Bahçeli: Başbakan’a Tüm Kötü Sözlerini Aynen İade Ediyoruz
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın milliyetçilik eleştirilerine yönelik sözlerine tepkisini sürdürdü.
Bahçeli, “Başbakan’a tüm kötü sözlerini aynen iade ediyor, iftiralarının selinde bir gün boğulmaktan kaçamayacağını iyi biliyor, milli değerlerimize tahammülsüz olan dilinin çok fazla uzadığını ikazla bildirmek istiyorum.” dedi.
Partisinin Meclis grup toplantısında konuşan Devlet Bahçeli, Başbakan Erdoğan’ın milliyetçilik eleştirilerine tepki gösterdi. Bahçeli, “Başbakan Erdoğan’ın Türk milletine, Türklüğe ve Türk milliyetçiliğine karşı sergilediği seviyesiz ve sadakatsiz üslubu, son zamanlarda karşılaştığımız en çirkin, en katlanılamaz ve en kaba tavır olmuştur. Başbakan Erdoğan ısrarla Türk milliyetçiliğini ayakları altına aldığını söylemeye devam etmekte ve milli değerlerimize ardı arkasına hakaretleri sıralamaktadır.” diye konuştu.
Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Başbakan’ın milliyetçilik sözlerine yönelik eleştirilerine de "Ana muhalefet CHP’nin genel başkanı da, bu sözleri şurada söyle, burada söyle diyerek, adeta Başbakan’a mihmandarlık yapmakta, milliyetçiliğin ayaklar altına alınmasından zevk duyan bir ruh hali göstermektedir.” diye tepki gösterdi. Bahçeli şöyle devam etti: “Sayın Başbakan sen istesen de milliyetçi olamazsın, sızlansa da milliyetçiliğin kapısından geçemezsin. Çünkü senin ne birikimin, ne içinden çıktığın fikri muhitin, ne şahsi özelliklerin, ne de sicilin buna elvermez, buna imkân tanımaz. Sen, başkalarına hayranlıkla şekillenen alışkanlıklarını Türk milliyetçiliğinde bulamazsın, etnikçi ve ırkçı özelliklerini bizim aramızda nafile yere çabalasan da göremezsin. Bunun için Türk’üm diyemiyorsun, bunun için Türk milletine aidiyeti kabullenemiyorsun ve Türk bayrağını dahi ağzına alamayarak tıpkı yabancılar gibi Türkiye bayrağında karar kılıyorsun. Unutma ki, kendi değerlerine hürmet duymayanlar, kimseden saygı ve sevgi beklememelidir. Başbakan’ın milliyetçiliği ayaklar altına alması bir PKK tavsiyesidir. Türklüğü etnik bir seviyeye çekmesi yeni dostu İmralı canisinin temennisidir. Şimdilerde AKP içinden Türk olmadıklarını birden bire hatırlayan, Türk olmaktan kurtulduklarını densizliğin çamuruna saplanarak ifade edenlere çok sık rastlanmıştır.”AK Parti İstanbul Milletvekili Hakan Şükür’ün Türk olmadığına yönelik sözlerini Başbakan Erdoğan’ın Mehmet Akif Ersoy’u örnek vererek savunduğunu hatırlatan Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: "Başbakan Erdoğan, Türk olmadığını itiraf eden futbol yorumcusu milletvekili arkadaşını savunmak için merhum vatan şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u örnek vermiş ve aynen şunları söylemiştir: 'Ben Arnavut'um diyor. Mehmet Akif de bir Arnavut. Mehmet Akif bir Arnavut olarak İstiklal Marşımızın şairi. O, Mehmet Akif'i, o Türklükten çıkarıyor mu?' Öncelikle şu hususun Başbakan tarafından bilinmesi lazımdır ki; elleri öpülesi merhum şairimiz birilerini temize çıkarmak ve aklamak adına kullanılmayacak kadar yüce ve gönlümüzün müstesna ismidir. O, kökeni ne olursa olsun Türk olmuş, Türk’e mal olmuş ve Türk milletine istiklalinin manzum dizelerini yazmıştır."Hakan Şükür için "Bizim için, gaflete kapılarak açıklamalarıyla hataya düşse de göğsünde ay-yıldızı taşımış, Türk milletini sevince boğmuş ve Türkiye’nin başarısı için ter dökmüş söz konusu milletvekili ne olursa olsun Türk milletinin evladı, bir mensubudur." ifadelerini kullanan Bahçeli, şunları kaydetti: "Arnavutluk devletinin naaşını istediği, fakat Türk milletine mal olduğundan dolayı bu talebin karşılanması imkânsız olan merhum Şemsettin Sami Bey Arnavut kökenli olsa da Türk’tür ve Türk milliyetçiliğine eşsiz hizmetler yapmıştır. Bizim kimsenin etnik kökeniyle ilgili bir merakımız yoktur. Milletimizin bir parçası olmuş, Türk milletinin bir değeri olarak kalplere taht kurmuş herkes bizimdir, bizden birisidir. Herkesin tercihine saygılıyız, herkesin geldiği ve yetiştiği çevreye hürmet eder, anlayışla karşılar, insani bulur, kimseyi de dışlamayız. Sadece isteğimiz Türk milletine mensubiyetten gurur duyulması ayrılıkçı ve bölücü heveslerin kursaklarda bırakılmasıdır. Başbakan Erdoğan, yanlışlarla dolu konuşmasında doğru bir noktaya istemeden de olsa temas ederek; merhum şairimizin Arnavut kökenli olmasının kendisini Türklükten çıkarmadığını söyleyecek cesareti ne ilginçtir ki gösterebilmiştir. Türklüğümüzün içinde kökeni, mezhebi, yöresi ne olursa olsun her kardeşim ve vatandaşım bulunmaktadır. Zira Türklük bir ırkın değil, hepsinden ve her şeyden önce yaşamış, yaşanmış ve gelecekte de yaşaması ve var olması mukadder olan muhteşem bir kültürel varlığın, sosyolojik bir ihtişamın adıdır.”
Partisinin Meclis grup toplantısında konuşan Devlet Bahçeli, Başbakan Erdoğan’ın milliyetçilik eleştirilerine tepki gösterdi. Bahçeli, “Başbakan Erdoğan’ın Türk milletine, Türklüğe ve Türk milliyetçiliğine karşı sergilediği seviyesiz ve sadakatsiz üslubu, son zamanlarda karşılaştığımız en çirkin, en katlanılamaz ve en kaba tavır olmuştur. Başbakan Erdoğan ısrarla Türk milliyetçiliğini ayakları altına aldığını söylemeye devam etmekte ve milli değerlerimize ardı arkasına hakaretleri sıralamaktadır.” diye konuştu.
Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Başbakan’ın milliyetçilik sözlerine yönelik eleştirilerine de "Ana muhalefet CHP’nin genel başkanı da, bu sözleri şurada söyle, burada söyle diyerek, adeta Başbakan’a mihmandarlık yapmakta, milliyetçiliğin ayaklar altına alınmasından zevk duyan bir ruh hali göstermektedir.” diye tepki gösterdi. Bahçeli şöyle devam etti: “Sayın Başbakan sen istesen de milliyetçi olamazsın, sızlansa da milliyetçiliğin kapısından geçemezsin. Çünkü senin ne birikimin, ne içinden çıktığın fikri muhitin, ne şahsi özelliklerin, ne de sicilin buna elvermez, buna imkân tanımaz. Sen, başkalarına hayranlıkla şekillenen alışkanlıklarını Türk milliyetçiliğinde bulamazsın, etnikçi ve ırkçı özelliklerini bizim aramızda nafile yere çabalasan da göremezsin. Bunun için Türk’üm diyemiyorsun, bunun için Türk milletine aidiyeti kabullenemiyorsun ve Türk bayrağını dahi ağzına alamayarak tıpkı yabancılar gibi Türkiye bayrağında karar kılıyorsun. Unutma ki, kendi değerlerine hürmet duymayanlar, kimseden saygı ve sevgi beklememelidir. Başbakan’ın milliyetçiliği ayaklar altına alması bir PKK tavsiyesidir. Türklüğü etnik bir seviyeye çekmesi yeni dostu İmralı canisinin temennisidir. Şimdilerde AKP içinden Türk olmadıklarını birden bire hatırlayan, Türk olmaktan kurtulduklarını densizliğin çamuruna saplanarak ifade edenlere çok sık rastlanmıştır.”AK Parti İstanbul Milletvekili Hakan Şükür’ün Türk olmadığına yönelik sözlerini Başbakan Erdoğan’ın Mehmet Akif Ersoy’u örnek vererek savunduğunu hatırlatan Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: "Başbakan Erdoğan, Türk olmadığını itiraf eden futbol yorumcusu milletvekili arkadaşını savunmak için merhum vatan şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u örnek vermiş ve aynen şunları söylemiştir: 'Ben Arnavut'um diyor. Mehmet Akif de bir Arnavut. Mehmet Akif bir Arnavut olarak İstiklal Marşımızın şairi. O, Mehmet Akif'i, o Türklükten çıkarıyor mu?' Öncelikle şu hususun Başbakan tarafından bilinmesi lazımdır ki; elleri öpülesi merhum şairimiz birilerini temize çıkarmak ve aklamak adına kullanılmayacak kadar yüce ve gönlümüzün müstesna ismidir. O, kökeni ne olursa olsun Türk olmuş, Türk’e mal olmuş ve Türk milletine istiklalinin manzum dizelerini yazmıştır."Hakan Şükür için "Bizim için, gaflete kapılarak açıklamalarıyla hataya düşse de göğsünde ay-yıldızı taşımış, Türk milletini sevince boğmuş ve Türkiye’nin başarısı için ter dökmüş söz konusu milletvekili ne olursa olsun Türk milletinin evladı, bir mensubudur." ifadelerini kullanan Bahçeli, şunları kaydetti: "Arnavutluk devletinin naaşını istediği, fakat Türk milletine mal olduğundan dolayı bu talebin karşılanması imkânsız olan merhum Şemsettin Sami Bey Arnavut kökenli olsa da Türk’tür ve Türk milliyetçiliğine eşsiz hizmetler yapmıştır. Bizim kimsenin etnik kökeniyle ilgili bir merakımız yoktur. Milletimizin bir parçası olmuş, Türk milletinin bir değeri olarak kalplere taht kurmuş herkes bizimdir, bizden birisidir. Herkesin tercihine saygılıyız, herkesin geldiği ve yetiştiği çevreye hürmet eder, anlayışla karşılar, insani bulur, kimseyi de dışlamayız. Sadece isteğimiz Türk milletine mensubiyetten gurur duyulması ayrılıkçı ve bölücü heveslerin kursaklarda bırakılmasıdır. Başbakan Erdoğan, yanlışlarla dolu konuşmasında doğru bir noktaya istemeden de olsa temas ederek; merhum şairimizin Arnavut kökenli olmasının kendisini Türklükten çıkarmadığını söyleyecek cesareti ne ilginçtir ki gösterebilmiştir. Türklüğümüzün içinde kökeni, mezhebi, yöresi ne olursa olsun her kardeşim ve vatandaşım bulunmaktadır. Zira Türklük bir ırkın değil, hepsinden ve her şeyden önce yaşamış, yaşanmış ve gelecekte de yaşaması ve var olması mukadder olan muhteşem bir kültürel varlığın, sosyolojik bir ihtişamın adıdır.”