Chp'li Başkan Aday Adayı İzcioğlu, Tarımdaki Gerçekleri Anlattı

CHP Selçuk Belediye Başkanı aday adayı Sabahattin İzcioğlu, Selçuk Ziraat Odası Başkanı İbrahim Erdallı ile ziraat ve hayvancılık üzerine konuştu.

Chp'li Başkan Aday Adayı İzcioğlu, Tarımdaki Gerçekleri Anlattı
İzcioğlu ile Oda başkanı Erdallı Selçuk’un ziraat ve hayvancılıkla ilgili sorunlarını masaya yatırdılar.
Selçuk Ziraat Odası Başkanı İbrahim Erdallı, kendisinin aynı zaman da İzmir il Koordinasyon kurulu Başkanı da olduğunu, 21 ilçeyi temsil ettiklerini, bu ilçeler de toplam 158 bin üyeleri olduğunu, bu nedenle görevleri arasında Selçuk ziraatçılarının sorunlarıyla uğraşmanın yanında, bu 21 ilçenin sorunlarını da genel merkeze aktardıklarını belirtti.

Devletin tam olarak bir tarım politikası olmadığını, yanlış politikalar nedeniyle pamuk ekiminin Selçuk’ta bittiğini, hayvancılığın ise hemen hemen sona erdiğini, tarım müdürlüklerine bağlı olan( ÇKS) yani Çiftçi Kayıt Sistemi bölümünün, elindeki verilere göre çiftçiye hangi bölgede ne ekeceğine karar vermesini istediklerini Oda Başkanı Erdallı, hatta bu işin Ziraat Odalarına verilmesi konusunda çalışmalar yapıldığını eğer Odalara verirlerse bunun doğru bir karar olduğunu ifade etti.

Ziraat Odalarının Yerel Yönetimlerden çok daha fazla yetkiye ve etkiye sahip olduğunu, 785 şube ve dört milyona yakın üyesiyle büyük bir güç olarak, kendi alanlarında ihracat, ithalat yapabileceklerini, laboratuarlar açabileceklerini, işletmeler kurabileceklerini, hatta çiftçi çocuklarına burs bile verebilecek yönetmelikleri olduğu konusunda araştırma yaptığını hatırlatan İzcioğlu, aslında ziraat odalarının yerel yönetime destek vermeleri gerektiğini tüm bu kadar etki ve yetkiye rağmen, ufak ve orta çiftçinin zor durumda olduğunu, hayvancılığın çöktüğü, kurufasulyenin bile dış ülkelerden alındığını söyledi.

Ziraat Odasının bu kadar büyük bir teşkilatlarıyla yerel yönetimlerin ortak olarak neler yapılabileceğini soran İzcioğlu’na cevap veren Erdallı, tarıma dayalı sanayinin olması gerektiğini belirterek; "Kendi ürünümüzü kendimiz işlemek istiyoruz. En basit misali bugün Selçuk ta sadece 2 milyon kilo aromalık mal çıkıyor. Bu malın alıcı olmadığında işleyecek kuruluş olmadığından çöpe gidiyor. Ayrıca bugün Selçuk’un arazilerinin yüzde 30'unun hazine arazisi, yani hazine arazilerinin değerlendirilmesini istiyoruz. Şu an 70 çiftçimizin yıllardır ektiği hazine arazilerine söküm tebligatı geldi, bu çiftçilerimiz mağdur oluyor" dedi.

Bu kadar geniş yetkiye sahip ziraat odalarının kendilerinin tarım politikası geliştirip geliştiremeyeceğini, örnek olarak şu an kullandığımız zeytin yağının var olan fabrikaların sıcak yöntem uygulaması ile kalitesinin çok düştüğünü, ama Bodrum gibi bir yerin bile geleceğini turizmden çok doğal yöntemlerle zeytin yağı elde ederek buna bağladığını ve AB ülkelerine litresi 25 Euro dan zeytin yağı ihraç ettiğini örnek alınarak, bu gibi çalışmalar düşünüp düşünmediklerini soran İzcioğlu’na cevap veren Erdallı, Ekonomik sıkıntıları olduğunu, halen var olan Selçuk Üretici Birliği'nin bile gereken işlevini yapamadığını, devletin hazine arazilerini işletenlere destek vermediğini, bir de buradaki çiftçilerin çiftçiliği bir yaşam biçimi olarak görmesi ortak iş yapma alışkanlığı olmaması bazı sorunları çözmede engel olduğunu, aslında Selçuk’ta acilen bir meyve suyu fabrikasına, bir salça fabrikasına ihtiyaç olduğunu ifade etti.

Daha somut olarak istek ve önerilerini soran İzcioğlu’na, cevap veren Erdallı, yerel yönetimlerin kesinlikle tarım arazilerini imara açmamalarını, mutlaka Belediye Meclis’i oluşturulurken çiftçilerden de bu mecliste yer verilmesini, istediklerini, en kısa zamanda meyve suyu ve salça fabrikası yapımı çalışmalarına başlatılmasını, hazine arazilerinin tarıma açılması konusunda destek verilmesini isteyerek konuşmasını bitirdi.
Kaynak: İHA