Ödemiş’te Düzenlenen Uluslararası Muzaffer Şerif Sempozyumu Sona Erdi
Ödemiş Belediyesi tarafından düzenlenen Uluslararası Muzaffer Şerif Sempozyumu Pazartesi günü düzenlenen oturumlarla son buldu.
Pazar sabahı başlayan sempozyumda Pazartesi günü de dört ayrı oturumla Ödemiş’ten çıkan büyük bilim insanı Muzaffer Şerif anlatıldı.
Üniversite öğrencilerinin yoğun katılım gösterdiği sempozyumun ikinci ve son gününün ilk konuşmacısı Ankara Üniversitesi’ne Prof. Dr. Kurtuluş Kayalı oldu.
Kayalı, Muzaffer Şerif Başoğlu’na dair okuma serüveninin kısa bir hikâyesini katılımcılarla paylaştı. Sempozyumun ilk gününün ikinci oturumunun yöneticisi Talat Halman’ın rahatsızlığından dolayı katılamaması onun yerine yine Prof. Dr. Kurtuluş Kayalı’nın oturumu yönetmesi ile 2 gün boyunca Kayalı fazla mesai yaparak Ödemişlileri Muzaffer Şerif’i anlattı.
Kayalı, Muzaffer Şerif’in Hilmi Ziya Ülken’in önderliğindeki İnsan dergisini çıkaran ekipte yer aldığını belirterek, Nurullah Ataç ve Sabahattin Eyuboğlu ile birlikte bu dergide çalıştığını anlattı. Kayalı, Muzaffer Şerif’i Türkiye’ye hapsetmenin Muzaffer Şerif’i anlamamak olduğuna da vurgu yaparak, Muzaffer Şerif’in fikirlerinin bir partiyle sınırlanamayacağını da kaydetti.
Kayalı’nın ardından Sezen Zeytinoğlu’nun yönetiminde Anadolu Üniversitesinden Ayfer Kayaoğlu Muzaffer Şerif’in gruplararası ilişkiler kuramının teorik ve politik önemini anlattı. Daha sonra Özyeğin Üniversitesinden Ayfer Dost Ergenlik döneminde sosyal psikolojik bir bakış Muzaffer Şerif’in bütünleştirici psikoloji yaklaşımını paylaştı.
Berlin Berghoff F.’den Sibel Atasayı ise Muzaffer Şerif uluslararası barış politikalarına katkısı ve pratikten önerilerini paylaştı. Öğle yemeği arasının ardından ODTÜ’den Olcay İmamoğlu, “Muzaffer Şerif’i düşünürken anılar ve anlamlar” isimli sunumunu yaptı.
Daha sonra yuvarlak masa oluşturularak “Şerif’ten sonra Türkiye’de sosyal psikoloji” konusu ele alındı. Burada da ODTÜ Psikoloji Bölüm Başkanı Nebi Sümer, Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölüm Başkanı Diane Sunar, Kültür Üniversitesi Psikoloji Bölüm Başkanı Tülay Bozkurt, Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Hale Bolak Boratav konuştu.
Uluslararası Muzaffer Şerif Sempozyumu dilek ve temenniler bölümü ile son buldu.
Kaynak: İHA
Üniversite öğrencilerinin yoğun katılım gösterdiği sempozyumun ikinci ve son gününün ilk konuşmacısı Ankara Üniversitesi’ne Prof. Dr. Kurtuluş Kayalı oldu.
Kayalı, Muzaffer Şerif Başoğlu’na dair okuma serüveninin kısa bir hikâyesini katılımcılarla paylaştı. Sempozyumun ilk gününün ikinci oturumunun yöneticisi Talat Halman’ın rahatsızlığından dolayı katılamaması onun yerine yine Prof. Dr. Kurtuluş Kayalı’nın oturumu yönetmesi ile 2 gün boyunca Kayalı fazla mesai yaparak Ödemişlileri Muzaffer Şerif’i anlattı.
Kayalı, Muzaffer Şerif’in Hilmi Ziya Ülken’in önderliğindeki İnsan dergisini çıkaran ekipte yer aldığını belirterek, Nurullah Ataç ve Sabahattin Eyuboğlu ile birlikte bu dergide çalıştığını anlattı. Kayalı, Muzaffer Şerif’i Türkiye’ye hapsetmenin Muzaffer Şerif’i anlamamak olduğuna da vurgu yaparak, Muzaffer Şerif’in fikirlerinin bir partiyle sınırlanamayacağını da kaydetti.
Kayalı’nın ardından Sezen Zeytinoğlu’nun yönetiminde Anadolu Üniversitesinden Ayfer Kayaoğlu Muzaffer Şerif’in gruplararası ilişkiler kuramının teorik ve politik önemini anlattı. Daha sonra Özyeğin Üniversitesinden Ayfer Dost Ergenlik döneminde sosyal psikolojik bir bakış Muzaffer Şerif’in bütünleştirici psikoloji yaklaşımını paylaştı.
Berlin Berghoff F.’den Sibel Atasayı ise Muzaffer Şerif uluslararası barış politikalarına katkısı ve pratikten önerilerini paylaştı. Öğle yemeği arasının ardından ODTÜ’den Olcay İmamoğlu, “Muzaffer Şerif’i düşünürken anılar ve anlamlar” isimli sunumunu yaptı.
Daha sonra yuvarlak masa oluşturularak “Şerif’ten sonra Türkiye’de sosyal psikoloji” konusu ele alındı. Burada da ODTÜ Psikoloji Bölüm Başkanı Nebi Sümer, Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölüm Başkanı Diane Sunar, Kültür Üniversitesi Psikoloji Bölüm Başkanı Tülay Bozkurt, Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Hale Bolak Boratav konuştu.
Uluslararası Muzaffer Şerif Sempozyumu dilek ve temenniler bölümü ile son buldu.