Bakan Ergin Amasya’da
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, gündeme dair açıklamalar yaptı.
Amasya Valiliği’ne yaptığı ziyarette terör örgütü PKK tarafından kaçırılan CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’ün serbest bırakılması sonrasındaki adli süreci değerlendiren Ergin, “Bunlar belli prosedürlerdir. Bu anlamda Tunceli Başsavcılığımız ile ilgili olay yerindeki savcımız gerekli çalışmaları yapıyor. Burada adli bir sorun var. Adam kaçırma sorunu var. Bununla ilgili gerekli soruşturmalar yapılıyor. Sonucuna göre de savcılık bir karar verecek. Şu anda bunun ötesinde bir şey söyleme şansımız yok. Netice itibariyle çalışmayı adli makamlar yapacaklar. Kararı da onlar verecekler” dedi.
Bir gazetecinin “Tutuklu vekiller ve gazetecilerle ilgili Meclis açıldıktan sonraki yargı paketinde çalışma olacak mı?” sorusu üzerine Bakan Ergin, “Böyle spesifik konulara özgü düzenleme yapma geleneğimiz yok. Ama genelde adalet alanında ihtiyaç duyulan çalışmalar tespit edilmiştir. Bununla ilgili 2009 sonbaharında Yargı Reformu Strateji belgesi ve buna bağlı bir eylem planı oluşturulmuştur. Bu eylem planını şu an itibariyle yüzde 70’ini hayata geçirdik. Eksikliklerimizi tamamlamaya gayret ediyoruz. Bu arada çok sayıda yasal düzenlemeler yapıldı. Sonbaharda Meclis’in açılmasıyla beraber Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde Türkiye aleyhine çıkmış olan ihlal kararlarının gereğini yapmak üzere bir çalışmamız da var. İnşallah sonbaharda bununla parlamentoda kendine bir yer bulması için gayretlerimiz devam ediyor. Sorunları genel perspektifle yaklaşarak tespit ediyoruz. Bu sorunları çözmek için genel düzenlemeler yapıyoruz. Bu genel düzenlemelerden daha sonra şu istifade eder, bu istifade eder o ayrı bir konu ama genel itibariyle Türkiye’nin problemlerini tespit edip ona özgü çözümler öneriyoruz. Bu çalışmalar yapıldığında sonucunu beraberce göreceğiz” diye konuştu.
Türkiye’nin Suriye probleminde takınmış olduğu tavrın geleneksel bir tavır olduğunu söyleyen Sadullah Ergin, “Türkiye komşularında böyle bir problem olduğunda, yıllar önce Irak’ta, Halepçe katliamından kaçıp Türkiye’ye sığınanlara nasıl yardım etmeye gayret ettiysek, bugün Suriye’de yaşanan insanlık dramından kaçarak oradaki zulümden kaçarak sınırlarımıza gelip sığınan kişilere de biz hem komşuluk hem insanlık görevimizi yapmak durumundayız” dedi.
Türkiye’nin geçmişte Endonezya, Pakistan ve Haiti’deki deprem felaketleri ile Gazze ile Somali’deki insanlık dramlarına yardım eli uzattığını hatırlatan Adalet Bakanı Ergin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu bizim sahip olduğu yardımseverlik özelliğinde kaynaklanan bir tavrımızdır. Ayrıca Suriye bizim komşumuz. Öncesinden bu yana kardeşçe ilişkilerimiz var. Dostluk bağlarımız var. Bugün yaşanan bu sıkıntıları da kapınıza gelmiş, yaralısıyla, çoluk çocuğuyla, kadınıyla sığınmış insanlara biz hem komşuluk hem insanlık görevimizi yapıyoruz. Zaman zaman yaşanan bir takım sıkıntılar olsa da bu sıkıntılar bizi komşuluk ve insanlık görevimizi yapmaktan alıkoymaz, koymamalı. Bu sadece Suriyelilere özgü bir tavır değil. Türkiye’nin hem dış politikasından, hem geleneklerinden gelen yardımseverliğinin gereğidir.” Ziyarette Vali A. Celil Öz, Bakan Ergin’e çini işlemeli tabak hediye edildi .
Kaynak: İHA
Bir gazetecinin “Tutuklu vekiller ve gazetecilerle ilgili Meclis açıldıktan sonraki yargı paketinde çalışma olacak mı?” sorusu üzerine Bakan Ergin, “Böyle spesifik konulara özgü düzenleme yapma geleneğimiz yok. Ama genelde adalet alanında ihtiyaç duyulan çalışmalar tespit edilmiştir. Bununla ilgili 2009 sonbaharında Yargı Reformu Strateji belgesi ve buna bağlı bir eylem planı oluşturulmuştur. Bu eylem planını şu an itibariyle yüzde 70’ini hayata geçirdik. Eksikliklerimizi tamamlamaya gayret ediyoruz. Bu arada çok sayıda yasal düzenlemeler yapıldı. Sonbaharda Meclis’in açılmasıyla beraber Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde Türkiye aleyhine çıkmış olan ihlal kararlarının gereğini yapmak üzere bir çalışmamız da var. İnşallah sonbaharda bununla parlamentoda kendine bir yer bulması için gayretlerimiz devam ediyor. Sorunları genel perspektifle yaklaşarak tespit ediyoruz. Bu sorunları çözmek için genel düzenlemeler yapıyoruz. Bu genel düzenlemelerden daha sonra şu istifade eder, bu istifade eder o ayrı bir konu ama genel itibariyle Türkiye’nin problemlerini tespit edip ona özgü çözümler öneriyoruz. Bu çalışmalar yapıldığında sonucunu beraberce göreceğiz” diye konuştu.
Türkiye’nin Suriye probleminde takınmış olduğu tavrın geleneksel bir tavır olduğunu söyleyen Sadullah Ergin, “Türkiye komşularında böyle bir problem olduğunda, yıllar önce Irak’ta, Halepçe katliamından kaçıp Türkiye’ye sığınanlara nasıl yardım etmeye gayret ettiysek, bugün Suriye’de yaşanan insanlık dramından kaçarak oradaki zulümden kaçarak sınırlarımıza gelip sığınan kişilere de biz hem komşuluk hem insanlık görevimizi yapmak durumundayız” dedi.
Türkiye’nin geçmişte Endonezya, Pakistan ve Haiti’deki deprem felaketleri ile Gazze ile Somali’deki insanlık dramlarına yardım eli uzattığını hatırlatan Adalet Bakanı Ergin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu bizim sahip olduğu yardımseverlik özelliğinde kaynaklanan bir tavrımızdır. Ayrıca Suriye bizim komşumuz. Öncesinden bu yana kardeşçe ilişkilerimiz var. Dostluk bağlarımız var. Bugün yaşanan bu sıkıntıları da kapınıza gelmiş, yaralısıyla, çoluk çocuğuyla, kadınıyla sığınmış insanlara biz hem komşuluk hem insanlık görevimizi yapıyoruz. Zaman zaman yaşanan bir takım sıkıntılar olsa da bu sıkıntılar bizi komşuluk ve insanlık görevimizi yapmaktan alıkoymaz, koymamalı. Bu sadece Suriyelilere özgü bir tavır değil. Türkiye’nin hem dış politikasından, hem geleneklerinden gelen yardımseverliğinin gereğidir.” Ziyarette Vali A. Celil Öz, Bakan Ergin’e çini işlemeli tabak hediye edildi .