Byegm Tarafından Düzenlenen Türk-arap Medya Forumu Büyük İlgi Gördü

Başbakanlık Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü(BYEGM) tarafından ``Değişim ve Süreklilik Ekseninde Medya, Yeni İmkânlar ve Fırsatlar`` başlığıyla düzenlenen ``Türk-Arap Medya Forumu`` büyük ilgi gördü.

Byegm Tarafından Düzenlenen Türk-arap Medya Forumu Büyük İlgi Gördü
BYEGM Genel Müdürü Murat Karakaya, basın alanında ortak bir dil ve iletişim kanalları oluşturarak, basın kuruluşları ve gazeteciler arasında kapsamlı bilgi paylaşımı ve mesleki dayanışmanın sağlanmasını amaçladıklarını ifade etti.

BYGM`den yapılan yazılı açıklamada, Türk-Arap Medya Forumu`na ilişkin değerlendirmelere yer verildi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bölgede barış ve huzurun en büyük dileğimiz olduğunu belirterek, Türkiye`nin çalışmalarının da bu istikamette olduğunu söyledi. Arınç, "Biz kardeşlerimizin acı çekmesini değil huzura ermesini istiyoruz. Doğu ve batıdaki tecrübelerimizi kardeşlerimizle paylaşmaya özen gösteriyoruz." dedi. "Devlet topluma aittir, devleti toplum şekillendirir. Devlet adamı toplumun talepleri doğrultusunda kararlar almak ve milletini temsil etmek durumundadır." değerlendirmesinde bulundu. Halka rağmen hiçbir rejimin hayatta kalmasının mümkün olmadığını kaydetti. Arap Baharı`nın kışa dönüşmemesi için aydınlara da büyük görev düştüğünün altını çizen Arınç, Ortadoğu`nun kendi dinamikleriyle ele alınması gerektiğine dikkat çekti. Meşrep ve mezhep çatışmalarına da vurgu yapan Arınç, böylesi çatışmalara düşmemenin hayati derecede önemli olduğunu ifade ederek, bütün meselenin bu toplumların özgüvenle organize olmaları ve dünya sahnesine yeniden çıkmalarında yattığını belirtti.

BYEGM Genel Müdürü Murat Karakaya da basın ve enformasyon alanında kardeş ülkelerle de ikili işbirliği mekanizmaları geliştirdiklerini söyledi. Karakaya, son bir yıl içerisinde düzenledikleri Türk Dili Konuşan Ülkeler Medya Forumu ve Balkan Ülkeleri Medya Forumu`nun ardından şimdi de Türk-Arap Medya Forumu`nu gerçekleştirdiklerini belirterek "Böylece çok geniş bir coğrafyada farklı dillere sahip olmakla birlikte, ortak tarihi ve kültürel değerleri paylaşan milletleri aynı platformda buluşturuyor olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.” dedi. Karakaya, basın alanında ortak bir dil ve iletişim kanalları oluşturarak, basın kuruluşları ve gazeteciler arasında kapsamlı bilgi paylaşımı ve mesleki dayanışmanın sağlanmasını amaçladıklarını ifade etti.

Dışişleri Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul Valiliği, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanlığı ile Türk-Arap Bilim, Kültür ve Sanat Derneği’nin (TASCA) de destek verdiği foruma, Arap Birliği`ne üye Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri, Cezayir, Cibuti, Fas, Filistin, Irak, Katar, Komarlar, Kuveyt, Libya, Lübnan, Mısır, Moritanya, Somali, Sudan, Suriye, Suudi Arabistan, Tunus, Umman, Ürdün ve Yemen’den 200 civarında gazeteci ve akademisyen katıldı. Forumda moderatörlüğünü TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin’in yaptığı “Kültürel İşbirliği: Türk Dizilerinin Bölgesel Yansımaları” oturumunda, dizi oyuncuları Cansel Elçin ve Songül Öden de Türk dizilerinin Arap kamuoyundaki etkisi üzerine sunumlarını gerçekleştirdi. Ayrıca, BYEGM tarafından düzenlenen fotoğraf sergisi ile bazı medya kuruluşlarının katılımıyla oluşturulan “Medya Tanıtım Standları” da katılımcılardan büyük ilgi gördü.


FORUM SONUÇ BİLDİRGESİNDE BÖLGE VE DÜNYA BARIŞI İLE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN ÖNEMİ VURGULANDI
Forum’un sonuç bildirgesinde şu görüşlere yer verildi: "Avrupa, Asya ve Afrika kıtalarının birleştirdiği bir coğrafyada tarihsel ve kültürel değerleri paylaşan, ortak geçmişi bugünden geleceğe taşıma kararlılığındaki ülkelerin medya temsilcileri olarak, bölge ülkeleri arasında ileriye yönelik ortak bir geleceğin tesisinde, medyanın sahip olduğu gücü, halkların mutluluk ve refahının geliştirilmesi yönünde kullanacağı inancını taşıyoruz. Demokrasi bilinci ile geleceğini yönlendiren, çok kültürlü hoşgörü ortamını benimseyen barışçıl bir dünya idealini paylaşıyoruz. Günümüz toplumlarının, birlikte yaşam felsefesinin benimsendiği bir demokratik sistemde, insan haklarına saygı, düşünce ve ifade özgürlüğü çerçevesinde, çok kültürlü bir yapıyı benimsemesi gerektiğine inanıyoruz. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinden, Helsinki Nihai Senedine ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine kadar, çağdaş değerleri içeren her türlü belgede dile getirilen basın özgürlüğünün önemini vurguluyoruz. Ortadoğu ve Kuzey Afrika coğrafyasında son dönemde yaşanmakta olan dönüşüm sürecini destekliyor, bu süreçte bölge halklarının hukukun üstünlüğü, iyi yönetişim, insan hakları, özgürlük, demokrasi gibi evrensel değerlere sahip olma yönündeki taleplerini karşılanmasının önemini vurguluyoruz. Forumda yer alan ülkelerin medya mensuplarının dayanışma içerisinde ilişkilerini geliştirmelerinin, bölgesel ve uluslararası işbirliğinin geliştirilmesinde ve demokratik yapının güçlendirilmesinde itici güç oluşturacağını ifade ediyoruz. Forum katılımcısı medya mensupları olarak, paylaştığımız ideallerin ülkelerimizin medya kuruluşları arasında sağlıklı ve süreklilik taşıyan ilişkilerle çok daha hızlı bir şekilde gerçeklik kazanacağını düşünerek, bu yönde azim ve kararlılığımızı kamuoylarımıza deklare ediyoruz. Bölgesel sorunların çözümünde medyaya büyük görev ve sorumluluk düştüğünü teyit ederek, kamuoyunun bilgilendirilmesi ilkesinden ödün verilmeden sorunlara temel oluşturan konularda basının hassasiyet göstermesinin de çözüm kanallarının açılmasına vesile olacağı inancını taşıyoruz. Kültürel işbirliğinin halkların birbirini algılamasında önemli bir misyonu üstlendiğini teyiden, bölge ülkelerinin ortak projeler geliştirmesinin önemine işaret ediyoruz. Türk ve Arap ülkeleri basın mensupları arasındaki ilişkilerin sağlam temeller üzerine kurulabilmesi ve işbirliğinin geliştirilmesi amacıyla "Türk-Arap Medya Platformu" kurulmasını destekliyoruz. Kabul ettiğimiz “Sonuç Bildirgesi”, halklarımızın barış dolu bir bölgede, istikrarlı ve müreffeh bir dünya için ortak çaba gösterme konusundaki güçlü iradesinin bir göstergesi olacaktır."