Pankobirlik Başkanı Konuk: Tarım Üzerine İhtisas Üniversitesi Açacağız

Pancar Ekicileri Kooperatifleri Birliği (PANKOBİRLİK) Yönetim Kurulu Başkanı Recep Konuk, birliklerinin diğer birlikler gibi hazine yardımı ile ayakta durmadığının altını çizerek, tam aksine hazineye katma değer kazandırdığını söyledi.

Konuk, ayrıca tarım üzerine ihtisas yapacak bir vakıf üniversitesi kuracaklarını da açıkladı.

Bugün yapılan PANKOBİRLİK’in 39'uncu Genel Kurulu’nda 6. Kez başkan seçilen Recep Konuk, Cihan Haber Ajansı (Cihan)’na değerlendirmelerde bulundu. Yaklaşık 1 milyon 650 bin pancar ekicisi çiftçinin temsil edildiği birliğin genel başkanı olan Konuk, seçim sürecini, birliğin çalışmalarını, gelecekteki icraatları anlattı. Oy birliği ile seçilmesinden duyduğu büyük memnuniyeti dile getiren Konuk, büyük bir birliktelik örneği ile 6. Kez seçildiğini belirterek, herkese çok müteşekkir olduğunu söyledi.

Birliğin her şeyden önce üreticilerin girdilerini sağladığını ifade eden Konuk, “Türkiye’de bütün üreticilerin çok karlı şartlarda üretim yapıyor diyemeyiz. Evet, eskisine göre çok iyi yerlere gelmişlerdir. Bugün dünyanın 7. Büyük tarım ekonomisinin birer parçası hepsi. Şöyle de bir realite var, bugün kırsalda yoksul sınırı altında kalanların oranı yüzde 39,68. Yani Türkiye’nin kırsalda yaşayan nüfusunun yüzde 40’ı yoksulluk sınırının altında hayatını idame ediyor. Tabi bunların düzeltilmesi gerekiyor. Türkiye’nin bereketinde onların da faydalanması için hakikaten PANKOBİRLİK’in çabası gayreti olmuştur. Onların derdini kendisinin derdi olarak görmüştür. Sonuç itibari ile onların dertleri ile dertlenirseniz, yapacağınız çok şeyler açığa çıkmış olur. İşte bu noktada PANKOBİRLİK üzerine düşeni nitelikli bir şekilde yerine getirdi. Daha üreticilerin üretim başlangıcında girdilerini aşağı çekerek, kazanmalarına vesile olmuştur. Bunu hisseden çiftçi birlikteliğin daha iyi şeyleri getireceğini adeta keşfetti. Sonuç itibari ile bugün PANKOBİRLİK’in bütün üyeleri bir birliktelik örneği gösterdi.” dedi.

Bugün sadece Konya’daki iştiraklerinin yaptığı yatırımın 1,2 milyar dolara ulaştığını belirten Konuk,v30 yakın fabrikayı ayağa kaldırdıklarını vurguladı. PANKOBİRLİK’in diğer birliklerden farklı olduğunu ifade eden Konuk, şöyle devam etti: "PANKOBİRLİK, bugün hazinenin desteği ile ayakta duran bir kuruluş değil. Tam aksine hazineye kaynak karşılayan bir kuruluş. Ciddi anlamda vergi ödüyor. Ayrıca tarımsal üretimde dünya ile rekabette yetiştirilmesi ve yüksek kaliteli katma değerlere dönüştürülmesinde çok özel bir formatı üstlendi. Bir anlamda ülkemizi rekabete hazırladı. Dolayısıyla ülkenin kamburu değil, ülkeye katma değer kazandıran bir kuruluş.”Şekerin yüzde 40’ını kendi gruplarının ürettiğine işaret eden Konuk, sadece şeker üretmediklerinin de altını çizdi. Enerji yatırımlarını örnek veren Konuk, “Yenilenebilir enerjide biomas kökenli kaliteli enerji üretebiliyoruz. Yani bugün petrolün ithal fiyatı ile mal edebileceğimiz artık petrol eş değeri hammadde üretebiliyoruz. Bu müthiş bir rekabet gücüdür diye düşünüyorum. Çok ta stratejik olduğunu düşünüyorum. Ayrıca şekeri üreterek, şekeri çeşitlendirerek, çikolatalı, unlu mamüller dahil birçok alanda bizim grubumuz hizmet üretiyor.” ifadelerini kullandı. Birlikleri bünyesinde bulunan bir iştiraklerinin Türkiye’nin patates üretiminin yüzde 25’ine hakim olduğunu vurgulayan Konuk, ithal edilen yağlı tohumlarda ilgili önemli bir alt yapıya sahip olunduğunu da aktardı. Birlik olarak, kimyadan gıdaya, enerjiden zirai ürünlere özellikle de et ve sütte var olduklarını anlatan Konuk, et ve sütün yeterince üretilmesinde, ülke insanına uygun fiyatlarda sunulmasında, üreticinin de kazanmasında ‘dünyanın en büyük et ve süt entegre tesisini’ de bu yıl itibari ile bitireceklerini söyledi.

"ÜNİVERSİTENİN ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİLERİ SAHADA OLACAK"

Birliğin bundan sonraki süreçte yapacağı çalışmalar hakkında da bilgiler veren Konuk, bu ülkenin potansiyelinin açığa çıkartılmasında, onların hareketlendirilmesinde, sinerji üretilmesinde adeta ihtisas yapmış bir kuruluş olduklarını vurgulayarak, daha çok yapılması gereken işlerinin olduğunu, bunu da bilimsel çerçevede bir ‘tarım üniversitesi’ kurarak yapacaklarını belirtti.

Konuk, üniversite ile ilgili olarak da şu bilgiyi verdi: “Yani tohumdan, Pazar ve markalaşma dahil tümünün eğitiminin verildiği, bu eğitiminde alanda oluşturulduğu bir yapı olacak. Tabi öncelikle vakıf üniversitelerine izin veriliyor. Tabi yeni bir çalışma da var, şirket üniversitesi olarak. Biz tabi ikincisini tercih ederiz. Biz zaten vakfımızı kurduk. Üniversitenin arsası tahsis edildi. Tabi bizim üniversitemiz sıradan bir üniversite değil, planladığımız üniversite ihtisas üniversitesi. Dolayısıyla oradaki öğrenciler ve çalışan öğretmenler zaten sahada olacaklar. Yani bizim hem zirai üretimimiz içerisinde olacaklar hem sanayimizin içinde olacaklar, hem hayvansal üretimimiz içinde olacaklar. Sonra en önemlisi pazarın içerisinde olacaklar, markalaşmasının içerisinde olacaklar.”