Yazıcıoğlu'nun Tacettin Dergahı'ndaki Mezarı Başında Düzenlenen Törenle Sona Erdi
Muhsin Yazıcıoğlu'nu anma etkinlikleri, Yazıcıoğlu'nun Tacettin Dergahı'ndaki mezarı başında düzenlenen törenle sona erdi.
Törene, BBP Eski Genel Başkanı Yalçın Topçu, BBP Genel Sekreteri Üzeyir Tunç ile başkanlık divanı üyeleri, partililer ve yakınları katıldı.
Törende Kuran-ı Kerim okundu, dualar edildi.
Topçu, törenin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, 31 Mart'ın Yazıcıoğlu'nun cenazesinin toprağa verilişinin üçüncü yılı olduğunu ifade ederek, ''25 Mart'taki kazadan 5 gün sonra defni mümkün olabildi. Biz de bu sürede Muhsin Yazıcıoğlu'nu ve şehitlerini anıyoruz'' dedi.
Yazıcıoğlu'nun kabri başında anılmasının yetmediğini dile getiren Topçu, şöyle konuştu:
''Yazıcıoğlu'nu anarken de anlamak lazım. Bu Anadolu çocuğu, geçmişini geleceğini hiçe sayarak hayatını neye vakfetmişti onu iyi anlamak lazım. Yazıcıoğlu'nu yaşatırken, ideallerini gelecek kuşaklara referans olarak sunmak lazım. Onun davası, Anadolu topraklarında yaşayan Kürdü, Türkmeni, Çerkezi, Lazı başı açığı, başı kapalıyı, karnı tok başı dik tam bağımsız güçlü bir Türkiye'de yaşatmaktı. Artık bu saatten sonra Yazıcıoğlu'nun partisi de kalmadı. Onu herkesin yaşatması lazım. Bu milletin ferdi olarak gören herkesin Yazıcıoğlu'nun hedeflerini öğrenip onu yaşatması lazım. Ona olan sevgimizi anca böyle ifade edebiliriz. O da bunu isterdi.' '
Törende Kuran-ı Kerim okundu, dualar edildi.
Topçu, törenin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, 31 Mart'ın Yazıcıoğlu'nun cenazesinin toprağa verilişinin üçüncü yılı olduğunu ifade ederek, ''25 Mart'taki kazadan 5 gün sonra defni mümkün olabildi. Biz de bu sürede Muhsin Yazıcıoğlu'nu ve şehitlerini anıyoruz'' dedi.
Yazıcıoğlu'nun kabri başında anılmasının yetmediğini dile getiren Topçu, şöyle konuştu:
''Yazıcıoğlu'nu anarken de anlamak lazım. Bu Anadolu çocuğu, geçmişini geleceğini hiçe sayarak hayatını neye vakfetmişti onu iyi anlamak lazım. Yazıcıoğlu'nu yaşatırken, ideallerini gelecek kuşaklara referans olarak sunmak lazım. Onun davası, Anadolu topraklarında yaşayan Kürdü, Türkmeni, Çerkezi, Lazı başı açığı, başı kapalıyı, karnı tok başı dik tam bağımsız güçlü bir Türkiye'de yaşatmaktı. Artık bu saatten sonra Yazıcıoğlu'nun partisi de kalmadı. Onu herkesin yaşatması lazım. Bu milletin ferdi olarak gören herkesin Yazıcıoğlu'nun hedeflerini öğrenip onu yaşatması lazım. Ona olan sevgimizi anca böyle ifade edebiliriz. O da bunu isterdi.' '