Filmekimi 12-14 Ekim'de Erzurum'da...
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından 11. kez düzenlenen Filmekimi bu yıl Vodafone FreeZone sponsorluğunda yapılacak.
İstanbul’da 29 Eylül-7 Ekim tarihlerinde düzenlenecek Filmekimi, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da sinema keyfini Ekim ayı boyunca Türkiye’nin farklı kentlerine taşıyacak. İKSV tarafından bu yıl on birincisi düzenlenen, sinemaseverlerin her yıl iple çektiği Filmekimi, Vodafone FreeZone sponsorluğunda yapılacak. Filmekimi, bu yıl da yine usta yönetmenlerin dünyanın belli başlı festivallerinde gösterilmiş, ödüller kazanmış son yapıtlarının da aralarında bulunduğu 40’a yakın film izleyicilerin karşısına çıkacak.
Filmekimi, bu yıl da Türkiye’nin dört bir yanında, yeni sinema sezonunu müjdeleyecek. Erzurumlu sinemaseverlerle 12-14 Ekim tarihlerinde buluşacak Filmekimi’nin gösterimleri, Erzurum Cinetekno Sineması’nda yapılacak.
Filmekimi Erzurum gösterimleri için biletler, 22 Eylül Cumartesi günü, saat 11.00’den itibaren Biletix satış noktaları, Biletix çağrı merkezi (0216 556 98 00) ve www.biletix.com, 8 Ekim itibariyle de Erzurum Cinetekno Sineması gişesinden temin edilebilecek.
Filmekimi Erzurum gösterimlerinde bilet fiyatları tüm seanslarda tam 7 TL, öğrenciler ve 65 yaş üstü izleyiciler için indirimli 5 TL Gösterim saatleri: 11.00, 13.30, 16.00, 19.00 ve 21.30.
Filmekimi, Erzurum ile birlikte aynı tarihlerde Ankara Büyülü Fener Kızılay Sineması’nda ve 19-21 Ekim tarihlerinde Gaziantep ve Diyarbakır’da sinemaseverlerle buluşacak.
FİLMEKİMİ ERZURUM PROGRAMI FİLMLERİ AŞK / LOVE / Michael Haneke Filmekimi, bu yıl Cannes’da Altın Palmiye kazanan ve başrollerdeki Jean-Louis Trintignant ve Emmanuelle Riva’nın muhteşem oyunculuklarıyla hafızalara kazınan Michael Haneke’nin Aşk / Love filmini sunuyor. Yılların eskitemediği deneyimli oyuncu Jean-Louis Trintignant’ın 14 yıl aranın ardından ilk kez setlere döndüğü filmde usta oyuncuya Emmanuelle Riva, Isabelle Huppert ve Alexandre Tharaud gibi yıldız isimler eşlik ediyor. Seksenli yaşlarını sürmekte olan Georges ve Anne, birbirlerine çok bağlı, emekli, kültürlü müzik öğretmenleridir. Anne’ın felç geçirmesiyle, aralarındaki sevgi bağı gitgide zorlanıyor. Haneke’nin bu iç burkan dramı, merhametli olduğu kadar acımasız, gerçekçi ve yürek paralayıcı. Aşk, Haneke’ye Cannes’da Beyaz Bant’tan üç yıl sonra ikinci kez Altın Palmiye’yi kazandırdı ve 2013 için Avusturya’nın Oscar adayı oldu.
MELEKLERİN PAYI / THE ANGELS’ SHARE / Ken Loach Cannes’da 2012 Mayıs ayında Jüri Ödülü alan ve Ken Loach’in yönetmenliğini yaptığı Meleklerin Payı / The Angels’ Share, Filmekimi’nin merakla beklenen filmlerinden. Siyasetle mizahı ustalıkla bir araya getiren yönetmen Ken Loach, uzun süredir birlikte çalıştığı senaryo yazarı Paul Laverty ile yeniden el ele veriyor ve İskoçya’nın başkenti Glasgow’da bir grup genç suçluyu kara mizah kullanarak merceği altına yatırıyor.
ONUR SAVAŞI / THE HUNT / Thomas Vinterberg Dogma 95 kurucularından Thomas Vinterberg, verdiği aradan sert olduğu kadar zorlayıcı bir öyküyle dönüyor. Bu yıl Cannes’da büyük gürültü koparan ve başrol oyuncusu Mads Mikkelsen’e En İyi Erkek Oyuncu ödülünü getiren Onur Savaşı / The Hunt filminde, haksız yere çocuk taciziyle suçlanan ve mahvolan yaşamını yeniden kurmaya çalışan bir adamın hikâyesi anlatılıyor.
DÜŞLER DİYARI / BEASTS OF THE SOUTHERN WILD / Benh Zeitlin Benzersiz, unutulmaz, etkileyici bu kahramanlık öyküsü, Sundance ve Cannes’ın tartışmasız yıldızı olan Benh Zeitlin’in yönetmeliğini yaptığı Düşler Diyarı / Beasts of the Southern Wild, Filmekimi programının en parlak ödüllü filmlerinden. Filmde, Louisiana’da, bentlerin ardında yaşayan altı yaşındaki küçük Hushpuppy’nin babasının esrarengiz bir hastalığa yakalanması ve ardından gelen olaylar masalsı bir diller anlatılıyor. Film, bu yıl Cannes'da en iyi ilk filme verilen Altın Kamera ve FIPRESCI (Belirli Bir Bakış), Sundance'te ise Jüri Büyük Ödülü ve En İyi Görüntü ödüllerini aldı.
ÇOCUKLAR / CHILDREN OF SARAJEVO / Aida Begic TRT ile yönetmen Semih Kaplanoğlu’nun ortak yapımcılığında çekilen Çocuklar / Children of Sarajevo filminde yönetmen Aida Begic, Bosna’da savaş sonrasının zorlu şartlarını incelikli bir yaklaşımla ele alıyor. Filmde anne-babalarını savaşta kaybeden genç Rahime ile kardeşi Nedim’in zorlu şartlar altında Saraybosna’da verdikleri yaşam mücadelesi anlatılıyor. Aida Begic, Kar adlı filmiyle 2008’de Cannes’da Eleştirmenler Haftası Büyük Ödülü’ne layık görülmüştü. Çocuklar, Mayıs 2012’de Cannes’da Belirli Bir Bakış¬-Jüri Özel Övgüsü, Pesaro’da En İyi Film, Genç Jüri Ödülü ve Uluslararası Af Örgütü ödüllerinin sahibi oldu.
KOŞULSUZ SEVGİ / BROKEN / Rufus Norris Tanınmış tiyatro ve opera yönetmeni Rufus Norris’in ilk sinema filmi Koşulsuz Sevgi / Broken, on bir yaşındaki şeker hastası Skunk’ın masum çağlarını sona erdiren olaylı yaz tatilini konu alıyor. Cannes’da Eleştirmenler Haftası’nın açılışını yapan, Daniel Clay’in romanından uyarlanan filmin özgün müziklerinde Damon Albarn’ın imzası var.
NO / Pablo Larraín İstanbul Film Festivali’nde Altın Lale’yi kazanan Tony Manero ve 2010 yapımı Post Mortem’in ardından gelen son filmi No’da yönetmen Pablo Larraín, Şili’nin askeri diktatörü Augusto Pinochet ‘ye karşı yürütülen bir reklam kampanyasını ele alıyor. Pinochet’nin baskılara boyun eğerek 1988’de kendi başkanlığını referanduma götürme kararı alışı ardından muhalefet önderleri “Hayır” kampanyalarını yönetmek üzere genç ve küstah reklamcı Rene Saavedra ile anlaşıyorlar. Başrollerinde Gael Garcia Bernal’ın yer aldığı film bu yıl Cannes’da Sanat-Sinema Ödülü’ne layık görüldü.
BİZ VE BEN / THE WE AND THE I / Michel Gondry İlk olarak Foo Fighters, Björk, Beck, Massive Attack, Radiohead, Daft Punk gibi gruplar için çektiği, birer film niteliğindeki video klipleriyle ünlenen, daha sonra Sil Baştan / Eternal Sunshine of the Spotless Mind filmi ile büyük başarı ve Oscar kazanan senarist, yönetmen ve yapımcı Michel Gondry’nin yeni filmi Biz ve Ben / The We and The I Filmekimi’nde izleyicilerle buluşuyor. Cannes’da Yönetmenlerin On Beş Günü bölümünün açılış filmi olarak gösterilen Biz ve Ben, Bronx’lu bir grup ortaokul ve lise öğrencisinin okulun son gününde eve dönüşlerini dokunaklı olduğu kadar neşeli bir yolla ele alıyor. Gondry’nin bu oyuncaklı ve şaşırtıcı “yol filminde" erkek arkadaşlar, zorbalar, saç şekilleri, sürü psikolojisi, pis şakalar, cep telefonları ve gençliğe dair her şey ustalıklı bir dille anlatılıyor.
CENNETTEKİ ÇÖPLÜK / POLLUTING PARASIDE / Fatih Akın Almanya’da yaşayan Türk asıllı yönetmen Fatih Akın’ın, Cannes’da özel bir seansta gösterilen son filmi Cennetteki Çöplük / Polluting Paradise Filmekimi’nde… Yönetmenin “en Türk filmim” olarak nitelendirdiği Cennetteki Çöplük, babasının memleketi olan Trabzon’un Çamburnu ilçesinde çektiği bir protesto filmi. İlçeye, dolgu bir çöplük sahası inşa edilmesine karar verilmesinin üzerine Akın, yaklaşan bu felakete karşı protesto için bildiği tek yöntemi seçti ve bu küçük köyün yetkililere karşı mücadelesini beş yıl boyunca filme aldı.
HAYALİMDEKİ AŞK / RUBY SPARKS / Jonathan Dayton & Valerie Faris Bu yılın merakla beklenen bağımsız filmlerinden Hayalimdeki Aşk / Ruby Sparks’ın yönetmenliğini Little Miss Sunshine / Küçük Gün Işığım’ın yönetmen çifti Jonathan Dayton ve Valerie Faris üstleniyor. Aşk ve ilişkiler üzerine şirin, olanaksız, acı-tatlı, bir hayal bir gerçek bir film olan Hayalimdeki Aşk’ın senaryo yazarı, başrolü de gerçek hayattaki sevgilisi Paul Dano ile paylaşan Zoe Kazan. Annette Bening, Antonio Banderas, Steve Coogan gibi tanınmış isimlerin bir araya geldiği filmin müzikleri ise Devotchka’nın solisti Nick Urata’ya ait.
KAYIP ÇOCUKLUK / CLANDESTINE CHILDHOOD / Benjamin Avila Yönetmen Benjamin Avila’nın, başından geçen gerçek olaylardan esinlenerek çektiği bu ilk filmi Kayıp Çocukluk / Clandestine Childhood, San Sebastian ve Havana Film Festivalleri’nden yapım ödülleri aldıktan sonra seyirciyle ilk kez Cannes Film Festivali’nde buluşmuştu. Kayıp Çocukluk, gizlenerek bir yaşam sürdürmek, aktivist olmak ve âşık olmak gibi kavramları 12 yaşındaki Juan’ın gözünden anlatıyor.
YANLIŞ / WRONG / Quentin Dupieux Yönetmen Quentin Dupieux’nün Steak ve Lastik / Rubber filmlerinden sonraki üçüncü filmi Yanlış / Wrong, Bunuel ve Ed Wood’un birlikte çektiği gerçeküstü bir komedi hissi veriyor. Kayıp bir köpek, bir dizi tuhaf insan, akıllara zarar, delicesine komik bir macera… Dolph Springer bir sabah uyandığında hayatının tek aşkı, köpeği Paul’ün kaybolduğunu fark eder. Paul’ün peşine düşen Dolph’un yoluna hayatlarını değiştireceği kişiler çıkar: pizza dağıtan bir nemfoman, bütünleşme arayışında koşu meraklısı bir komşu, Fransız-Meksika asıllı bir fırsatçı, iyice dengesiz bir hayvan dedektifi… Köpeğini ararken Dolph, bu uğurda kendi akıl sağlığını da tehlikeye atacaktır.
KAPI / THE DOOR / István Szabó Sinemasal öykülerin ustası Macar yönetmen István Szabó’nun 1960’larda geçen son filmi Kapı / The Door, iki kadının arkadaşlığının sınırlarını keşfe çıkıyor. Roman yazarı olmak isteyen Magda, günlük işlerinde yardımcı olması için yaşlı çamaşırcı Emerenc’i ikna eder. Hizmetleri kusursuz olsa da Emerenc huysuz, ters ve katıdır. Geçmişi meçhuldür; kasabada hakkında şüphe ve dedikodular yürümektedir. Zamanla, tüm tuhaflıklarına rağmen Emerenc ile Magda arasında garip olduğu kadar sağlam bir bağ kurulacaktır. Oscar ödüllü Helen Mirren, Başkalarının Hayatı filminden hatırlayacağınız Martina Gedeck ve Karoly Eperjes başrollerde.
SESSİZ / SILENT / L. Rezan Yeşilbaş 1984 yılında, Diyarbakır'da üç çocuğu ile yaşayan Zeynep, hapisteki kocasını ziyaret etmek ister. Anadili olan Kürtçe'den başka bir dil konuşamayan Zeynep, sadece Türkçe konuşmaya izin verilen cezaevinde tek kelime edemez. Bir yandan da kocasına bir çift yeni ayakkabı götürmek ister ancak mahkûmlara dışarıdan herhangi bir eşya getirmek de yasaktır. Cezaevleri dışındaki "sessiz" kadınları merceği altına alan Sessiz / Silent, filmin yapımcılığını da üstlenen yönetmen Rezan Yeşilbaş'ın Kadınlar Üçlemesi'nin ikinci filmi. Filmin başrollerinde, Belçim Bilgin ve Cem Bender yer alıyor.
TEPENİN ARDI / BEYOND THE HILL / Emin Alper Rıfat ve Mektup adlı kısa filmleriyle tanınan Emin Alper’in ilk uzun metrajlı filmi Tepenin Ardı / Beyond The Hill, prömiyerini Berlin Film Festivali’nde yaptı. Faik, emekli olduktan sonra babadan kalma bir araziyi işlemeye ve ufak bir keçi sürüsü beslemeye başlar. Araziye bakmak üzere bir ortakçı yörük ailesiyle anlaşmıştır. Bir ağustos günü, oğlu ve torunları geldiği esnada karşı tepenin arkasında çadır kurmuş yörüklerle nedeni muğlak, amansız bir kavgaya tutuşur. Nisan ayında kaybettiğimiz Seyfi Teoman’ın ortak yapımcılarından olduğu Tepenin Ardı / Beyond The Hill, tahammülsüzlüğün nasıl sıradan ayrımcılığa dönüştüğünü incelikle yüzümüze vuruyor .
Kaynak: İHA
Filmekimi, bu yıl da Türkiye’nin dört bir yanında, yeni sinema sezonunu müjdeleyecek. Erzurumlu sinemaseverlerle 12-14 Ekim tarihlerinde buluşacak Filmekimi’nin gösterimleri, Erzurum Cinetekno Sineması’nda yapılacak.
Filmekimi Erzurum gösterimleri için biletler, 22 Eylül Cumartesi günü, saat 11.00’den itibaren Biletix satış noktaları, Biletix çağrı merkezi (0216 556 98 00) ve www.biletix.com, 8 Ekim itibariyle de Erzurum Cinetekno Sineması gişesinden temin edilebilecek.
Filmekimi Erzurum gösterimlerinde bilet fiyatları tüm seanslarda tam 7 TL, öğrenciler ve 65 yaş üstü izleyiciler için indirimli 5 TL Gösterim saatleri: 11.00, 13.30, 16.00, 19.00 ve 21.30.
Filmekimi, Erzurum ile birlikte aynı tarihlerde Ankara Büyülü Fener Kızılay Sineması’nda ve 19-21 Ekim tarihlerinde Gaziantep ve Diyarbakır’da sinemaseverlerle buluşacak.
FİLMEKİMİ ERZURUM PROGRAMI FİLMLERİ AŞK / LOVE / Michael Haneke Filmekimi, bu yıl Cannes’da Altın Palmiye kazanan ve başrollerdeki Jean-Louis Trintignant ve Emmanuelle Riva’nın muhteşem oyunculuklarıyla hafızalara kazınan Michael Haneke’nin Aşk / Love filmini sunuyor. Yılların eskitemediği deneyimli oyuncu Jean-Louis Trintignant’ın 14 yıl aranın ardından ilk kez setlere döndüğü filmde usta oyuncuya Emmanuelle Riva, Isabelle Huppert ve Alexandre Tharaud gibi yıldız isimler eşlik ediyor. Seksenli yaşlarını sürmekte olan Georges ve Anne, birbirlerine çok bağlı, emekli, kültürlü müzik öğretmenleridir. Anne’ın felç geçirmesiyle, aralarındaki sevgi bağı gitgide zorlanıyor. Haneke’nin bu iç burkan dramı, merhametli olduğu kadar acımasız, gerçekçi ve yürek paralayıcı. Aşk, Haneke’ye Cannes’da Beyaz Bant’tan üç yıl sonra ikinci kez Altın Palmiye’yi kazandırdı ve 2013 için Avusturya’nın Oscar adayı oldu.
MELEKLERİN PAYI / THE ANGELS’ SHARE / Ken Loach Cannes’da 2012 Mayıs ayında Jüri Ödülü alan ve Ken Loach’in yönetmenliğini yaptığı Meleklerin Payı / The Angels’ Share, Filmekimi’nin merakla beklenen filmlerinden. Siyasetle mizahı ustalıkla bir araya getiren yönetmen Ken Loach, uzun süredir birlikte çalıştığı senaryo yazarı Paul Laverty ile yeniden el ele veriyor ve İskoçya’nın başkenti Glasgow’da bir grup genç suçluyu kara mizah kullanarak merceği altına yatırıyor.
ONUR SAVAŞI / THE HUNT / Thomas Vinterberg Dogma 95 kurucularından Thomas Vinterberg, verdiği aradan sert olduğu kadar zorlayıcı bir öyküyle dönüyor. Bu yıl Cannes’da büyük gürültü koparan ve başrol oyuncusu Mads Mikkelsen’e En İyi Erkek Oyuncu ödülünü getiren Onur Savaşı / The Hunt filminde, haksız yere çocuk taciziyle suçlanan ve mahvolan yaşamını yeniden kurmaya çalışan bir adamın hikâyesi anlatılıyor.
DÜŞLER DİYARI / BEASTS OF THE SOUTHERN WILD / Benh Zeitlin Benzersiz, unutulmaz, etkileyici bu kahramanlık öyküsü, Sundance ve Cannes’ın tartışmasız yıldızı olan Benh Zeitlin’in yönetmeliğini yaptığı Düşler Diyarı / Beasts of the Southern Wild, Filmekimi programının en parlak ödüllü filmlerinden. Filmde, Louisiana’da, bentlerin ardında yaşayan altı yaşındaki küçük Hushpuppy’nin babasının esrarengiz bir hastalığa yakalanması ve ardından gelen olaylar masalsı bir diller anlatılıyor. Film, bu yıl Cannes'da en iyi ilk filme verilen Altın Kamera ve FIPRESCI (Belirli Bir Bakış), Sundance'te ise Jüri Büyük Ödülü ve En İyi Görüntü ödüllerini aldı.
ÇOCUKLAR / CHILDREN OF SARAJEVO / Aida Begic TRT ile yönetmen Semih Kaplanoğlu’nun ortak yapımcılığında çekilen Çocuklar / Children of Sarajevo filminde yönetmen Aida Begic, Bosna’da savaş sonrasının zorlu şartlarını incelikli bir yaklaşımla ele alıyor. Filmde anne-babalarını savaşta kaybeden genç Rahime ile kardeşi Nedim’in zorlu şartlar altında Saraybosna’da verdikleri yaşam mücadelesi anlatılıyor. Aida Begic, Kar adlı filmiyle 2008’de Cannes’da Eleştirmenler Haftası Büyük Ödülü’ne layık görülmüştü. Çocuklar, Mayıs 2012’de Cannes’da Belirli Bir Bakış¬-Jüri Özel Övgüsü, Pesaro’da En İyi Film, Genç Jüri Ödülü ve Uluslararası Af Örgütü ödüllerinin sahibi oldu.
KOŞULSUZ SEVGİ / BROKEN / Rufus Norris Tanınmış tiyatro ve opera yönetmeni Rufus Norris’in ilk sinema filmi Koşulsuz Sevgi / Broken, on bir yaşındaki şeker hastası Skunk’ın masum çağlarını sona erdiren olaylı yaz tatilini konu alıyor. Cannes’da Eleştirmenler Haftası’nın açılışını yapan, Daniel Clay’in romanından uyarlanan filmin özgün müziklerinde Damon Albarn’ın imzası var.
NO / Pablo Larraín İstanbul Film Festivali’nde Altın Lale’yi kazanan Tony Manero ve 2010 yapımı Post Mortem’in ardından gelen son filmi No’da yönetmen Pablo Larraín, Şili’nin askeri diktatörü Augusto Pinochet ‘ye karşı yürütülen bir reklam kampanyasını ele alıyor. Pinochet’nin baskılara boyun eğerek 1988’de kendi başkanlığını referanduma götürme kararı alışı ardından muhalefet önderleri “Hayır” kampanyalarını yönetmek üzere genç ve küstah reklamcı Rene Saavedra ile anlaşıyorlar. Başrollerinde Gael Garcia Bernal’ın yer aldığı film bu yıl Cannes’da Sanat-Sinema Ödülü’ne layık görüldü.
BİZ VE BEN / THE WE AND THE I / Michel Gondry İlk olarak Foo Fighters, Björk, Beck, Massive Attack, Radiohead, Daft Punk gibi gruplar için çektiği, birer film niteliğindeki video klipleriyle ünlenen, daha sonra Sil Baştan / Eternal Sunshine of the Spotless Mind filmi ile büyük başarı ve Oscar kazanan senarist, yönetmen ve yapımcı Michel Gondry’nin yeni filmi Biz ve Ben / The We and The I Filmekimi’nde izleyicilerle buluşuyor. Cannes’da Yönetmenlerin On Beş Günü bölümünün açılış filmi olarak gösterilen Biz ve Ben, Bronx’lu bir grup ortaokul ve lise öğrencisinin okulun son gününde eve dönüşlerini dokunaklı olduğu kadar neşeli bir yolla ele alıyor. Gondry’nin bu oyuncaklı ve şaşırtıcı “yol filminde" erkek arkadaşlar, zorbalar, saç şekilleri, sürü psikolojisi, pis şakalar, cep telefonları ve gençliğe dair her şey ustalıklı bir dille anlatılıyor.
CENNETTEKİ ÇÖPLÜK / POLLUTING PARASIDE / Fatih Akın Almanya’da yaşayan Türk asıllı yönetmen Fatih Akın’ın, Cannes’da özel bir seansta gösterilen son filmi Cennetteki Çöplük / Polluting Paradise Filmekimi’nde… Yönetmenin “en Türk filmim” olarak nitelendirdiği Cennetteki Çöplük, babasının memleketi olan Trabzon’un Çamburnu ilçesinde çektiği bir protesto filmi. İlçeye, dolgu bir çöplük sahası inşa edilmesine karar verilmesinin üzerine Akın, yaklaşan bu felakete karşı protesto için bildiği tek yöntemi seçti ve bu küçük köyün yetkililere karşı mücadelesini beş yıl boyunca filme aldı.
HAYALİMDEKİ AŞK / RUBY SPARKS / Jonathan Dayton & Valerie Faris Bu yılın merakla beklenen bağımsız filmlerinden Hayalimdeki Aşk / Ruby Sparks’ın yönetmenliğini Little Miss Sunshine / Küçük Gün Işığım’ın yönetmen çifti Jonathan Dayton ve Valerie Faris üstleniyor. Aşk ve ilişkiler üzerine şirin, olanaksız, acı-tatlı, bir hayal bir gerçek bir film olan Hayalimdeki Aşk’ın senaryo yazarı, başrolü de gerçek hayattaki sevgilisi Paul Dano ile paylaşan Zoe Kazan. Annette Bening, Antonio Banderas, Steve Coogan gibi tanınmış isimlerin bir araya geldiği filmin müzikleri ise Devotchka’nın solisti Nick Urata’ya ait.
KAYIP ÇOCUKLUK / CLANDESTINE CHILDHOOD / Benjamin Avila Yönetmen Benjamin Avila’nın, başından geçen gerçek olaylardan esinlenerek çektiği bu ilk filmi Kayıp Çocukluk / Clandestine Childhood, San Sebastian ve Havana Film Festivalleri’nden yapım ödülleri aldıktan sonra seyirciyle ilk kez Cannes Film Festivali’nde buluşmuştu. Kayıp Çocukluk, gizlenerek bir yaşam sürdürmek, aktivist olmak ve âşık olmak gibi kavramları 12 yaşındaki Juan’ın gözünden anlatıyor.
YANLIŞ / WRONG / Quentin Dupieux Yönetmen Quentin Dupieux’nün Steak ve Lastik / Rubber filmlerinden sonraki üçüncü filmi Yanlış / Wrong, Bunuel ve Ed Wood’un birlikte çektiği gerçeküstü bir komedi hissi veriyor. Kayıp bir köpek, bir dizi tuhaf insan, akıllara zarar, delicesine komik bir macera… Dolph Springer bir sabah uyandığında hayatının tek aşkı, köpeği Paul’ün kaybolduğunu fark eder. Paul’ün peşine düşen Dolph’un yoluna hayatlarını değiştireceği kişiler çıkar: pizza dağıtan bir nemfoman, bütünleşme arayışında koşu meraklısı bir komşu, Fransız-Meksika asıllı bir fırsatçı, iyice dengesiz bir hayvan dedektifi… Köpeğini ararken Dolph, bu uğurda kendi akıl sağlığını da tehlikeye atacaktır.
KAPI / THE DOOR / István Szabó Sinemasal öykülerin ustası Macar yönetmen István Szabó’nun 1960’larda geçen son filmi Kapı / The Door, iki kadının arkadaşlığının sınırlarını keşfe çıkıyor. Roman yazarı olmak isteyen Magda, günlük işlerinde yardımcı olması için yaşlı çamaşırcı Emerenc’i ikna eder. Hizmetleri kusursuz olsa da Emerenc huysuz, ters ve katıdır. Geçmişi meçhuldür; kasabada hakkında şüphe ve dedikodular yürümektedir. Zamanla, tüm tuhaflıklarına rağmen Emerenc ile Magda arasında garip olduğu kadar sağlam bir bağ kurulacaktır. Oscar ödüllü Helen Mirren, Başkalarının Hayatı filminden hatırlayacağınız Martina Gedeck ve Karoly Eperjes başrollerde.
SESSİZ / SILENT / L. Rezan Yeşilbaş 1984 yılında, Diyarbakır'da üç çocuğu ile yaşayan Zeynep, hapisteki kocasını ziyaret etmek ister. Anadili olan Kürtçe'den başka bir dil konuşamayan Zeynep, sadece Türkçe konuşmaya izin verilen cezaevinde tek kelime edemez. Bir yandan da kocasına bir çift yeni ayakkabı götürmek ister ancak mahkûmlara dışarıdan herhangi bir eşya getirmek de yasaktır. Cezaevleri dışındaki "sessiz" kadınları merceği altına alan Sessiz / Silent, filmin yapımcılığını da üstlenen yönetmen Rezan Yeşilbaş'ın Kadınlar Üçlemesi'nin ikinci filmi. Filmin başrollerinde, Belçim Bilgin ve Cem Bender yer alıyor.
TEPENİN ARDI / BEYOND THE HILL / Emin Alper Rıfat ve Mektup adlı kısa filmleriyle tanınan Emin Alper’in ilk uzun metrajlı filmi Tepenin Ardı / Beyond The Hill, prömiyerini Berlin Film Festivali’nde yaptı. Faik, emekli olduktan sonra babadan kalma bir araziyi işlemeye ve ufak bir keçi sürüsü beslemeye başlar. Araziye bakmak üzere bir ortakçı yörük ailesiyle anlaşmıştır. Bir ağustos günü, oğlu ve torunları geldiği esnada karşı tepenin arkasında çadır kurmuş yörüklerle nedeni muğlak, amansız bir kavgaya tutuşur. Nisan ayında kaybettiğimiz Seyfi Teoman’ın ortak yapımcılarından olduğu Tepenin Ardı / Beyond The Hill, tahammülsüzlüğün nasıl sıradan ayrımcılığa dönüştüğünü incelikle yüzümüze vuruyor .