Stk'lar Kadumi ve Turan İçin Bir Araya Geldi

Çeşitli sivil toplum kuruluşları, İletişim Platformu Derneği, Medya Derneği, Medya İşçileri Sendikası, Medya Sanat Merkezi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Türkiye Gazeteciler Sendikası'nın çağrısıyla Galatasaray Lisesi önünde bir araya geldi. Grup ellerinde Türkçe ve İngilizce, "Türkiye, Başar ve Metin için harekete geç", "Adalet için sen de ses ver", "Başar nerede?" yazılı dövizler taşıdı.

Grup adına açıklama yapan yazar Ardan Zentürk, gazetecilerin, savaşın neden olduğu "sessiz çığlıkları" gün yüzüne çıkarmak için tüm tehlikelere rağmen görev yaptıklarını söyledi.

Gazetecilerin bu zorlu görev sırasında tutuklanabileceğini, işkence görebileceğini ve ölüdürülebileceğini anlatan Zentürk, gazetecilerin tek silahlarının kamera, fotoğraf makinesi ve ses kayıt cihazı olduğunu kaydetti.

Zentürk, sivil toplum kuruluşu Press Emblem Campaign (PEC) verilerine göre, bu yıl içinde 13'ü Suriye'de 26 ülkede en az 90 gazetecinin hayatını kaybettiğini aktardı.

Zentürk, Suriye'de kaçırıldıktan sonra serbest bırakılan Türk gazetecilerin olduğunu dile getirerek, Cüneyt Ünal'ın 3 ay tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakıldığını ancak Başar Kadumi'den yaklaşık 1,5 yıldır haber alınamadığını söyledi.

TRT muhabiri Metin Turan'ın da Mısır'da askeri darbe sonrası gözaltına alındığını hatırlatan Zentürk, "Turan, tam 96 gündür tutuklu. Mesleği gereği bulunduğu bir camide tutuklanan Turan'ın tutukluluk süresi sürekli uzatılıyor. Bu tutuklamaların siyasi bir tarafı var. Suriye'de Esed yönetiminin, Mısır'da ise askeri cuntanın, Türkiye ile yaşadıkları sorunları, mesleklerini icra eden gazeteciler üzerinden dışa vurduğu gözleniyor" dedi.

Gazetecilerin serbest bırakılması için çaba gösteren herkese teşekkür eden Zentürk, "Ulusal ve uluslararası meslek örgütlerini, tutuklu meslektaşlarımızın serbest bırakılması, özgür medya kanallarının açılması için Şam ve Kahire yönetimlerine baskı yapmaya davet ediyoruz" ifadesini kullandı.

Arzu Kadumi de eşinden 458 gündür haber alamadığını, Suriye'nin bu konudaki sessizliğini sürdürdüğünü söyledi.

Eşinin hayatta olup olmadığını dahi bilmediklerini belirten Kadumi, "Onun akıbeti Suriye'nin sorumluluğundadır ve onu bize bildirmek zorundadır" dedi.

Metin Turan'ın ağabeyi Çetin Turan da kardeşinin tutukluluk süresinin 45 gün daha uzatıldığını, kardeşinin bir an önce oradan kurtulup eve dönmesini beklediklerini kaydetti.