Nedim Şener, Gizliliği İhlalden İfade Verdi
Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklu bulunan gazeteci Nedim Şener, hakkındaki gizliliği ihlal davası nedeniyle Bakırköy Adliyesi‘nde ifade verdi. Şener’in Milliyet gazetesinde “Şenay Avcı: kimlikler görev gereğiydi” başlığı ile ilgili yayınlanan yazısıyla ilgili gizliliği ihlal ettiği gerekçesiyle hakim karşısına çıktı.
Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklu bulunan gazeteci Nedim Şener, hakkındaki gizliliği ihlal davası nedeniyle Bakırköy Adliyesi‘nde ifade verdi. Şener’in Milliyet gazetesinde “Şenay Avcı: kimlikler görev gereğiydi” başlığı ile ilgili yayınlanan yazısıyla ilgili gizliliği ihlal ettiği gerekçesiyle hakim karşısına çıktı.
Duruşma öncesi salona gelen eşi Vecide Şener ile kısa kısa bir görüşme yapan Nedim Şener’in duygulanarak göz yaşlarına hakim olamadığı görüldü. Duruşmaya aralarında Uğur Dündar ve Sedat Ergin gibi tanınmış gazeteciler de katıldı. Şener ifadesinde, haberi Hanefi Avcı’nın evinde ele geçirilen silahlarla ilgili araştırma amacıyla yaptığını belirti. Avcı’nın eşi Şenay Avcı ile görüştüğünü anlatan Şener, “ Şenay Avcı görüşmede silahların eşinin görevi dolayısıyla ve istihbaratçı olması sebebiyle devlet tarafından kendisine verilen silahlar ve kimlikler olduğunu
söyledi. Basında ruhsatsız olarak lanse edilen silahın ruhsatının tutanaklarda yer aldığını söyledi. Bir gazeteci olarak gerçeğin ortaya çıkarılması için bunu kaleme aldım." şeklinde ifade verdi.
GAZETECİLERDEN DESTEK AÇIKLAMASI
Mahkemenin 31 Mayıs tarihine ertelediği duruşma sonrası Bakırköy Adliyesi önünde Nedim Şener’e destek vermek için gelen bir grup gazeteci açıklama yaptı. Basın açıklamasını okuyan gazeteci Sedat Ergin, Nedim Şener’in gazetecilik faaliyetlerinden göz altında olduğunu iddia ederek, “Bugün hepimizin burada olmamızın yağmur altında burada olmamızın ve bu açıklamayı yapıyor olmamızın bize anlattığı bir gerçek var. O gerçekte şu, 2011 yılında Türkiye’de gazetecilere ve gazeteciliğe reva görülen mekanlar cezaevleridir ve adliye koridorlarıdır. Öyle anlaşılıyor ki içinde bulunduğumuz dönemde artık sıkça adliye koridorlarında meslektaşlarımızla dayanışma içinde mesaimizin bir bölümünü burada geçireceğiz. Bugün de burada değerli meslektaşımız Nedim Şener için toplandık. Şener gazeteci Ahmet Şık’la birlikte aynı gün 6 mart 2011 de ve Ergenekon terör örgütüne üyelik yardım ve yataklık suçlamasıyla tutuklandı. O günden beri Silivri Cezaevi‘nde yatıyor. Biz gazeteci arkadaşları ve dostları olarak. Bu suçlamaların gerçeği yansıtmadığını Nedim Şener’in iyi bir gazeteci olduğu için tutuklandığını iddia ediyoruz. “ şeklinde konuştu.
Yapılan basın açıklamasının ardından soruları cevaplayan gazeteci Uğur Dündar ise, “Nedim Şener, bu ülkenin bankaları kaynakları hortumlanırken ülkenin dışına milyarlarca dolar kaçırılırken; mafyalar, çeteler, yargısız infazlarla faili meçhullerine devam ederken bunların kitaplarını yazmış naylon holdinglerin halkı, tüyü bitmemiş yetimi nasıl sömürdüğünü tüm Türkiye’ye anlatmış çok değerli dünyaca saygın 60 özgürlükçü gazeteciden biridir. Bunu ben söylemiyorum dünyanın en saygın basın kuruluşları söylüyor. Şimdi bir takım insanlar Nedim’i eleştiriyorlar. Peki Türkiye soyulurken Türkiye’nin bankaları hortumlanırken mafyalar çeteler, Susurluk çeteleri faili meçhul cinayetlerini işlerken tek satır yazmayan bu insanların Nedim’i Ahmet’leri sorgulamaya hakları var mı. Ben buna isyan ediyorum." dedi.
Duruşma öncesi salona gelen eşi Vecide Şener ile kısa kısa bir görüşme yapan Nedim Şener’in duygulanarak göz yaşlarına hakim olamadığı görüldü. Duruşmaya aralarında Uğur Dündar ve Sedat Ergin gibi tanınmış gazeteciler de katıldı. Şener ifadesinde, haberi Hanefi Avcı’nın evinde ele geçirilen silahlarla ilgili araştırma amacıyla yaptığını belirti. Avcı’nın eşi Şenay Avcı ile görüştüğünü anlatan Şener, “ Şenay Avcı görüşmede silahların eşinin görevi dolayısıyla ve istihbaratçı olması sebebiyle devlet tarafından kendisine verilen silahlar ve kimlikler olduğunu
söyledi. Basında ruhsatsız olarak lanse edilen silahın ruhsatının tutanaklarda yer aldığını söyledi. Bir gazeteci olarak gerçeğin ortaya çıkarılması için bunu kaleme aldım." şeklinde ifade verdi.
GAZETECİLERDEN DESTEK AÇIKLAMASI
Mahkemenin 31 Mayıs tarihine ertelediği duruşma sonrası Bakırköy Adliyesi önünde Nedim Şener’e destek vermek için gelen bir grup gazeteci açıklama yaptı. Basın açıklamasını okuyan gazeteci Sedat Ergin, Nedim Şener’in gazetecilik faaliyetlerinden göz altında olduğunu iddia ederek, “Bugün hepimizin burada olmamızın yağmur altında burada olmamızın ve bu açıklamayı yapıyor olmamızın bize anlattığı bir gerçek var. O gerçekte şu, 2011 yılında Türkiye’de gazetecilere ve gazeteciliğe reva görülen mekanlar cezaevleridir ve adliye koridorlarıdır. Öyle anlaşılıyor ki içinde bulunduğumuz dönemde artık sıkça adliye koridorlarında meslektaşlarımızla dayanışma içinde mesaimizin bir bölümünü burada geçireceğiz. Bugün de burada değerli meslektaşımız Nedim Şener için toplandık. Şener gazeteci Ahmet Şık’la birlikte aynı gün 6 mart 2011 de ve Ergenekon terör örgütüne üyelik yardım ve yataklık suçlamasıyla tutuklandı. O günden beri Silivri Cezaevi‘nde yatıyor. Biz gazeteci arkadaşları ve dostları olarak. Bu suçlamaların gerçeği yansıtmadığını Nedim Şener’in iyi bir gazeteci olduğu için tutuklandığını iddia ediyoruz. “ şeklinde konuştu.
Yapılan basın açıklamasının ardından soruları cevaplayan gazeteci Uğur Dündar ise, “Nedim Şener, bu ülkenin bankaları kaynakları hortumlanırken ülkenin dışına milyarlarca dolar kaçırılırken; mafyalar, çeteler, yargısız infazlarla faili meçhullerine devam ederken bunların kitaplarını yazmış naylon holdinglerin halkı, tüyü bitmemiş yetimi nasıl sömürdüğünü tüm Türkiye’ye anlatmış çok değerli dünyaca saygın 60 özgürlükçü gazeteciden biridir. Bunu ben söylemiyorum dünyanın en saygın basın kuruluşları söylüyor. Şimdi bir takım insanlar Nedim’i eleştiriyorlar. Peki Türkiye soyulurken Türkiye’nin bankaları hortumlanırken mafyalar çeteler, Susurluk çeteleri faili meçhul cinayetlerini işlerken tek satır yazmayan bu insanların Nedim’i Ahmet’leri sorgulamaya hakları var mı. Ben buna isyan ediyorum." dedi.