Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz Açıklaması
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Barzani’ye ait bir televizyon kanalında Türkiye’ye ait yedi şehrin Kürdistan haritasında gösterilmesi ile ilgili açıklamasında, "Biz ciddiye almazsak kendi yaptığı ile kalır.
'Lafı sahibi çoğaltır' derler. Ciddiye almazsanız ciddi görülecek bir husus değildir” dedi.
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, çeşitli açılışlar gerçekleştirmek üzere karayolu ile Ankara’dan Sivas’ın Gemerek ilçesine geldi. Gemerek’te bir dizi açılış gerçekleştiren Yılmaz, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Barzani’ye ait bir televizyon kanalında Türkiye’ye ait yedi ilin Kürdistan haritası üzerinde gösterilmesinin sorulması üzerine Bakan Yılmaz, "Doğru bir şey değildir. Herkes her istediğini söyleyebilir ama bunu söylerken de söylediğinin arkasında durabilmesi lazım. O yapıların bu söylediğinin arkasında durabileceğine inanan kimse var mı? Yok. Yapamayacağı bir şeyin arkasında duramayacağı bir şeyi kişilerin söylememesi lazım. Dolayısıyla biz söylenmemesi gerekirdi diye düşünüyoruz. O söyledi tamam ama bizim de ciddiye almamamız gerekiyor. Özü de bu ciddiye aldığımız sürece o yapmış olduğu şeyin doğru olduğunu düşünür. Biz ciddiye almazsak bu söz kendi yaptığı ile kalır. Lafı sahibi çoğaltır derler. Bizim şimdi bu şeyi konuşmakla, hatta ona cevap vermekle ona ilave bir de önem atfediyoruz. Dolayısıyla ciddiye almazsanız ciddi görülecek bir husus değildir. Kendi kabuğunda, kendi çevresinde kalır diye düşünüyorum. Daha önceleri bunu Türkiye’de çok yaptılar. Hatay’ı Suriye'de göstermişlerdir. İstanbul’u bir başka yer göstermişlerdir. Herkesin kendince bir kızıl elması, bir hedefi vardır ama bunu yapabilmek için bu sözün arkasında durabilmek gerekir. Bizim Türkiye olarak kendi topraklarımızdan hariç, hiç kimsenin bir karış toprağında gözümüz yok. Bunun için biz yurtta barış dünyada barış istiyoruz. Bunu da samimi olarak söylüyoruz. Bu coğrafyanın da en güçlü devletiyiz. Dolayısıyla biz komşularımızın da barışçıl, dost, kardeşçe yaklaşım göstermesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu yapılanlar dostluğa, kardeşliğe yakışır mı? Uygun olur mu? Hadi o kendisi yapıyor ama, 'Dışarıda ne algılanır' diye düşünmesi lazım ve ona göre davranması lazım. Ben bunu ciddiye alınacak bir husus olarak görmüyorum” dedi.
'Kabine değişikliğinde Ulaştırma Haberleşme ve Denizcilik Bakanlığına getirileceği' iddiasını da değerlendiren Yılmaz, "Benim hiç haberim yok. Bilgim yok. Buna tek karar verecek Sayın Başbakandır ama ben hep şunu söylemişimdir: Misafirsin bu hanede ey gönül, ev sahibi ne derse olur” şeklinde konuştu.
Muhsin Yazıcıoğlu’nun geçirdiği helikopter kazasının görüntülerinin sorulması üzerine Yılmaz, Muhsin Yazıcıoğlu'nun Sivas'ın gurur olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Allah mekanını cennet eylesin. Benim de arkadaşım. Bunu çok net söylüyorum yani. Bu görüntüleri haberde gördüm. Gerçekten üzüldüm, yüreğim burkuldu. 'Yüreğim ezildi' derler ya, yüreğim ezildi. Yani ben üzüldüm ama benden daha fazla üzülenler var. Yani cennetlik bir annesi var. Annesi daha fazla üzülmüştür. Kardeşi var, Yusuf ağabey daha fazla üzülmüştür. Eşi var çocukları var. Furkan da görmüş. Muhsin Bey'in oğlu. Dolayısıyla bunu göstermekle bir şey ortay koyamazlar. Şu anda Muhsin Bey'le ilgili dava açılmış, Malatya'da devam ediyor. O mahkeme yayın yasağı getirdi. Kim ne biliyorsa, elinde ne belge varsa annesini, ailesini, çocuklarını ve sevenlerini üzmeden, rahatsız etmeden ne bilgisi ne belgesi varsa hepsini Malatya'daki savcılığa versin. Hak ve hakikat yerine gelsin. Bu hakkın, hakikatin, gerçeğin ortaya çıkmasını biz isteriz. Söyleyeceğim şey Allah mekanını cennet etsin."
Bakan Yılmaz, daha sonra Gemerek’ten ayrılarak Şarkışla ilçesine hareket etti.
Kaynak: İHA
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, çeşitli açılışlar gerçekleştirmek üzere karayolu ile Ankara’dan Sivas’ın Gemerek ilçesine geldi. Gemerek’te bir dizi açılış gerçekleştiren Yılmaz, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Barzani’ye ait bir televizyon kanalında Türkiye’ye ait yedi ilin Kürdistan haritası üzerinde gösterilmesinin sorulması üzerine Bakan Yılmaz, "Doğru bir şey değildir. Herkes her istediğini söyleyebilir ama bunu söylerken de söylediğinin arkasında durabilmesi lazım. O yapıların bu söylediğinin arkasında durabileceğine inanan kimse var mı? Yok. Yapamayacağı bir şeyin arkasında duramayacağı bir şeyi kişilerin söylememesi lazım. Dolayısıyla biz söylenmemesi gerekirdi diye düşünüyoruz. O söyledi tamam ama bizim de ciddiye almamamız gerekiyor. Özü de bu ciddiye aldığımız sürece o yapmış olduğu şeyin doğru olduğunu düşünür. Biz ciddiye almazsak bu söz kendi yaptığı ile kalır. Lafı sahibi çoğaltır derler. Bizim şimdi bu şeyi konuşmakla, hatta ona cevap vermekle ona ilave bir de önem atfediyoruz. Dolayısıyla ciddiye almazsanız ciddi görülecek bir husus değildir. Kendi kabuğunda, kendi çevresinde kalır diye düşünüyorum. Daha önceleri bunu Türkiye’de çok yaptılar. Hatay’ı Suriye'de göstermişlerdir. İstanbul’u bir başka yer göstermişlerdir. Herkesin kendince bir kızıl elması, bir hedefi vardır ama bunu yapabilmek için bu sözün arkasında durabilmek gerekir. Bizim Türkiye olarak kendi topraklarımızdan hariç, hiç kimsenin bir karış toprağında gözümüz yok. Bunun için biz yurtta barış dünyada barış istiyoruz. Bunu da samimi olarak söylüyoruz. Bu coğrafyanın da en güçlü devletiyiz. Dolayısıyla biz komşularımızın da barışçıl, dost, kardeşçe yaklaşım göstermesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu yapılanlar dostluğa, kardeşliğe yakışır mı? Uygun olur mu? Hadi o kendisi yapıyor ama, 'Dışarıda ne algılanır' diye düşünmesi lazım ve ona göre davranması lazım. Ben bunu ciddiye alınacak bir husus olarak görmüyorum” dedi.
'Kabine değişikliğinde Ulaştırma Haberleşme ve Denizcilik Bakanlığına getirileceği' iddiasını da değerlendiren Yılmaz, "Benim hiç haberim yok. Bilgim yok. Buna tek karar verecek Sayın Başbakandır ama ben hep şunu söylemişimdir: Misafirsin bu hanede ey gönül, ev sahibi ne derse olur” şeklinde konuştu.
Muhsin Yazıcıoğlu’nun geçirdiği helikopter kazasının görüntülerinin sorulması üzerine Yılmaz, Muhsin Yazıcıoğlu'nun Sivas'ın gurur olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Allah mekanını cennet eylesin. Benim de arkadaşım. Bunu çok net söylüyorum yani. Bu görüntüleri haberde gördüm. Gerçekten üzüldüm, yüreğim burkuldu. 'Yüreğim ezildi' derler ya, yüreğim ezildi. Yani ben üzüldüm ama benden daha fazla üzülenler var. Yani cennetlik bir annesi var. Annesi daha fazla üzülmüştür. Kardeşi var, Yusuf ağabey daha fazla üzülmüştür. Eşi var çocukları var. Furkan da görmüş. Muhsin Bey'in oğlu. Dolayısıyla bunu göstermekle bir şey ortay koyamazlar. Şu anda Muhsin Bey'le ilgili dava açılmış, Malatya'da devam ediyor. O mahkeme yayın yasağı getirdi. Kim ne biliyorsa, elinde ne belge varsa annesini, ailesini, çocuklarını ve sevenlerini üzmeden, rahatsız etmeden ne bilgisi ne belgesi varsa hepsini Malatya'daki savcılığa versin. Hak ve hakikat yerine gelsin. Bu hakkın, hakikatin, gerçeğin ortaya çıkmasını biz isteriz. Söyleyeceğim şey Allah mekanını cennet etsin."
Bakan Yılmaz, daha sonra Gemerek’ten ayrılarak Şarkışla ilçesine hareket etti.