Kar ve Tipi Altında Tarihi Canlandırdılar
Sultan 2. Abdülhamid tarafından, 1889 yılında kurulan ve bugüne kadar önemli isimler yetiştiren "Erzurum Lisesi"nin, tarihe ışık tutması ve gelecek nesillere daha iyi aktarılabilmesi için hazırlanan belgeselin çekimleri gerçek görüntüleri aratmadı.
Belgesel çekimlerinde yer alan, Sarıkamış Harekatı'na katılan askerlere sırtlarında erzak taşıyan öğrencilerin canlandırıldığı bölüm kar yağışı ve tipi altında çekildi.
Erzurum-Pasinler karayolu üzerindeki Nebi Hanları mevkisinde çekilen bölümde öğrenciler, kar ve tipiye aldırmadan dağda saatlerce yürüdü.
Tarihi Erzurum Lisesi Müdürü Selami Güneş, cepheye erzak götürecek olan öğrencilere okul bahçesinde hitaben bir konuşma yapıktan sonra, öğrenciler sırtlarına aldıkları torbalarla yola koyuldu.
Belgesel projesini hazırlayan Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyelerinden Murat Bulut, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tarihi belgeseli çekerken, her ayrıntıyı düşündüklerini söyledi.
Sarıkamış Harekatı'na katılan askerlere erzak götüren öğrencilere dönemin okul müdürünün bir konuşma yaptığını hatırlatan Bulut, şunları kaydetti:
"Tarihi Erzurum Lisesi'nin belgesel çekimlerini çok ince ayrıntılarla yapıyoruz. Belgeselin içerisinde yer alan bir bölümde ise 1924 yılında yapılan Sarıkamış Harekatı sırasında askerimiz Sarıkamış'ta erzak sıkıntısı yaşıyor ve Erzurum'dan cepheye mühimmat erzak taşınması gerekiyor fakat o dönemde herkes cephede olduğu için Erzurum Lisesi öğrencilerine bu görev düşüyor. Erzakları torbalara koyarak sırtlarına alan öğrenciler Nebi Hanları denilen mevkiye zor şartlarda götürüyor. O dönemde tabi hava şartlarımız çok uygun değildi bugün de biz özellikle bu havanın olmasını istedik. O günün şartlarına göre aynıydı. Erzurum Lisesi önündeki konuşma sahnesinin ardından Nebi Hanları mevkisinde çekimleri yaptık."
Bulut, belgesel çekimleri kapsamında 160 kişiyle röportaj yaptıklarını ve okulun tarihinin en ince ayrıntılarını dikkate aldıklarını dile getirdi.
Cepheye erzak taşıyan öğrencilerin bir çoğunun o dönemde çeşitli hastalıklara yakalanarak okula devam etmediklerini hatırlatan Bulut, "Bu sahneleri çekmek gerçekten bizim için de zor oldu. Belgesel tamamlandığında tarihi Erzurum Lisesi'nin, tarihe damga vuran yönlerini herkes daha iyi bilecek" diye konuştu.
- "Sanki o anı yeniden yaşadım"
Belgeselde rol alan okulun müdürü Güneş de tarihi canlandırırken duygulandığını ve göz yaşlarını zor tuttuğunu söyledi.
Yaklaşık bir yıl önce başladıkları belgesel çekimlerinin kendileri için büyük önem taşıdığını belirten Güneş, şöyle devam etti:
"Sultan 2. Abdülhamid tarafından okulumuzun tarihi misyonunu anlatmak için çıktığımız yolda karşılaştıklarım beni çok duygulandırdı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ziyaret ettiği ve önem verdiği okulların arasında yer alan burada müdür olmak ve tarihi canlandırmak farklı. O dönemde okulun müdürü erzak taşıyan öğrencilere hitaben yaptığı konuşmayı canlandırırken çok duygulandım. Sanki o anı yeniden yaşadım. O günü hatırlayınca bugün 93 yaşında olup ve okulumuzdan mezun olan insanların anlattıklarını sanki ben yaşadım. Gözlerim doldu ve duygulandım. Bugün çocukların karşısında olunca bu ülkenin, bu okulun bizlere basit bırakılmadığını bir kez daha anladım. Çocuklarımız ellerinde torbalarla oraya gitmişler. Tarihi belgelerde bu var. Tipide, karda hastalanıp ertesi yıl okula gelmedikleri belgelerle günümüze yansıyor. Bunu bilmek insanı duygulandırıyor ve bunu canlandırmak da bizlere ayrı bir gurur veriyor."
Kaynak: AA
Erzurum-Pasinler karayolu üzerindeki Nebi Hanları mevkisinde çekilen bölümde öğrenciler, kar ve tipiye aldırmadan dağda saatlerce yürüdü.
Tarihi Erzurum Lisesi Müdürü Selami Güneş, cepheye erzak götürecek olan öğrencilere okul bahçesinde hitaben bir konuşma yapıktan sonra, öğrenciler sırtlarına aldıkları torbalarla yola koyuldu.
Belgesel projesini hazırlayan Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyelerinden Murat Bulut, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tarihi belgeseli çekerken, her ayrıntıyı düşündüklerini söyledi.
Sarıkamış Harekatı'na katılan askerlere erzak götüren öğrencilere dönemin okul müdürünün bir konuşma yaptığını hatırlatan Bulut, şunları kaydetti:
"Tarihi Erzurum Lisesi'nin belgesel çekimlerini çok ince ayrıntılarla yapıyoruz. Belgeselin içerisinde yer alan bir bölümde ise 1924 yılında yapılan Sarıkamış Harekatı sırasında askerimiz Sarıkamış'ta erzak sıkıntısı yaşıyor ve Erzurum'dan cepheye mühimmat erzak taşınması gerekiyor fakat o dönemde herkes cephede olduğu için Erzurum Lisesi öğrencilerine bu görev düşüyor. Erzakları torbalara koyarak sırtlarına alan öğrenciler Nebi Hanları denilen mevkiye zor şartlarda götürüyor. O dönemde tabi hava şartlarımız çok uygun değildi bugün de biz özellikle bu havanın olmasını istedik. O günün şartlarına göre aynıydı. Erzurum Lisesi önündeki konuşma sahnesinin ardından Nebi Hanları mevkisinde çekimleri yaptık."
Bulut, belgesel çekimleri kapsamında 160 kişiyle röportaj yaptıklarını ve okulun tarihinin en ince ayrıntılarını dikkate aldıklarını dile getirdi.
Cepheye erzak taşıyan öğrencilerin bir çoğunun o dönemde çeşitli hastalıklara yakalanarak okula devam etmediklerini hatırlatan Bulut, "Bu sahneleri çekmek gerçekten bizim için de zor oldu. Belgesel tamamlandığında tarihi Erzurum Lisesi'nin, tarihe damga vuran yönlerini herkes daha iyi bilecek" diye konuştu.
- "Sanki o anı yeniden yaşadım"
Belgeselde rol alan okulun müdürü Güneş de tarihi canlandırırken duygulandığını ve göz yaşlarını zor tuttuğunu söyledi.
Yaklaşık bir yıl önce başladıkları belgesel çekimlerinin kendileri için büyük önem taşıdığını belirten Güneş, şöyle devam etti:
"Sultan 2. Abdülhamid tarafından okulumuzun tarihi misyonunu anlatmak için çıktığımız yolda karşılaştıklarım beni çok duygulandırdı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ziyaret ettiği ve önem verdiği okulların arasında yer alan burada müdür olmak ve tarihi canlandırmak farklı. O dönemde okulun müdürü erzak taşıyan öğrencilere hitaben yaptığı konuşmayı canlandırırken çok duygulandım. Sanki o anı yeniden yaşadım. O günü hatırlayınca bugün 93 yaşında olup ve okulumuzdan mezun olan insanların anlattıklarını sanki ben yaşadım. Gözlerim doldu ve duygulandım. Bugün çocukların karşısında olunca bu ülkenin, bu okulun bizlere basit bırakılmadığını bir kez daha anladım. Çocuklarımız ellerinde torbalarla oraya gitmişler. Tarihi belgelerde bu var. Tipide, karda hastalanıp ertesi yıl okula gelmedikleri belgelerle günümüze yansıyor. Bunu bilmek insanı duygulandırıyor ve bunu canlandırmak da bizlere ayrı bir gurur veriyor."