ilişkileri Avrupa ile ilişkilerinin alternatifi olarak görmek doğru değil. Bunlar birbirini destekleyen süreçlerdir." ifadelerini kullandı. Joost Lagendijk, AB konusunda iki tarafta güven sorunu bulunduğunu belirterek, Türkiye'nin reformlarına devam etmesi gerektiğini vurguladı. Türkiye'nin önce süreci bitirmesi gerektiğini ve siyasilerin de bunu savunması gerektiğini belirten Joost Lagendijk, ondan sonra 2023 olup olmayacağına bakılacağını ifade etti.

Lagendijk, hala birtakım şeyler yapılabileceğini kaydetti.

ABD International Herald Tribune'den Nicole Dominique Pope, tutku seviyesinin de hayal kırıklıklarının da görüldüğünü söyledi.

Hala insanların bu sürece bağlı olduğunu belirten Pope, Türkiye'nin birtakım tercihler yapması gerekeceğini, AB'nin de bir iyi niyet göstermesi gerekeceğini ifade etti.

Ama Türkiye'nin de bir karar vermesi gerektiğini dile getiren Pope, "Tam demokratikleşmeyi istiyor mu? Önümüzdeki dönem birtakım tercihler yapılacaktır." dedi.

Abant Platformu'na öğlen arası verildi.

Öğleden sonraki oturumda ise 'Yeni Anayasa'da sorunlar-zorluklar' konusu tartışılacak .