Brancusi Google Doodle'a tema oldu

Google'ın yeni logosundaki Brancusi, tüm kullanıcılar tarafından merak edilmeye başladı. Constantin Brancusi kimdir?

Brancusi Google Doodle'a tema oldu
Google, zaman zaman değiştirdiği Doodle'ı (logo) için Barancusi'yi seçti. Google'ın logosundaki tema Brancusi'nin modernist heykellerinden oluşuyor.

Constantin Brancusi Kimdir?

(1876-1957), Romen heykel­cisi. Bükreş Güzel Sanatlar Akademisi'ni bitirip, 1902'de bir inceleme gezisine çıkan Constantin Brancusi (ya da Brâncuşi), Münih ve isviçre'de kaldıktan sonra Paris'e yerleşerek Güzel Sanatlar Akademisi'ne yazıldı ve Rodin'in etkisinde kaldı. Zaman içinde bu etkiden kur­tulmayı başarıp, 1908'den sonra özgün üslubunda yapıt­lar vererek, modern heykelciliğin kurucuları arasında yer aldı. Başlıca yapıtları arasında Öpüşme, Dünyanın Başlangıcı, Adem ve Havva, Sonsuz Sütun, Buddha nin Ruhu, vb. sayılabilir.

Braque, Georges (1882-1963), Fransız ressamı. Le Havre Güzel Sanatlar Okulu'ndaki gece kurslarını izle­yip, Paris'e giderek Picabia, Dufy, Othon Friesz, vb. res­samlarla dostluk kuran Georges Braque, Î9()5'te fovizme yönelip, 1908'dcn sonra Picasso ve Cezanne'ın etkisiyle biçimleri geometrik yapılara indirgediği man­zara resimleri yaptı. Picasso'yla birlikte kübizmin baş­lıca öncüsü sayılmasını sağlayan hu tablolardan sonra, klasik perspektiften vaz geçip, natürmortlara yöneldi ve nesneleri seyircinin aynı anda farklı açılardan göre­bileceği biçimde çizdi. Birinci Dünya Savaşı'nda ağır biçimde yaralanıp, savaştan sonra daha yumuşak cizgili natürmortlar ve çıplaklar yaptı. Başlıca yapıtları arasında Koman re Testi. Piyano ve Mandolin, Sepet Taşıyan Kızlar, Tente, vb. sayılabilir.

Birçok sanat tarihçisinin döneminin en büyük heykelcisi saydığı Constantin Brancusi, on bir yaşında, ailesiyle oturduğu çütlikten ayrılarak Craiova'da değerli, abanoz kap­lama eşyalar yapan bir mobilyacı­nın yanında çıraklık etmeye başladı; bir yandan da yöredeki Uygulamalı Sanatlar Okulu'ndaki dersleri izle­yerek, heykelcilik alanındaki eşsiz yeteneğiyle dikkati çekti. 1902 yılın­da, Bükreş Güzel Sanatlar Okulu'nu bitirince, Paris'e yayan gitmeye karar verdi. 1904'te Paris'e ulaşa­rak, kısa bir süre için Güzel Sanat­lar Akademisi'ndeki dersleri izledi; ama çok geçmeden sanatını büyük ölçüde etkileyecek olan Rodin'in öğütlerini dinleyerek akademiden ay­rıldı. Ne var ki, Rodin'in birlikte ça­lışma önerisini de,"büyük ağaçların gölgesinde hiçbir şey yetişmez" di­yerek geri çevirdi. Tek başına, romantizm, anlatımcılık, duyguculuk akımlarına karşı bir sanat geliş­tirdi ve soyutlamaya yönelen ilk sa­natçılardan biri oldu. Brancusi'nin sanatı, kendini mutlağı aramaya daha iyi verebilmek için, önceden hazırlanmış her türlü eğili­mi yadsıyan bir "karşı çıkma" sanatıdır. Yapıtlarını her türlü gerçekçi ayrıntıdan arındırmış, ko­nu edindiği düşünceleri ya da biçim­leri geometrik yapılara indirgemiş bir sanatçı olan Brancusi, yineleme­li ritimlere son derece önem vermiş (Sonsuz Sütun ve Adem ile Havva adlı yapıtları, bu eğilimini yansıtan anlamlı örneklerdir), tıpkı bir res­samın yaptığı gibi, büyük bir titiz­likle seçtiği gereçlerin duyumsal niteliklerini vurgulamıştır.

Yüzeylerin parlatılmasına da büyük özen gösteren (çok sık işlediği Yavrukuş teması bunu açıkça kanıtlar) sanat­çı, heykellerini taşıyan altlıkları karşıtlık yaratabilecek gereçlerden oluşturarak, sözgelimi cilalı beyaz mermerden bir heykeli siyah kadi­feden bir yastık üstüne yerleştirerek ya da oturtmalık yerine aynalar, parlak çelik levhalar kullanarak, özel etkiler yaratmayı başarmıştır.