Müftü Öztürkçü, Oruçta Kaza ve Kefaret Gerektiren Durumlar Hakkında Bilgi Verdi
Adıyaman Müftüsü Mehmet Ali Öztürkçü, Ramazan ayında kaza ve kefaret gerektiren iki durum olduğunu belirterek, bu durumlara karşı vatandaşları uyardı.
Vatandaşların kulaktan dolma bilgilerle kafalarının karıştığını belirten Müftü Mehmet Ali Öztürkçü, "Alo Fetva" hattına soru sorarak doğru cevabı almaları gerektiğini vurguladı.
Oruçta kaza ve kefaret gerektiren iki durum olduğunu ve bunların bilerek bir şey yiyip içmek ve cinsel ilişkiye girmek olduğunu kaydeden Öztürkçü, "Hem kaza hem kefaret gerektiren iki durum vardır. Bunlardan birincisi bilerek bir şey yiyip içmek, ikincisi ise bilerek cinsel ilişkiye girmektir. Bu iki durumda da iki ay peş peşe kefaret orucu ve 1 gün de kaza orucu olmak üzere toplam 61 gün oruç tutulur. Sadece kaza gerektiren durumlar ise bilerek ağız dolusu kusmak, ağız ve buruna su alınırken suyun boğaza ve genze kaçması, hata ederek bir şey yiyip içmek, iftar oldu zannıyla orucu açmaktır" ifadelerini kullandı.
Orucu bozmayan durumlardan da bahseden Öztürkçü, "Unutarak bir şey yiyip içmek, koku sürünmek, kendi iradesi dışında ağız dolusu kusmak, cünüp olarak sabahlamak, diş çektirmek, içerisinde gıda veya keyif verici maddeler bulunmayıp tedavi amaçlı iğne yaptırmak, göze sürme sürmek, göz damlası, kulak damlası (kulak zarını geçip mideye ulaşmadığı sürece), banyo yapmak, yüzmek (ağız ve burundan genze ve boğaza su kaçmadığı takdirde), uykuda ihtilam olmak, diş fırçası veya misvak kullanmak ve şeker hastaları için yapılan insülin orucu bozmaz" bilgilerini aktardı .
Kaynak: İHA
Oruçta kaza ve kefaret gerektiren iki durum olduğunu ve bunların bilerek bir şey yiyip içmek ve cinsel ilişkiye girmek olduğunu kaydeden Öztürkçü, "Hem kaza hem kefaret gerektiren iki durum vardır. Bunlardan birincisi bilerek bir şey yiyip içmek, ikincisi ise bilerek cinsel ilişkiye girmektir. Bu iki durumda da iki ay peş peşe kefaret orucu ve 1 gün de kaza orucu olmak üzere toplam 61 gün oruç tutulur. Sadece kaza gerektiren durumlar ise bilerek ağız dolusu kusmak, ağız ve buruna su alınırken suyun boğaza ve genze kaçması, hata ederek bir şey yiyip içmek, iftar oldu zannıyla orucu açmaktır" ifadelerini kullandı.
Orucu bozmayan durumlardan da bahseden Öztürkçü, "Unutarak bir şey yiyip içmek, koku sürünmek, kendi iradesi dışında ağız dolusu kusmak, cünüp olarak sabahlamak, diş çektirmek, içerisinde gıda veya keyif verici maddeler bulunmayıp tedavi amaçlı iğne yaptırmak, göze sürme sürmek, göz damlası, kulak damlası (kulak zarını geçip mideye ulaşmadığı sürece), banyo yapmak, yüzmek (ağız ve burundan genze ve boğaza su kaçmadığı takdirde), uykuda ihtilam olmak, diş fırçası veya misvak kullanmak ve şeker hastaları için yapılan insülin orucu bozmaz" bilgilerini aktardı .