150 Yıl Önce Oluştuğu Bildirilen Çukur Gizemini Koruyor
Beşiri ilçesine bağlı Çevrimova köyünde yaklaşık 150 yıl önce oluştuğu iddia edilen 50 metre çapında ve 8 metre derinliğindeki çukur gizemini koruyor.
Çevrimova köylülerinin çukurun oluşumuyla ilgili babaları ve dedelerine dayandırdığı iki iddia bulunuyor. Birinci iddia çukurun yıldırım düşmesi sonucu oluştuğu, diğer iddia ise araziye düşen göktaşı sonucu oluştuğu yönünde.
Köylüler, yakın zamanda çukurun, içinde yer aldığı arazi sahibi tarafından hafriyatla doldurulduğunu söylerken, çukurla ilgili bugüne kadar hiçbir bilimsel araştırma yapılmadığını belirtti.
Çevrimova Köyü Muhtarı Cafer Konaç, babasından ve dedesinden rivayetle, çukurun yıldırım düşmesi sonucunda oluştuğunun yıllardır konuşulduğunu ifade ederek, ''Yıllardır buna Yıldırım Gölü diyorlar, Kürtçe Gola Bruske diyoruz, biz bu şekilde biliyoruz. Dedem yıldırım düşmüş diyordu. Yıldırımdan dolayı o çukur o şekilde açılmış diyorlardı. Sudan bahsedenler de oldu. Çukurda taş görüldüğünden de bahsedenler var'' dedi.
65 yaşındaki çoban Ömer Şahin ise büyüklerinden yıldırım ve göktaşı düştüğüne ilişkin hikayeler dinlediklerini ifade ederek, ''Hep yıldırım düşmesi olduğunu duyduk, gökten taş düştüğünden de bahsedenler var, onu da söylüyorlar ama biz içinde taş görmedik. İnşaat hafriyatıyla doldurulmadan önce çukur 7-8 metre derinliğindeydi'' diye konuştu.
Arazi sahibi Mehmet Ekrem Onat ise çukuru hafriyatla doldurulduğunu kaydederek, ''ben görmedim, babam da, dedem de görmedi. 200 yıl önce belki de daha da geçmişte olmuş. Yıldırım düşmüş diyorlar, çukura da Gola Bruske diyorlar. Çukur oluştuğunda derine doğru gittikçe daralan bir şekli vardı. Taş yoktu bildiğiniz toprak çökmüştü'' dedi.
-Çukur elli metre çapında ve sekiz metre derinliğinde-
Çukurda incelemelerde bulunan Jeoloji Mühendisi Murat Altun, çukurun yıldırım ve göktaşı dışında başka bir nedenden oluşma ihtimalinin daha fazla olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:
''Çok farklı görünüyor. Etrafta da hala belirgin bir kayma ve eğim var. Bölge de çöküntü depremleri oluyor. Çöküntü depremler ses de çıkarır bölgeyi de sarsar. O zaman duyulduğu iddia edilen sesi de açıklar bu. Buraya meteor taşı düşmüş olsaydı eğer, bu renk olarak kendini belli ettirirdi. Farklı olduğunu hissettirir, köylüler de bunu fark ederdi. Çukurun çöküntü depremiyle oluştuğu ihtimali daha güçlü. Yıldırımın bu şekilde büyük bir çukur açacağını zannetmiyorum.''
Batman Üniversitesi Jeoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Tahir Nalbantçılar ise çukuru görmediğini belirterek, çukur ve köylülerin iddialarıyla ilgili belirtilen çapta ve derinlikte bir çukurun yıldırım düşmesi sonucu oluşamayacağını vurgulayarak, ''Belirtilen ölçülerde bir çukurun göktaşı düşmesi sonucu oluşabilmesi için, bunun 20-30 metre çapında bir göktaşı olması gerekir. Oluşan çukurun bölgenin jeolojik formasyonuna bağlı olarak gelişen bir jeolojik yapı olduğu ihtimali üzerinde durulmalı'' şeklinde konuştu.
Muhabir: Ubeydullah Baş/Özgür Ayaydın
Yayıncı: İrfan Cemiloğlu
Kaynak: AA
Köylüler, yakın zamanda çukurun, içinde yer aldığı arazi sahibi tarafından hafriyatla doldurulduğunu söylerken, çukurla ilgili bugüne kadar hiçbir bilimsel araştırma yapılmadığını belirtti.
Çevrimova Köyü Muhtarı Cafer Konaç, babasından ve dedesinden rivayetle, çukurun yıldırım düşmesi sonucunda oluştuğunun yıllardır konuşulduğunu ifade ederek, ''Yıllardır buna Yıldırım Gölü diyorlar, Kürtçe Gola Bruske diyoruz, biz bu şekilde biliyoruz. Dedem yıldırım düşmüş diyordu. Yıldırımdan dolayı o çukur o şekilde açılmış diyorlardı. Sudan bahsedenler de oldu. Çukurda taş görüldüğünden de bahsedenler var'' dedi.
65 yaşındaki çoban Ömer Şahin ise büyüklerinden yıldırım ve göktaşı düştüğüne ilişkin hikayeler dinlediklerini ifade ederek, ''Hep yıldırım düşmesi olduğunu duyduk, gökten taş düştüğünden de bahsedenler var, onu da söylüyorlar ama biz içinde taş görmedik. İnşaat hafriyatıyla doldurulmadan önce çukur 7-8 metre derinliğindeydi'' diye konuştu.
Arazi sahibi Mehmet Ekrem Onat ise çukuru hafriyatla doldurulduğunu kaydederek, ''ben görmedim, babam da, dedem de görmedi. 200 yıl önce belki de daha da geçmişte olmuş. Yıldırım düşmüş diyorlar, çukura da Gola Bruske diyorlar. Çukur oluştuğunda derine doğru gittikçe daralan bir şekli vardı. Taş yoktu bildiğiniz toprak çökmüştü'' dedi.
-Çukur elli metre çapında ve sekiz metre derinliğinde-
Çukurda incelemelerde bulunan Jeoloji Mühendisi Murat Altun, çukurun yıldırım ve göktaşı dışında başka bir nedenden oluşma ihtimalinin daha fazla olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:
''Çok farklı görünüyor. Etrafta da hala belirgin bir kayma ve eğim var. Bölge de çöküntü depremleri oluyor. Çöküntü depremler ses de çıkarır bölgeyi de sarsar. O zaman duyulduğu iddia edilen sesi de açıklar bu. Buraya meteor taşı düşmüş olsaydı eğer, bu renk olarak kendini belli ettirirdi. Farklı olduğunu hissettirir, köylüler de bunu fark ederdi. Çukurun çöküntü depremiyle oluştuğu ihtimali daha güçlü. Yıldırımın bu şekilde büyük bir çukur açacağını zannetmiyorum.''
Batman Üniversitesi Jeoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Tahir Nalbantçılar ise çukuru görmediğini belirterek, çukur ve köylülerin iddialarıyla ilgili belirtilen çapta ve derinlikte bir çukurun yıldırım düşmesi sonucu oluşamayacağını vurgulayarak, ''Belirtilen ölçülerde bir çukurun göktaşı düşmesi sonucu oluşabilmesi için, bunun 20-30 metre çapında bir göktaşı olması gerekir. Oluşan çukurun bölgenin jeolojik formasyonuna bağlı olarak gelişen bir jeolojik yapı olduğu ihtimali üzerinde durulmalı'' şeklinde konuştu.
Muhabir: Ubeydullah Baş/Özgür Ayaydın
Yayıncı: İrfan Cemiloğlu