Demokrasiye geçiş değil demokrasiden dönüş
CHP Genel Sekreteri ve Parti Sözcüsü Bihlun Tamaylıgil, Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplantısı öncesinde emekliye ayrılmalarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Tamaylıgil, ''Hükümet ne yapmak istediğini ve hangi sonuca ulaşmayı amaçladığını açıkça ortaya koymak durumundadır. Zira yaşanan durum hükümetin görüş ayrılığına düştüğü bürokratını emekliye sevk etme hakkıyla açıklanacak kadar basit değildir'' dedi.
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkan Kılıçdaroğlu" href="https://www.beyazgazete.com/kemal-kilicdaroglu.html">Kemal Kılıçdaroğlu, başkanlığında genel merkezde toplandı.
Tamaylıgil, MYK toplantısı sonrasında gazetecilere açıklamalarda bulundu ve sorularını yanıtladı.
Konuşmasının başında tüm vatandaşların ve İslam aleminin ramazan ayını kutlayan Tamaylıgil, bu kutsal günlerde dostluk, yardımlaşma gibi değerlerin kardeşliği pekiştirecek şekilde yaşanmasını diledi.
CHP'nin demokrasinin sağlıklı işlemesinin temelinde yasama, yürütme ve yargı güçlerinin ayrılığı ile hukukun üstünlüğü ilkelerinin bulunduğuna inandığını vurgulayan Tamaylıgil, şunları söyledi:
''Ancak AKP hukukun üstünlüğü ilkesini gözardı ederek, yürütme erkini hoyratça kullanmaktadır. Geldiğimiz noktada yargı maalesef siyasal iktidarın amaçlarını gerçekleştirmek için bir araç olarak kullanılmaktadır.
Sayın Başbakan işin başında itibaren neler olup bittiğini kamuoyuyla paylaşmak zorundadır. Hükümetin suskunluğu karşısında ortaya çıkan spekülasyonlar hem kurumlarımızı yıpratmakta hem de devlet hayatımızın ciddiyetiyle bağdaşmamaktadır. Hükümet ne yapmak istediğini ve hangi sonuca ulaşmayı amaçladığını açıkça ortaya koymak durumundadır. Zira yaşanan durum hükümetin görüş ayrılığına düştüğü bürokratını emekliye sevk etme hakkıyla açıklanacak kadar basit değildir.''
Hergün şehit cenazelerinin yürekleri yaktığını ifade eden Tamaylıgil, ''Bu süreçte Hükümetin kendi ordusuyla kavga ediyor görüntüsünden sıyrılmak zorunda olduğunu dile getirmeliyiz. Bunun yolu ise açıklık ve şeffaflıktır. Bu sorun oldu bittilerle kanun hükmünde kararnamelerle aşılamaz'' diye konuştu.
-''AKP'NİN YENİ TEMAYÜLÜ''-
Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının emekliye ayrılmaları sürecinin bazılarınca ''demokrasiye geçiş'' olarak nitelendiğini ancak yapılan açıklamaların demokrasiye geçişten öte demokraside bir sorun olduğunu gösterdiğini ileri süren Tamaylıgil, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Hukuk sisteminin çalışmadığı, hukukun üstünlüğünün ihlal edildiği söylenmekte. Ve asıl üzerinde durulması gereken de bu başlık olmalıdır. YAŞ toplantısı gerçekleşiyor, ancak toplantının ötesinde Başbakan baş başa görüşmeler yapıyor. Bu görüşmeler neden yapılmaktadır, neden yapılmıştır? Yakın tarihimizde hatırladığımız, Dolmabahçe'de baş başa yapılan ve 'içeriği mezara kadar saklıdır' beyanı ile kamuoyundan gizlenen görüşmeler AKP'nin yeni temayülünü oluşturmaktadır. Ve bu konuda açık olunmalı, şeffaf olunmalıdır.''
-ŞENGÜL YENİDEN ATANDI-
Bir gazetecinin bugün, Ankara İl Başkanlığı Yönetimi'nin düştüğü yönünde haberler çıktığını hatırlatarak, konunun MYK'da değerlendirilip değerlendirilmediğini sorması üzerine Tamaylıgil, ''Bizim tüzüğümüze göre yönetimlerin düşme ve boşalma şartları bellidir. İstifalar olduğu takdirde bu istifalar tespit edilir ve bir il yönetiminin düşmesi yönünde karar alınır. Bu istifalar ulaşmıştır ve bildiğiniz üzere şubat ayında atanmış olan Ankara İl Yönetimimiz düşmüştür. Bugün yapılan MYK toplantısında İl Başkanı olarak yine Sayın Tarık Şengül'ün atanmasına ve oluşturacağı yönetim kurulu ile ilgili çalışmaların başlatılmasına karar verilmiştir'' dedi.
''Karar, (Ankara İl Başkan Yardımcısının, Şengül hakkında yazdığı rapor yönetim tarafından dikkate alınmadı) şeklinde yorumlanabilir mi?'' şeklindeki soru üzerine ise Tamaylıgil, ''Rapor olarak baktığınızda şu an bize ulaşmış bir rapor yok ancak MYK il başkanının yaptığı çalışmalardan, gösterdiği performanstan ve bundan sonraki süreçte Ankara ve Ankara'nın sorunlarıyla ilgili yapacağı çalışmalarla ilgili kendisinin bu görevde olmasını uygun görmüştür, atanmasına karar vermiştir'' karşılığını verdi.
''İl Başkanlığı için Murat Karayalçın'ın ismi geçiyordu, ondan geri adım mı atıldı?'' şeklindeki soru üzerine ise Tamaylıgil, ''Herhangi bir geri adım ve vazgeçiş yoktur. Bu sizlerin neticede basında yer alan haberler neticesinde değerlendirmenize konu olan bir başlık. Biz, bugünkü MYK'da Ankara il yönetiminin durumunu görüşerek Tarık Şengül'ün devam etmesine karar verdik'' dedi.
Tamaylıgil, ''Eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner'in veda mesajının içeriğinin CHP tarafından nasıl değerlendirildiğinin'' sorulması üzerine ise şunları kaydetti:
''Bizim değerlendirdiğimiz şudur, biz Türkiye'deki özgürlükçü demokrasinin tam olarak işlemesine inanıyoruz. Demokrasinin işleyişinde evrensel hukuk kurallarının geçerli olduğu ve Türkiye'de gerek halk oylarıyla seçilmiş olan yönetimlerin bu demokrasiyi yaşanır hale getireceği, bu hukuka bağlılığı ortaya koyacak, ama hukuku bir araç veya yargıyı bir araç olarak kullanmadan kararları ve süreçleri yönetecek şekilde davranması gerektiğini dile getirdik.''
Kaynak: AA
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkan Kılıçdaroğlu" href="https://www.beyazgazete.com/kemal-kilicdaroglu.html">Kemal Kılıçdaroğlu, başkanlığında genel merkezde toplandı.
Tamaylıgil, MYK toplantısı sonrasında gazetecilere açıklamalarda bulundu ve sorularını yanıtladı.
Konuşmasının başında tüm vatandaşların ve İslam aleminin ramazan ayını kutlayan Tamaylıgil, bu kutsal günlerde dostluk, yardımlaşma gibi değerlerin kardeşliği pekiştirecek şekilde yaşanmasını diledi.
CHP'nin demokrasinin sağlıklı işlemesinin temelinde yasama, yürütme ve yargı güçlerinin ayrılığı ile hukukun üstünlüğü ilkelerinin bulunduğuna inandığını vurgulayan Tamaylıgil, şunları söyledi:
''Ancak AKP hukukun üstünlüğü ilkesini gözardı ederek, yürütme erkini hoyratça kullanmaktadır. Geldiğimiz noktada yargı maalesef siyasal iktidarın amaçlarını gerçekleştirmek için bir araç olarak kullanılmaktadır.
Sayın Başbakan işin başında itibaren neler olup bittiğini kamuoyuyla paylaşmak zorundadır. Hükümetin suskunluğu karşısında ortaya çıkan spekülasyonlar hem kurumlarımızı yıpratmakta hem de devlet hayatımızın ciddiyetiyle bağdaşmamaktadır. Hükümet ne yapmak istediğini ve hangi sonuca ulaşmayı amaçladığını açıkça ortaya koymak durumundadır. Zira yaşanan durum hükümetin görüş ayrılığına düştüğü bürokratını emekliye sevk etme hakkıyla açıklanacak kadar basit değildir.''
Hergün şehit cenazelerinin yürekleri yaktığını ifade eden Tamaylıgil, ''Bu süreçte Hükümetin kendi ordusuyla kavga ediyor görüntüsünden sıyrılmak zorunda olduğunu dile getirmeliyiz. Bunun yolu ise açıklık ve şeffaflıktır. Bu sorun oldu bittilerle kanun hükmünde kararnamelerle aşılamaz'' diye konuştu.
-''AKP'NİN YENİ TEMAYÜLÜ''-
Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının emekliye ayrılmaları sürecinin bazılarınca ''demokrasiye geçiş'' olarak nitelendiğini ancak yapılan açıklamaların demokrasiye geçişten öte demokraside bir sorun olduğunu gösterdiğini ileri süren Tamaylıgil, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Hukuk sisteminin çalışmadığı, hukukun üstünlüğünün ihlal edildiği söylenmekte. Ve asıl üzerinde durulması gereken de bu başlık olmalıdır. YAŞ toplantısı gerçekleşiyor, ancak toplantının ötesinde Başbakan baş başa görüşmeler yapıyor. Bu görüşmeler neden yapılmaktadır, neden yapılmıştır? Yakın tarihimizde hatırladığımız, Dolmabahçe'de baş başa yapılan ve 'içeriği mezara kadar saklıdır' beyanı ile kamuoyundan gizlenen görüşmeler AKP'nin yeni temayülünü oluşturmaktadır. Ve bu konuda açık olunmalı, şeffaf olunmalıdır.''
-ŞENGÜL YENİDEN ATANDI-
Bir gazetecinin bugün, Ankara İl Başkanlığı Yönetimi'nin düştüğü yönünde haberler çıktığını hatırlatarak, konunun MYK'da değerlendirilip değerlendirilmediğini sorması üzerine Tamaylıgil, ''Bizim tüzüğümüze göre yönetimlerin düşme ve boşalma şartları bellidir. İstifalar olduğu takdirde bu istifalar tespit edilir ve bir il yönetiminin düşmesi yönünde karar alınır. Bu istifalar ulaşmıştır ve bildiğiniz üzere şubat ayında atanmış olan Ankara İl Yönetimimiz düşmüştür. Bugün yapılan MYK toplantısında İl Başkanı olarak yine Sayın Tarık Şengül'ün atanmasına ve oluşturacağı yönetim kurulu ile ilgili çalışmaların başlatılmasına karar verilmiştir'' dedi.
''Karar, (Ankara İl Başkan Yardımcısının, Şengül hakkında yazdığı rapor yönetim tarafından dikkate alınmadı) şeklinde yorumlanabilir mi?'' şeklindeki soru üzerine ise Tamaylıgil, ''Rapor olarak baktığınızda şu an bize ulaşmış bir rapor yok ancak MYK il başkanının yaptığı çalışmalardan, gösterdiği performanstan ve bundan sonraki süreçte Ankara ve Ankara'nın sorunlarıyla ilgili yapacağı çalışmalarla ilgili kendisinin bu görevde olmasını uygun görmüştür, atanmasına karar vermiştir'' karşılığını verdi.
''İl Başkanlığı için Murat Karayalçın'ın ismi geçiyordu, ondan geri adım mı atıldı?'' şeklindeki soru üzerine ise Tamaylıgil, ''Herhangi bir geri adım ve vazgeçiş yoktur. Bu sizlerin neticede basında yer alan haberler neticesinde değerlendirmenize konu olan bir başlık. Biz, bugünkü MYK'da Ankara il yönetiminin durumunu görüşerek Tarık Şengül'ün devam etmesine karar verdik'' dedi.
Tamaylıgil, ''Eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner'in veda mesajının içeriğinin CHP tarafından nasıl değerlendirildiğinin'' sorulması üzerine ise şunları kaydetti:
''Bizim değerlendirdiğimiz şudur, biz Türkiye'deki özgürlükçü demokrasinin tam olarak işlemesine inanıyoruz. Demokrasinin işleyişinde evrensel hukuk kurallarının geçerli olduğu ve Türkiye'de gerek halk oylarıyla seçilmiş olan yönetimlerin bu demokrasiyi yaşanır hale getireceği, bu hukuka bağlılığı ortaya koyacak, ama hukuku bir araç veya yargıyı bir araç olarak kullanmadan kararları ve süreçleri yönetecek şekilde davranması gerektiğini dile getirdik.''