CHP ve BDP'den Ombudsman Yasası’nda Askere Tanınan Ayrıcalığa İtiraz

Meclis Genel Kurulu’nda bugün görüşülmeye başlanacak Kamu Denetçiliği Kurumu(Ombudsman) kurulmasına ilişkin yasa tasarısında askeri görevlerin istisna tutulmasına muhalefetten eleştiri geldi.

CHP ve BDP'den Ombudsman Yasası’nda Askere Tanınan Ayrıcalığa İtiraz
CHP İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz, "Bence TSK’nın askeri nitelikteki faaliyetleri de kamu denetçiliği kumunun görev alanına girmeli." dedi.

BDP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata da "Anlaşılan alt komisyon çalışmaları sırasında TSK'dan gelenlerin verdiği görüş etkili olmuş. Onlar tamamen kurum denetimi dışında kalmak istemişler." diye konuştu.

Geçtiğimiz hafta Anayasa Komisyonu'nda kabul edilen yasa tasarısında yeni kurulacak kurumun görev alanı tanımlanırken askerin etkisinde kalındığını belirten muhalefet parti milletvekilleri "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sırf askeri nitelikteki faaliyetleri" ifadesine tepki gösterdi. Yasa bugün mecliste görüşülmeye başlanıyor. Yasada yer alan, ‘sırf askeri nitelik’ ifadesinin muğlaklığına dikkat çeken CHP İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz, TSK’nın da bir kamu kurumu olarak kamu denetimine açık olması gerektiğini söyledi.

Konuyla ilgili Cihan Haber Ajansı'na konuşan Özgündüz, "Yasadaki muğlaklık, kurumların ve o günkü yöneticilerin yorumuna göre netlik kazanacak. Bu son derece yanlış bir tutum. Yasanın net ifadeler içermesini, ‘sırf askeri nitelik’ten neyin kastedildiğini, hangi konuların denetim dışında olacaksa bunun tek tek sayılmasını, netleştirilmesini istedik, ama olmadı. AK Parti sayısal üstünlüğü ile o ifadeyi değiştirmeden komisyondan geçirdi. Bence TSK’nın askeri nitelikteki faaliyetleri de kamu denetçiliği kumunun görev alanına girmeli." diye konuştu.

Anayasa Komisyonu’nun kabul ettiği yasa tasarısı, TSK’dan başka, Cumhurbaşkanlığı, yasama ve yargı da kamu denetçiliği görev alanı dışında bırakılıyor. Buna göre, Cumhurbaşkanı'nın tek başına yaptığı işlemler ile res'en imzaladığı kararlar ve emirler, yasama ve yargı yetkisinin kullanılmasına ilişkin işlem ve kararları Kamu Denetçiliği Kurumu'nun görev alanı dışında olacak.

BDP'Lİ ATA: TSK'DAN GELENLERİN VERDİĞİ GÖRÜŞ ETKİLİ OLMUŞ
İnsan hakları ihlallerinin en ciddi yaşandığı yerlerin TSK ve ceza infaz kurumları olduğunu vurgulayan BDP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata da vesayeti kaldırma iddiasındaki AK Parti’nin bunu yasalara sirayet ettiremediğini savundu.

Ata, "Anlaşılan alt komisyon çalışmaları sırasında TSK'dan gelenlerin verdiği görüş etkili olmuş. Onlar tamamen kurum denetimi dışında kalmak istemişler. Onu kabul ettiremeyince de muğlak ifadede mutabık kalınmış. Tasarının amaç cümlesini değiştirebildik. Ancak TSK’yı kapsam dışında bırakan muğlak ifadenin tartışılmasını bile temin edemedik. Ombudsmanlık kurumunun Osmanlı devleti kaynaklı olduğunu hatırlatan Ata, 200 yıllık tarihinde kurumun ülkeden ülkeye değişen nitelikle belirli bir mesafe kat ettiğini kaydetti.

Yeni bir kurum kurulurken, bu mesafeyi de görerek yasa çıkarılmasını istediklerini belirten Ata, sözlerini şöyle sürdürdü, “Yasaların net ifadeler içermesi gerektiğine, muğlak ifadelerin yönetmelik ve genelgelerle netleştirilmesinin yanlışlığına dikkat çektik. Yöneticilerin iktidara göre değişen yorum yapmasından hep toplum zarar görüyor. Geride kalan yıllarda TSK, anketlerden en çok güvenilen kurum olarak çıkıyordu. Şimdi ortaya çıkan bilgi ve belgeler toplumun nasıl yanıltıldığını gösteriyor. En çok insan hakkı ihlallerinin yaşandığı, can kayıplarının yaşandığı kurum içinde hangi faaliyetlerin askeri nitelik taşımadığını nasıl belirleyeceksiniz?” diye sordu.

TBMM BAŞKANLIĞI'NA BAĞLI ÇALIŞACAK
Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu Tasarısı ile kamu hizmetlerinin işleyişinde bağımsız ve etkin bir şikayet mekanizması oluşturulması hedefleniyor. İdarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarının insan haklarına uygunluğunu denetleyecek kurum şikayetleri, "adalet anlayışı içinde hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve önerilerde bulunmak" ile görevli olacak. TBMM Başkanlığı'na bağlı olarak kurulan Kamu Denetçiliği Kurumu, kamu tüzel kişiliğini haiz, özel bütçeli olup, merkezi Ankara'da bulunacak. Kurum, başdenetçilik ve genel sekreterlikten oluşacak. Kuruma, 1 başdenetçi, 5 denetçi ve Genel Sekreter, uzman ve uzman yardımcıları ile diğer personelden oluşan toplam 246 kadro ihdas ediliyor. Kurum, iş yoğunluğuna göre uygun gördüğü yerlerde büro açabilecek. Başdenetçi ve denetçi aday adayı olmak isteyenler TBMM Başkanlığına başvuracak.

TBMM Dilekçe Komisyonu ile İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu üyelerinden oluşacak karma komisyon, adaylar arasından üç ismi oylanma için Genel Kurul'a sunulmak üzere Meclis Başkanlığı'na bildirecek. Başdenetçi, gizli oyla Meclis üye tamsayısının üçte iki çoğunluğuyla seçilecek. Denetçiler ise karma komisyon tarafından oluşturulacak alt komisyona başvuracak. Alt komisyon, adaylar arasından 15 ismi belirleyerek karma komisyona sunacak. 5 denetçi komisyonda yapılacak seçimle belirlenecek.

Başdenetçi TBMM Genel Kurulu'nda, denetçiler ise Komisyon'da, ''Görevimi tam bir tarafsızlık, dürüstlük, hakkaniyet ve adalet anlayışı içinde yerine getireceğime namusum ve şerefim üzerine ant içerim'' şeklinde yemin edip göreve başlayacak. Başdenetçi ve denetçilerin görev süreleri 4 yıl olacak. İstifa, ölüm veya görevden alma gibi bir nedenle süresi bitmeden görevinden ayrılan başdenetçi ve denetçinin yerine seçilecek olanların da görev süresi 4 yıl olacak. Başdenetçi veya denetçiler, ikinci kez seçilebilecek .