Dışişleri Bakanı Davutoğlu Cenevre’ye Gitti (2)
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ABD’nin BM Güvenlik Konseyi’nde Batı Şeria’daki Yahudi yerleşimleri nedeniyle İsrail’in kınanmasına yönelik kararı veto etmesiyle ilgili olarak, "Eğer insan hakları konusunda bir ihlal sıralaması yapılırsa herhalde İsrail
IHA007BAE1-SIY/28-ŞUB-0056-2733- DIŞİŞLERİ BAKANI DAVUTOĞLU CENEVRE’YE GİTTİ (2) - DAVUTOĞLU: - "(ABD’NİN İSRAİL’İN KINANMASI KARARINI VETO ETMESİ) EĞER İNSAN HAKLARI KONUSUNDA BİR İHLAL SIRALAMASI YAPILIRSA HERHALDE İSRAİL BUNUN EN ÜST SIRALARINDA YER ALIR. ARTIK İNSAN HAKLARI KONUSUNDA İNSANLARIN MUTLAK EŞİTLİĞİNE İNANMAK LAZIM" - "İŞGALİ PEKİŞTİRMEK ÜZERE YAPILAN YERLEŞİMLERİ SİZ TENKİT ETMEKTEN YA DA BU KONUDA KARAR ALMAKTA ÇEKİNCELİ DAVRANIRSANIZ İSRAİL’İN MÜZAKERE MASASINDA BARIŞ İÇİN GEREKLİ ADIMLARI ATMASINI BEKLEYEMEZSİNİZ" ANKARA (İHA) - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ABD’nin BM Güvenlik Konseyi’nde Batı Şeria’daki Yahudi yerleşimleri nedeniyle İsrail’in kınanmasına yönelik kararı veto etmesiyle ilgili olarak, "Eğer insan hakları konusunda bir ihlal sıralaması yapılırsa herhalde İsrail bunun en üst sıralarında yer alır. İşgali pekiştirmek üzere yapılan yerleşimleri siz tenkit etmekten ya da bu konuda karar almakta çekinceli davranırsanız İsrail’in müzakere masasında barış için gerekli adımları atmasını bekleyemezsiniz"dedi. Bakan Davutoğlu, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi toplantısına katılmak üzere Cenevre’ye gitti. Hareketinden önce Esenboğa Havalimanı’nda bir basın toplantısı düzenleyen Davutoğlu, BM İnsan Hakları Konseyi’nin BM mekanizmasında insan hakları konusunda en üst kurum olduğunu hatırlatarak, Türkiye’nin de burada son derece aktif rol oynadığını kaydetti. Davutoğlu, daha önceki dönemlerde insan hakları konusunda genellikle izlenen ülke durumunda olan Türkiye’nin son dönemde insan haklarıkonusunda inisiyatif alan, perspektif getiren, geleceğe dönük olarak insan hakları konusunda dünyadaki uygulamaların daha üst standartlara getirilmesi konusunda her türlü çabayı sarf eden bir politika benimsediğini anlattı. Türkiye’nin şu anda başlı başına bir insan hakları diplomasisi olduğunu vurgulayan Davutoğlu, bugünkü toplantıda da bunun üzerinde duracağını kaydetti. Davutoğlu, "Uluslararası düzen büyük bir değişim yaşarken, insan hakları kavramıyla ilgili uygulamaların da bu değişime uygun birşekilde, bütün bu değişimin merkezine oturtulması gerekiyor. Siyasi sistemler, uluslararası düzen insan için vardır" dedi. Mavi Marmara ile ilgili veri toplamak için oluşturulan komitenin raporunun 21 Mart’ta Cenevre’deki oturumlar çerçevesinde sunulacağını kaydeden Davutoğlu, Mavi Marmara olayında ’sivil konvoya yapılan ve bütün insan hakları ilkelerini çiğneyen saldırı’ konusunun da sürekli takipçisi olacaklarını belirtti. Davutoğlu, "Bu konu Türkiye için hem bir insan hakları meselesidir, hem de uluslararası hukukun Doğu Akdeniz’de çiğnenmesi bağlamında son derece önemli, stratejik bir konudur. Biz bu çerçevede degörüşlerimizi bugün İnsan Hakları Konseyi’nde dile getirme imkanı bulacağız" diye konuştu. Davutoğlu, Cenevre’deki toplantıda ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi, AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton ve diğer bazı bakanlarla görüşeceğini bildirdi. "LİBYA’DA GEÇİŞ DÖNEMİ SAĞLIKLI OLMALI" Açıklamasında Libya’daki gelişmelere de değinen Bakan Davutoğlu, Libya’da ’insan haklarına saygılı, halkın taleplerini karşılayan yeni bir dönem’in başlamasını istediklerini söyledi. Davutoğlu, bu geçiş döneminin sağlıklı bir süreçle temin edilmesi gerektiğini de kaydetti. Davutoğlu, Libya’nın bölünmüş iki otoriteli görünümünün Ortadoğu için son derece önemli sıkıntılar doğuracağını belirterek, bu türlü sorunların Irak’ta da yaşandığını söyledi. BM Güvenlik Konseyi’nde Libya konusunda son alınan yaptırımkararını yakından takip ettiklerini ifade eden Davutoğlu, kararların uygulanması ve takibi konusunda Türkiye’nin her türlü katkıyı yapacağını vurguladı. LİBYA’DAN TAHLİYELER Türk vatandaşlarının Libya’dan tahliyesi hakkında da bilgi veren Davutoğlu, Trablus ve Bingazi’den hiçbir karışıklığa sebebiyet vermeden tahliyelerin gerçekleştiğini, gemilerde binlerce insanın birlikte seyahat ettiğini ve en ufak bir huzursuzluk, tartışma yaşanmadığını anlattı. Davutoğlu, bugün itibariyle kendilerinden tahliye talep eden bütün vatandaşların tahliye edildiğini belirterek, "Biz oradan özellikle çıkmak istemeyen veya kendisini güvende hisseden vatandaşlarımızın da Libya’yı terk etmesiniprensip olarak çok doğru görmüyoruz. Biz Libya’yı terk ediyor değiliz. Sadece güvenlik sıkıntısı yaşayan vatandaşlarımızı geçici bir süre için vatanlarında izne getiriyoruz" diye konuştu. Libya’daki şirketlerden son durum envanteri talep ettiklerini bildiren Davutoğlu, bu bilgiler ışığında tahliye çalışmalarını yönlendireceklerini belirterek, "Mutlaka herkes Libya’dan çıkmalı gibi bir kanaate sahip değiliz" dedi. BATI ŞERİA’DAKİ YAHUDİ YERLEŞİMLERİ Gazetecilerin sorularını da cevaplandıran Davutoğlu, ’ABD’nin BM Güvenlik Konseyi’nde, Batı Şeria’daki Yahudi yerleşimleri nedeniyle İsrail’in kınanmasına yönelik kararı veto etmesi’ ile ilgili bir soru üzerine, "Eğer Ortadoğu’ya bir gün barış gelecekse ve eğer bu barışa uluslararası toplum katkı sağlayacaksa her şeyden önce herkesin objektif ve tutarlı ilkeleri hayata geçirmesi lazım. Hiçbir ülkenin diğer ülkelere göre ayrıcalıklı bir konumunun olmaması lazım. Eğer biz ülkelere takındığımız tutumlardabir ülkeyi diğer ülkelerden farklı bir şekilde değerlendirirsek, ona özel ayrıcalıklı bir konum benimsersek, uluslararası hukuk karşısında onu hesap vermesi gerekmeyen bir ülke gibi telakki edecek adımlar atılırsa tabii bu bölgede barış sağlama imkanı kalmaz" diye konuştu. Bunun Mavi Marmara, yerleşimler ve Gazze ablukası olaylarında yaşandığını belirten Davutoğlu, "Eğer insan hakları konusunda bir ihlal sıralaması yapılırsa herhalde İsrail bunun en üst sıralarında yer alır. Artık insan hakları konusunda insanların mutlak eşitliğine inanmak lazım. İşgali pekiştirmek üzere yapılan yerleşimleri siz tenkit etmekten ya da bu konuda karar almakta çekinceli davranırsanız İsrail’in müzakere masasında barış için gerekli adımları atmasını bekleyemezsiniz" dedi. Davutoğlu, barış ve düzenin ortak ilkeler etrafında oluştuğunu ve herkesin bu ilkelere saygı göstermesini temin etmek gerektiğini de kaydetti.
Kaynak: İHA
