Kuşadası‘nda "Meme Kanserine Güncel Yaklaşımlar" Sempozyumu
Ege Üniversitesi Kanserle Savaş Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından 16. Ege Onkoloji Günleri kapsamında gerçekleştirilen "Meme Kanserine Moleküler Yaklaşım Kursu ve Meme Kanserine Güncel Yaklaşımlar Sempozyumu" Kuşadası‘nda başladı.
Kuşadası Pine Bay Tatil Köyü‘nde İzmir Meme Hastalıkları Derneği‘nin desteğiyle düzenlenen sempozyum, ABD ve Almanya‘dan da katılımcıların bulunduğu 250‘yi aşkın meme kanseri konusunda uzman hekimi bir araya getirdi. Sempozyum düzenleme komitesinden yapılan açıklamada, Sempozyumun ilk iki gününde gerçekleşen Meme Kanserine Moleküler Yaklaşım Kursu‘nun amacının, genetik şifrelerin çözümlenmeye başladığı günümüzde meme kanserinin moleküler biyolojik ve genetik temeli üzerinde durmak, metastaz ve invazyon
biyolojisi, tedavi dirençlerinin moleküler mekanizmaları, immunolojik mekanizmalar gibi temel konularda bilgilendirme sağlamak olduğu belirtildi. Açıklamada, ayrıca meme kanseri ile ilgili temel konularda yapılan çalışmaların sunulduğu bir Workshop yapıldığı belirtilerek, sunulan en iyi çalışmaya ödülün verildiği kaydedildi.
Sempozyum Başkanı Prof. Dr. Ayfer Haydaroğlu yaptığı açıklamada, "Etkinliğin son iki gününde gerçekleştirilecek olan Meme Kanserine Güncel Yaklaşımlar Sempozyumu‘nun amacının ise meme kanserinde son gelişmeleri takip etmek, tedavilerde yeni çıkan olanakları tartışmak, deneyimi olan meslektaşlara multidisipliner tartışma ortamı yaratmaktır. Kurs ve sempozyum için 4 Mart‘ta ortak program yapılmış, meme kanserinde multigen testler, NGS, hedefe yönelik tedavilerin mekanizmaları, molekuler ve genetik
epidemiyoloji gibi konularda arzu eden klinisyenlerin de katılabileceği konferanslar ve paneller düzenlenmiştir" dedi.
Prof. Dr. Haydaroğlu, Türkiye‘de her 10 kadından birinin meme kanseri bakımından risk altında olduğunu belirterek, meme kanserinin genetik şifrelerinin çözülmeye başlandığı günümüzde erken tanı için çaba gösterilmesi gerektiğini söyledi. Meme kanserinin, kadınlarda en sık görülen kanser türü olarak yerini koruduğunu ifade eden Prof. Dr. Haydaroğlu, "Meme kanseri, hala kadınlarımızın korkulu rüyası. Mücadele için erken tanı önem taşıyor. Kanser ele gelmeden tanı konulması önem taşıyor. Bunun için bir
takım genetik ve moleküler belirtiler elde edilerek hormon veya ilaç tedavisinin uygulanıp uygulanmayacağına karar veriliyor. Bununla ilgili son yenilik multi (çoklu) gen testleri. Gen dizi analizlerine bakılarak yol haritası belirleniyor. Genetik yapısına bakılarak farklı tedavi seyirleri düzenleniyor" diye konuştu.
Kaynak: İHA
biyolojisi, tedavi dirençlerinin moleküler mekanizmaları, immunolojik mekanizmalar gibi temel konularda bilgilendirme sağlamak olduğu belirtildi. Açıklamada, ayrıca meme kanseri ile ilgili temel konularda yapılan çalışmaların sunulduğu bir Workshop yapıldığı belirtilerek, sunulan en iyi çalışmaya ödülün verildiği kaydedildi.
Sempozyum Başkanı Prof. Dr. Ayfer Haydaroğlu yaptığı açıklamada, "Etkinliğin son iki gününde gerçekleştirilecek olan Meme Kanserine Güncel Yaklaşımlar Sempozyumu‘nun amacının ise meme kanserinde son gelişmeleri takip etmek, tedavilerde yeni çıkan olanakları tartışmak, deneyimi olan meslektaşlara multidisipliner tartışma ortamı yaratmaktır. Kurs ve sempozyum için 4 Mart‘ta ortak program yapılmış, meme kanserinde multigen testler, NGS, hedefe yönelik tedavilerin mekanizmaları, molekuler ve genetik
epidemiyoloji gibi konularda arzu eden klinisyenlerin de katılabileceği konferanslar ve paneller düzenlenmiştir" dedi.
Prof. Dr. Haydaroğlu, Türkiye‘de her 10 kadından birinin meme kanseri bakımından risk altında olduğunu belirterek, meme kanserinin genetik şifrelerinin çözülmeye başlandığı günümüzde erken tanı için çaba gösterilmesi gerektiğini söyledi. Meme kanserinin, kadınlarda en sık görülen kanser türü olarak yerini koruduğunu ifade eden Prof. Dr. Haydaroğlu, "Meme kanseri, hala kadınlarımızın korkulu rüyası. Mücadele için erken tanı önem taşıyor. Kanser ele gelmeden tanı konulması önem taşıyor. Bunun için bir
takım genetik ve moleküler belirtiler elde edilerek hormon veya ilaç tedavisinin uygulanıp uygulanmayacağına karar veriliyor. Bununla ilgili son yenilik multi (çoklu) gen testleri. Gen dizi analizlerine bakılarak yol haritası belirleniyor. Genetik yapısına bakılarak farklı tedavi seyirleri düzenleniyor" diye konuştu.