Davutoğlu-westerwelle Görüşmesi

Alman Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle ile görüşen Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Suriye`ye karşı sesimizi yükselttik daha da yükselteceğiz.

Gözümüzün önünde insanların öldürülmesine razı olmayız" dedi.

Almanya`daki temasları çerçevesinde Alman Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle ile akşam saatlerinde biraraya gelen Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, görüşme sonrası mevkidaşı ile birlikte ortak basın toplantısı düzenledi. Davutoğlu, "Özellikle son dönemde yaşanan ve hepimizi gerçekten çok üzen Neo-Nazi cinayetleri ile ilgili gelişmeleri değerlendirme fırsatı bulduk. Ben öncelikle Cumhurbaşkanı Sayın Wulf`a, Başbakan Sayın Merkel`e ve değerli meslektaşım Sayın Westerwelle`ye ve tüm Alman yetkililerebu konudaki hassasiyetleri dolayısıyla teşekkür ederim. Bu vesileyle birçok eyalet başbakanı ile de görüşme fırsatım oldu. Öncelikle şunu ifade etmek isterim ki, bugün dünyada çok az iki millet, Türkler ve Almanlar kadar iç içe geçmişler ve aynı sosyal ortamı barındırmışlardır. Dolayısıyla bu öylesine bir birlikteliktir ki, bir takım zorlukları yine birlikte aşmayı gerektiriyor. Ben son üç gün içerisinde Hamburg, Frankfurt, Münih, Berlin`de ve bugün de Bonn`da ve Köln`de çok sayıda aile ile ile bir arayageldim. Bir de Yunan ailesi ile bir araya geldim. Gördüğüm tablo gerçekten çok üzücüydü. Tüm izlenimlerimi başta Cumhurbaşkanı Wulf`e aktardım. Onların açıklamaları ve ilgileri gerçekten her türlü takdirin üzerindedir. Teşekkür ediyoruz ancak şu da önemli ki bu Neo-Nazi cinayetler, maalesef Türk toplumunda büyük bir tedirginlik doğurmuştur. Şimdi bugün birlikte yeni bir strateji geliştirme zamanı gelmiştir diye düşünüyorum. Ailelerden dinlediklerim, bende bu saldırıların bu kadar uzun süre gizli kalmışolmasının sadece Türklere değil, Alman değerlerine de bir saldırı niteliği taşıdığı kanaatimi pekiştirmiştir. Şimdi beklentimiz bu katillerin ve bu katilleri örgütleyen çetenin tümüyle ortaya çıkarılmasıdır. Bu çok kültürlü ortamın sürdürülebilmesi açısından çok önemlidir. Ailelerin önceki soruşturmalar esnasında maruz kaldığı tutumlar kendi eşlerini, oğullarını, babalarını öldürdükleri varsayımıyla soruşturmaya muhatap kılınmaları bizi daha da kaygılandırmıştır. Bütün ihtimaller göze alınırken saldırılarınırkçı olabileceğinin göz ardı edilmesi bizi çok üzmüştür ve çok düşünmüştür. Bugünler dayanışma günleridir ama aynı zamanda muhasebe günleridir de" diye konuştu.

Cinayetlere ilişkin "Almanya`nın Susurluk`u" ifadesi ile ne kastettiğine açıklık getiren Davutoğlu, olayların içeriğinden ve derinliğinden ziyade ortaya çıkış biçimine işaret ettiğini ve bir dosyanın birçok başka dosyanın açılmasına sebebiyet vermesine atıf yaptığını belirtti. Bir cinayet şebekesinin ortaya çıkması sonucunda tüm şebekenin çökertilmesi gerekliliğinin ortaya çıktığını söyleyen Davutoğlu, meslektaşı Westerwelle`nin görüşme sırasında söylediği bir söze katıldığını anlatarak, "Bu cinayetlere`dönerci cinayeti` denmesi bile, bu konuya zamanında atfedilen tutumun bir parçasıydı. Öyle bir hava verildi ki burada döner işi yapan Türkler, birbirine giriyormuş gibi gösterildi önyargı itibarıyla" dedi. WESTERWELLE Alman Dışişleri Bakanı Westerwelle ise, cinayetlerin son derece üzücü verici olduğunu ve bu cinayetleri çözüp arkasındakilerin hak ettikleri cezayı bulmalarının Almanya için bir itibar meselesi olduğunu ifade etti. Westerwelle, meselenin sonuna kadar takip edileceğini belirterek, "Türklerin acılarını paylaşıyoruz. Bu feci cinayetler, Türkiye ile Almanya`yı ayıramayacaktır. Bu eylemlerin açıklığa kavuşturulması son derece önemlidir. Söz konusu olan, Almanya`nın dünyadaki itibarıdır. Federal AdaletBakanımız da konuyla ilgili her türlü adımı atmakta ve mağdur ailelere yakınlara bir tazminat ödenmesi için bir kaynak oluşturmaktadır. Bu tazminat elbette sadece bir jesttir. Yaşanan acıların para ile telafisi olmaz ancak konu üzerindeki hassasiyetimizin göstergesidir" diye konuştu. SURİYE`DE YAŞANANLAR Suriye konusunda da açıklamalar yapan ikili, bunun sonraki görüşmelerde detaylı olarak ele alınacağını ifade ettiler. Suriye`ye karşı Türkiye`nin sesini yükselttiğini ve daha da yükselteceğini ifade eden Bakan Davutoğlu, "Suriye konusundaki tutumumuz ve tavrımız net ve ilkeseldir. Maalesef Suriye bizden, Arap Ligi`nden ve uluslararası toplumdan gelen haklı kaygıları ve talepleri göz ardı ederek, kendi halkına karşı baskıya devam etmiştir. Bize de başka yol bırakmamıştır. Gözlemci taleplerine de karşıçıkmıştır. Biz gözümüzün önünde insanların katledilmesine razı olmayız. Bunun karşısında sessiz kalmayız. Antep Konsolosluğunu kapatmaları kendi kararlarıdır fakat bunu yapmaktansa kapılarını, kalplerini ve zihinlerini kendi halklarına açarlarsa daha doğru bir eylem yaparlar" dedi.

Dışişleri Bakanı Westerwelle, Rum kesiminin itirazları sonrası Davutoğlu`nun AB Dışişleri Bakanları Zirvesi için Brüksel`de bulunamamasının hatırlatılması üzerine, "Suriye`deki olaylar karşısında Türkiye tarafından alınan tavra ve kararlara saygı duyuyorum. Uluslararası düzeyde bir araya gelebilmemiz çok önemli. Türkiye atması gereken adımları yerine getirmektedir. Birlikte her adımı istişare etmemiz gerekiyor. Türkiye`nin burada görüşlerine çok değer veriyoruz. Türkiye, Suriye`ye karşı alınacakkararlarda anahtar rolü oynamaktadır. Yakın zamanda aniden resmi bir konsültasyon olacaktır. Biz Türkiye`den ve pozisyonundan eminiz. Türkiye`nin başta insani konular olmak üzere yaptıklarını görüyor ve takdir ediyoruz" diye konuştu.
Kaynak: İHA