Akar, Yayladağı ve Altınözü İlçelerindeki Çadır Kentlerde İncelemelerde Bulundu
Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, Hatay'ın Yayladağı ve Altınözü ilçesindeki çadır kentlerde incelemelerde bulundu.
Akar, önce Yayladağı ilçesinde bulunan ve Türkmenlerin kaldığı çadır kenti ziyaret ederek, buradakilerle sohbet etti.
Daha sonra Altınözü ilçesindeki TEKEL ve ardından Boynuyoğun köyündeki çadır kenti ziyaret eden Akar, burada yaptığı konuşmada, salı gününden bu yana yedi çadır kent ve bir konteyner kentte incelemelerde bulunduğunu, sistemin güzel bir şekilde işlediğini söyledi.
Kızılay olarak işin lojistik yönünde olduklarını ifade eden Akar, gıda maddelerinin temini, dağıtılması, çadırların dizaynı ve ihtiyaç malzemelerinin satın alınıp buradakilere dağıtılmasıyla ilgili çalışmalar yaptıklarını kaydetti.
Suriyelilerin kendilerinden bazı taleplerde bulunduğunu dile getiren Akar, bunların başında ''saç ekmeği'' geldiğini, bu konuyu görüşeceklerini, insanların örf ve adetlerini devam ettirmesinin önemli olduğunu belirti.
Bazı Suriyelilerin bebek bezi ve hijyenik malzemelerin daha çok dağıtılmasıyla ilgili talepleri olduğunu da belirten Akar, ''Büyük bir eksiklik hiç bir yerde göremedim. Türkiye Cumhuriyeti hükümetine çok teşekkür ediyorum. Olumlu bir anlayışla insani bir yaklaşımla burada yaşayan insanlara desteğini devam ettiriyor'' dedi.
''Sıfır noktası'' operasyonlarına başladıklarını belirten Akar, şöyle devam etti:
''Belirlenen 4 noktadan Suriye vatandaşlarına yardım malzemelerini ulaştırıyoruz. Bunu daha da fazlalaştırma, sıklaştırma gibi bir niyetimiz var. Böyle olunca da içeriye de çok talebin olmayacağı kanaatindeyiz. Bu kanaatimizi de devlet yetkililerimizle paylaşıyoruz. Bu kabul görürse kuvvetli miktarda lojistik destek sağlayacağımız için içeriye de talep azalacaktır. İçerdeki çok pahalı ve riskli organizasyon daha hafif ve başedilebilir hale gelecektir. Sınır ötesine insani yardımlarımız, ilaç, süt, mama, ekmek, kadın kişisel malzemelerinden oluşuyordu. Şimdi daha fazla ve çeşitli malzemeleri depoladık. Kuvvetli bir destek çıkma talimatı ve isteği geldiği zaman ulaştırmaya başlayacağız. Ulaştırıldığı zamanda buraya fazla ihtiyaç kalmayacak ve buralar rahatlamış olacak.''
Kaynak: AA
Daha sonra Altınözü ilçesindeki TEKEL ve ardından Boynuyoğun köyündeki çadır kenti ziyaret eden Akar, burada yaptığı konuşmada, salı gününden bu yana yedi çadır kent ve bir konteyner kentte incelemelerde bulunduğunu, sistemin güzel bir şekilde işlediğini söyledi.
Kızılay olarak işin lojistik yönünde olduklarını ifade eden Akar, gıda maddelerinin temini, dağıtılması, çadırların dizaynı ve ihtiyaç malzemelerinin satın alınıp buradakilere dağıtılmasıyla ilgili çalışmalar yaptıklarını kaydetti.
Suriyelilerin kendilerinden bazı taleplerde bulunduğunu dile getiren Akar, bunların başında ''saç ekmeği'' geldiğini, bu konuyu görüşeceklerini, insanların örf ve adetlerini devam ettirmesinin önemli olduğunu belirti.
Bazı Suriyelilerin bebek bezi ve hijyenik malzemelerin daha çok dağıtılmasıyla ilgili talepleri olduğunu da belirten Akar, ''Büyük bir eksiklik hiç bir yerde göremedim. Türkiye Cumhuriyeti hükümetine çok teşekkür ediyorum. Olumlu bir anlayışla insani bir yaklaşımla burada yaşayan insanlara desteğini devam ettiriyor'' dedi.
''Sıfır noktası'' operasyonlarına başladıklarını belirten Akar, şöyle devam etti:
''Belirlenen 4 noktadan Suriye vatandaşlarına yardım malzemelerini ulaştırıyoruz. Bunu daha da fazlalaştırma, sıklaştırma gibi bir niyetimiz var. Böyle olunca da içeriye de çok talebin olmayacağı kanaatindeyiz. Bu kanaatimizi de devlet yetkililerimizle paylaşıyoruz. Bu kabul görürse kuvvetli miktarda lojistik destek sağlayacağımız için içeriye de talep azalacaktır. İçerdeki çok pahalı ve riskli organizasyon daha hafif ve başedilebilir hale gelecektir. Sınır ötesine insani yardımlarımız, ilaç, süt, mama, ekmek, kadın kişisel malzemelerinden oluşuyordu. Şimdi daha fazla ve çeşitli malzemeleri depoladık. Kuvvetli bir destek çıkma talimatı ve isteği geldiği zaman ulaştırmaya başlayacağız. Ulaştırıldığı zamanda buraya fazla ihtiyaç kalmayacak ve buralar rahatlamış olacak.''