‘Dünya Astım Günü‘

Mersin İl Sağlık Müdürü Çağlar Çatak, yapılan araştırmalara göre ülke nüfusun yaklaşık yüzde 5‘inin astım hastası olduğunun belirlendiğini söyledi.

‘Dünya Astım Günü‘
Çatak, ‘3 Mayıs Dünya Astım Günü‘ nedeniyle yaptığı açıklamada, gün dolayısıyla ülkemizde çeşitli etkinlikler yapıldığını, bu etkinliklerinin amacının ise, dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olan astım hastalığı konusunda kamuoyunu ve sağlık çalışanlarını bilinçlendirmek olduğunu söyledi. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, dünyada yaklaşık 300 milyon kişinin astım hastalığından etkilendiğini ve bu sayının giderek arttığını kaydeden Çatak, ülkemizde yapılan çalışmalarda da nüfusun yaklaşık yüzde 5‘inin astım hastası olduğunun belirlendiğini vurguladı.

Astımın, solunum yollarında oluşan kalıcı iltihabi bir hastalık olduğunu dile getirerek Çatak, hastalığın belirtilerini ise şu şekilde açıklardı; "Akciğerlerdeki hava yollarının etrafındaki kasların beraberce daralması ya da kasılmasıyla meydana gelir. Bunun sonucunda soluk alıp vermek zorlaşır. Soluk borusundaki bu daralma ve beraberinde oluşan iltihaplanma, hırıltılı solunum, öksürük, nefes darlığı gibi sonuçlara yol açar. Tedavi edilmezse uzun dönemde akciğer fonksiyonlarının kaybına neden olabilir."

Astım hastalığının, yakaladığı insanı hiç bırakmayan, sinsi ve sessiz bir hastalık olduğuna işaret eden Çatak, "Belirtiler yokken bile hava yolları daralmış ve iltihaplanmış olabilir. Bu nedenle astımı olan kişi kendini iyi hissetse bile devamlı kontrol altında olması çok önemlidir. Astım hastalığını tetikleyen faktörler çok çeşitlidir. Bu faktörleri alerjenler, pasif sigara içiciliği, kızartma kokuları, parfüm, saç spreyi, cila, deterjanlar, çamaşır suyu, tozlar, polenler, egzoz gazları, mantar sporları, rüzgar, fırtına, kontrolsüz egzersiz, bazı gıdalar, katkı maddeleri ve bazı ilaçlar olarak sıralayabiliriz. Hastalar bu faktörlerden mümkün olduğunca uzak durmalıdır" dedi.

Astım hastalığının tanısının, akciğer filmi, spirometri, PEF takibi ve provokasyon testleri ile konulduğunu, hastalığın tedavisinde ilk yapılacak olan şeyin, sigara ve tetikleyici faktörlerden uzak durmak olduğunu kaydeden Çatak, "Astımın kronik bir hastalık olması nedeniyle tedavi ömür boyudur. Hiçbir şikayet olmasa bile ilaçlar düzenli olarak kullanılmalıdır. Aksi takdirde her astım atağında solunum yollarındaki iltihabi durum daha da ağırlaşır. Hasta ile hekim arasındaki işbirliği çok önemlidir. Koruyucu ve rahatlatıcı olmak üzere iki tip tedavisi vardır. Koruyucu ilaçlar, yakınmaları ve atak oluşumunu önlemektedir. Rahatlatıcı ilaçlar ise yakınma ve atakları düzeltmektedir" diye konuştu.

Astım gibi kronik ve bulaşıcı olmayan hasalıkların takibi ve vatandaşların bilinçlendirilmesi amacı ile Mersin İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde bir birim oluşturulduğunu belirten Çatak, ‘3 Mayıs Dünya Astım Günü‘nde, oluşturulan bu birim kanalıyla ‘Astımınızı kontrol edebilirsiniz” ana teması ile hazırlanan eğitim programı doğrultusunda eğitim çalışmalarının devam ettiğini sözlerine ekledi.

Kaynak: İHA