Devrimci Karargah Davasında Mütalaa Verildi, Avcı'nın 49,5 Yıl Hapsi İstendi

Devrimci Karargah davasında mütalaa veren savcı, eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı’nın 49,5 yıla kadar hapsini istedi.

Avcı’nın eşinin beraatini isteyen savcı, Vatan Gazetesi İnternet Sitesi Müdürü Aylin Duruoğlu için de 15 yıla kadar hapis talebinde bulundu. Mütalaada örgütün iki üyesine ise 12 kez ağırlaştırılmış müebbet istendi. İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Devrimci Karargah davasına bugün devam edildi. Duruşmada, savcı Sadrettin Sarıkaya esas hakkındaki görüşünü açıkladı.

Mütalaada, terör örgütünün davaya konu eylemleri, 8 Ağustos 2008’de Karacaahmet Mezarlığı’ndan Selimiye’deki 1. Ordu Karargahı’na havan topuyla yapılan saldırı, 1 Aralık 2008’de Sütlüce’deki AK Parti il binasına bombalı saldırı, 12 Ocak 2009’da Beşiktaş’ta bir banka şubesine bombalı saldırı, 27 Nisan 2009’da Bostancı’da bir emniyet amirinin şehit olduğu ve terörist Orhan Yılmazkaya’nın ölü ele geçirildiği çatışma ve 30 Temmuz 2011’de MÜSİAD’da meydana gelen patlama şeklinde sıralandı. Mütalaada, bir numaralı sanık olarak yer alan Fatih Aydın’ın devletin biriliğini ve bütünlüğünü bozmak suçundan 1 kez, Sütlüce’deki patlamada 1 polisin şehit olması ve 10 kişinin yaralanması eyleminden dolayı 11 kez olmak üzere toplamda 12 kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi istendi. Aydın’ın ayrıca, ‘yağma, patlayıcı madde bulundurmak, kamu binalarına ve mala zarar vermek, sahte kimlik bulundurmak, parça tesirli bomba bırakmak’ suçlarından da 144 yıla kadar hapsi talep edildi. Sanık Cemal Bozkurt için de aynı eylemlerden 12 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

Savcı, Vatan Gazetesi İnternet Sitesi Müdürü Aylin Duruoğlu’nun polisle girdiği çatışmada ölü ele geçirilen örgüt mensubu Orhan Yılmazkaya ile irtibatlı olduğunu belirtti.

Buna dair fiziki takip tutanakları olduğunu belirten savcı mütalaada, “Şahısların gizlilik kurallarına riayet edip buluşmaların daha önceden ayarlanmış randevulu buluşmalar olduğu, buluşmalar sırasında ancak ankesörlü telefonların kullanıldığı, buluşmalar sırasında gözetleme faaliyetlerine dikkat ettikleri, sık sık araç değiştirildiği, bu durum daha önceki örgüt mensuplarının buluşma teknikleri ile benzer olduğu anlaşılmıştır.” dedi.

Duruoğlu’nun örgüt adına faaliyet yürüttüğü ve böylelikle örgüt üyesi olduğu kanaatine varıldığını kaydeden savcı, sanık için 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istedi. Mütalaada tutuklu sanık Ulaş Erdoğan için ise 2009 yılında örgüte yapılan operasyonlar sonrası örgütün dağılma aşamasına geldiği ve bu aşamada örgütün başına Erdoğan’ın geldiği vurgulandı. Çok sayıda görevi olduğu belirtilen Erdoğan’ın, araç yakma eylemelerine, Zaman Gazetesi depolarına ve araçlarına eylem yapılması, örgütün silahlı faaliyetleri ve örgüt mensuplarının örgüt içindeki yerlerinin belirlenmesi gibi görevlendirmelerin de başında olduğu kaydedildi. Sanık Erdoğan’ın, ‘Devrimci Karargah örgütünün yöneticisi olmak, kişisel verileri ele geçirmek, sahte kimlik kullanmak’ suçlarından 21 yıldan 39 yıl 9 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.Hanefi Avcı’nın örgüt ile bağlantısını sağladığı iddia edilen sanık Necdet Kılıç için savcı Sarıkaya, sanığın evinde yapılan aramalarda örgütsel doküman ve belgelerin yer aldığını belirtti.

Yapılan telefon dinlemelerinde Kılıç’ın örgütü mensuplarıyla irtibat halinde olduğu ve örgütün devrimci gruplar ile yan yana durup iş yapma stratejisinin gereği olarak bir kısım isimleri bir araya toplamaya çalıştığı anlatıldı. Ayrıca Kılıç’ın Hanefi Avcı ile olan irtibatları neticesinde telefonların dinlenildiğini yazılan kitaptan öğrenmesi sonucu bir kısım sanık ve arkadaş çevresini dinlemeye karşı tedbir olarak telefonların kapatılması yönünde uyarılarda bulunduğu kaydedildi. Kılıç için, ‘Devrimci karargah terör örgütüne üye olmak ve silah bulundurmak’ suçlarından 8 yıl 3 aydan 16.5 yıla kadar hapis istendi. 'AVCI, JİTEMCİLERİ POLİS MESLEĞİ DIŞINDA KULLANDI'Mütalaada Hanefi Avcı ile ilgili bölümde ise, “Devrimci Karargah isimli terör örgütü ve mensuplarına bilerek ve isteyerek yardım ettiği tespit edilmiştir.” ifadeleri yer aldı. Avcı’nın sanık Necdet Kılıç’a polisin yaptığı takiplerden kurtulma yönünde yardımda bulunduğu belirtilen mütalaada, “Bu durumun yazmış olduğu ‘Haliçte Yaşayan Simonlar, Dün Devlet Bugün Cemaat’ isimli kitap içerisinde anlatılan telefon dinlemelerine ilişkin bölümde ve sanık Necdet Kılıç ile yapmış olduğu telefon görüşmelerinden anlaşılmıştır.” denildi. Savcı, Avcı’nın yazdığı kitapta, devam eden soruşturmalara yönelik yargılamayı etkileyecek nitelikte içeriklerin bulunduğunu, terörle mücadelede çalışan emniyet görevlileri ile hakim ve savcıların hedef gösterildiğini, verdiği bilgilerle soruşturma dosyasının gizliliğini ihlal ettiğini belirtti.

Avcı’nın evinde ve iş yerinde yapılan aramalarda yazmış olduğu kitabın hiçbir taslağının da bulunmadığı belirtilen mütalaada, “Kamuoyunda söz konusu kitabı bizzat kendisinin yazmadığı iddialarını güçlendirir bir durum olarak değerlendirilmiştir.” denildi. Mütalaada Avcı için, “JİTEM isimli yasa dışı yapılanma ile ilgili faaliyet yürüttüğü bilinen kişiler ve aileleriyle irtibatının polislik mesleğinin dışında bu kişileri koruyup kollayan görüntüsünü verecek ve intibaını uyandıracak şekilde irtibatının devam ettiği belirlenmiştir.” ifadeleri kullanıldı. Avcı’nın, ‘Devrimci Karargah terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek, yargı görevini yapanı etkilemek, soruşturmanın gizliliğini ihlal, verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek, terörle mücadele görev yapan kişileri terör örgütlerine hedef göstermek, vahim nitelikte silah bulundurmak’ suçlarından 22 yıl 9 aydan 49,5 yıla kadar hapsi talep edildi.Tutuksuz sanık avukat Özcan Kılıç ile ilgili olarak örgütün avrupa sorumlusu Faruk kod adlı Şemdin Şimşir’den talimat aldığı kaydedildi. Kılıç’ın örgüt üyeleriyle müvekkil-vekil ilişkisinin ötesinde şifreli konuşması, söylenenleri olduğu gibi yerine getirmesi nedeniyle örgüt üyesi olduğuna kanaat getirildiği belirtildi. Özcan’ın 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması talep edildi. Hanefi Avcı’nın eşi Şenay Avcı hakkında evlerinde ruhsat süreleri dolmuş silahları bulundurmak suçundan dava açıldığı hatırlatılan mütalaada, “Sanığın, suça konu silahların gerçek sahibi sanık Hanefi Avcı’nın eşi olması nedeniyle söz konusu yerde oturduğundan, her türlü şüpheden uzak olacak şekilde suç işleme kastı tam olarak aydınlatılamamıştır.” Denildi. Şenay Avcı’nın beraati istendi.