Kadın Dayanışma Vakfı, Kadına Yönelik Bir Cinsel Saldırı Davasında Yetersiz Rapor Hazırlayarak Görevlerini İhmal Ettikleri Gerekçesiyle Adli Tıp Kurumu Yetkilileri Hakkında Suç Duyurusunda Bulundu
Kadın Dayanışma Vakfı, kadına yönelik bir cinsel saldırı davasında yetersiz rapor hazırlayarak görevlerini ihmal ettikleri gerekçesiyle Adli Tıp Kurumu yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusu dilekçesini vermeden önce, Ankara Adliyesi önünde toplanan Ankara Kadın Platformu üyeleri, ''Yargı-Adli Tıp işbirliğiyle tecavüzcüleri aklamayın'' yazılı pankart açarak, istemlerini dile getiren sloganlar attılar.
Grup adına açıklama yapan platform üyesi İdil Soyseçkin, Türkiye'de tacize, tecavüze, istismara maruz kalanlar için ''erkek adaletin'' devreye girmesine yol açan mekanizmalardan birisinin de Adli Tıp Kurumu olduğunu ileri sürdü.
İçkisine ilaç katılarak tecavüz edilen bir kadının davasının, tecavüzcülerin beraatı ile sonuçlandığını belirten Soyseçkin, bunun, gerekli testleri yapmayan Ankara ve İstanbul Adli Tıp Kurumları'ndan kaynaklandığını iddia etti.
Söz konusu davada, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek ''toksikoloji raporunun'' 3 yıl 4 ayda, ''ruh ve beden sağlığının bozulup bozulmadığına'' ilişkin raporun ise 2 yılda geldiğini öne süren Soyseçkin, saldırganların, Adli Tıp Kurumu'nun eksik soruşturmasına dayandırılarak beraat ettirildiğini savundu.
Cinsel saldırıya maruz kalındığına dair raporun bile kadının psikolojisini bozduğunu belirten Soyseçkin, ''Sadece bu dava değil, maalesef tecavüz ve cinsel saldırı dosyalarının neredeyse tamamı, kadınların beyanlarının esas alınmaması, ispat yükünün kadına yüklenmesi, cinsel saldırıya uğrayan bir kadının 'ruh sağlığının bozulmaması' mümkünmüş gibi hareket edilmesi nedeniyle, asıl şüphelinin değil kadının yargılandığı bir arenaya dönüşmektedir'' dedi.
Cinsel saldırıya uğrayan kadınların Adli Tıp Kurumu'na mahkum bırakılmadan üniversite hastanelerinden aldıkları raporların tüm adli süreçte geçerli olmasını isteyen Soyseçkin, tecavüzcülerin aklandığı davaların son bulmasını istedi.
-''Canavarlara kurban olsun''-
Platform üyelerinden Özlem Yılmaz Beşer de Nejla Yıldız cinayetiyle ilgili sanık Gazi Baltacı'nın ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılmasını olumlu bulduklarını belirterek, kadına yönelik şiddetin bir sistem sorunu olduğunu söyledi.
Basın açıklamasına, Nejla Yıldız'ın annesi Fatma Kurnaz ile babası Feyzi Kurnaz da katıldı.
Fatma Kurnaz, kızının öldürülmesi davasının sanığı Gazi Baltacı'nın savunmasındaki, ''Beni kadın canavarı olarak gösteriyorlar'' sözlerini anımsatarak, ''Canavarlara kurban olsun'' dedi.
Baba Feyzi Kurnaz ise ''ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası'' için ''İyi oldu'' ifadesini kullandı.
Muhabir: Mehmet Tosun-Barış Kılıç
Yayıncı: Ertuğrul Cingil
Kaynak: AA
Grup adına açıklama yapan platform üyesi İdil Soyseçkin, Türkiye'de tacize, tecavüze, istismara maruz kalanlar için ''erkek adaletin'' devreye girmesine yol açan mekanizmalardan birisinin de Adli Tıp Kurumu olduğunu ileri sürdü.
İçkisine ilaç katılarak tecavüz edilen bir kadının davasının, tecavüzcülerin beraatı ile sonuçlandığını belirten Soyseçkin, bunun, gerekli testleri yapmayan Ankara ve İstanbul Adli Tıp Kurumları'ndan kaynaklandığını iddia etti.
Söz konusu davada, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek ''toksikoloji raporunun'' 3 yıl 4 ayda, ''ruh ve beden sağlığının bozulup bozulmadığına'' ilişkin raporun ise 2 yılda geldiğini öne süren Soyseçkin, saldırganların, Adli Tıp Kurumu'nun eksik soruşturmasına dayandırılarak beraat ettirildiğini savundu.
Cinsel saldırıya maruz kalındığına dair raporun bile kadının psikolojisini bozduğunu belirten Soyseçkin, ''Sadece bu dava değil, maalesef tecavüz ve cinsel saldırı dosyalarının neredeyse tamamı, kadınların beyanlarının esas alınmaması, ispat yükünün kadına yüklenmesi, cinsel saldırıya uğrayan bir kadının 'ruh sağlığının bozulmaması' mümkünmüş gibi hareket edilmesi nedeniyle, asıl şüphelinin değil kadının yargılandığı bir arenaya dönüşmektedir'' dedi.
Cinsel saldırıya uğrayan kadınların Adli Tıp Kurumu'na mahkum bırakılmadan üniversite hastanelerinden aldıkları raporların tüm adli süreçte geçerli olmasını isteyen Soyseçkin, tecavüzcülerin aklandığı davaların son bulmasını istedi.
-''Canavarlara kurban olsun''-
Platform üyelerinden Özlem Yılmaz Beşer de Nejla Yıldız cinayetiyle ilgili sanık Gazi Baltacı'nın ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılmasını olumlu bulduklarını belirterek, kadına yönelik şiddetin bir sistem sorunu olduğunu söyledi.
Basın açıklamasına, Nejla Yıldız'ın annesi Fatma Kurnaz ile babası Feyzi Kurnaz da katıldı.
Fatma Kurnaz, kızının öldürülmesi davasının sanığı Gazi Baltacı'nın savunmasındaki, ''Beni kadın canavarı olarak gösteriyorlar'' sözlerini anımsatarak, ''Canavarlara kurban olsun'' dedi.
Baba Feyzi Kurnaz ise ''ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası'' için ''İyi oldu'' ifadesini kullandı.
Muhabir: Mehmet Tosun-Barış Kılıç
Yayıncı: Ertuğrul Cingil